| 1 |
demolition |
yıkım |
n. |
|
- The school has been threatened with demolition for years.
- Okul yıllardır yıkım tehdidi altındaydı.
- All extrajudicial executions and all punitive demolition of homes must stop.
- Tüm yargısız infazlar ve cezalandırma amaçlı ev yıkımları durdurulmalıdır.
- This was the first time Tom had ever seen a demolition derby.
- Tom ilk kez bir yıkım derbisi izliyordu.
- Well over three thousand people signed to prevent the demolition of this historic building.
- Bu tarihi binanın yıkımını önlemek için üç binin oldukça üzerinde kişi imza attı.
- This was the first time Tom had ever seen a demolition derby.
- Bu Tom'un şimdiye kadar gördüğü ilk yıkım derbiydi.
Show More (2)
|
| 2 |
demolition |
yıkılma |
n. |
|
- The project required the total demolition of the old building.
- Proje, eski binanın tamamen yıkılmasını gerektiriyordu.
- Well over three thousand people signed to prevent the demolition of this historic building.
- Üç binden fazla insan bu tarihi binanın yıkılmasını engellemek için imza verdi.
Show More (-1)
|
| 3 |
demolition |
yok etme |
n. |
|
- The demolition of the traditional economy shouldn't be allowed.
- Geleneksel ekonominin yok edilmesine izin verilmemelidir.
Show More (-2)
|
| 4 |
demolition |
hezimet |
n. |
|
- 50,000 fans watched the 5-0 demolition of the team.
- 50,000 taraftar takımın 5-0'lik hezimetini izledi.
Show More (-2)
|
