dim - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
dim loş adj.
  • I saw his face in the dim light.
  • Loş ışıkta yüzünü gördüm.
  • Tom wasn't able to read in the dim light.
  • Tom loş ışıkta okuyamıyordu.
  • I saw his face in the dim light.
  • Onun yüzünü loş bir ışıkta gördüm.
Show More (10)
dim azalmak v.
  • Hopes for the return of the ships are dimming day by day.
  • Gemilerin dönüşü için umutlar gün geçtikçe azalıyor.
  • The light dimmed momentarily.
  • Işıkta anlık bir azalma oldu.
  • This flashlight is getting dim.
  • Bu el fenerinin ışığı azalıyor.
Show More (0)
dim karartmak v.
  • Could you dim the lights a little?
  • Işıkları biraz karartır mısın?
  • Tom dimmed the lights.
  • Tom ışıkları kararttı.
  • I dimmed the lights.
  • Işıkları kararttım.
Show More (0)
dim sönük adj.
  • The light is too dim, do you want me to get you another lightbulb?
  • Işık çok sönük, sana başka bir ampul getirmemi ister misin?
  • The stars seem dim because of the city lights.
  • Şehir ışıkları yüzünden yıldızlar sönük görünüyor.
Show More (-1)
dim söndürmek v.
  • Dim the lights and wait for our star to start singing.
  • Işıkları söndürün ve starımızın şarkıya girmesini bekleyin.
  • Tom asked me to dim the lights.
  • Tom ışıkları söndürmemi istedi.
Show More (-1)
dim belirli belirsiz adj.
  • I can see the dim outline of the train station in the distance.
  • Uzakta tren istasyonunun belirli belirsiz hatlarını görebiliyorum.
Show More (-2)
dim aptal adj.
  • Just like I told you before, he is a dim boy.
  • Sana daha önce de söylediğim gibi, o aptal bir çocuk.
Show More (-2)
dim az gören (göz) adj.
  • My grandmother has dim eyes, I have to stay and help her!
  • Büyükannemin gözleri az görüyor, kalıp ona yardım etmeliyim!
Show More (-2)
dim az adj.
  • That project has a dim chance of success.
  • Bu projenin başarı şansı çok az.
Show More (-2)
dim sönükleşmek v.
  • This flashlight is getting dim.
  • Bu el feneri sönükleşiyor.
Show More (-2)
dim sönmek v.
  • The light dimmed momentarily.
  • Işık bir anlığına söndü.
Show More (-2)