Tureng - diploma - İngilizce Türkçe Cümleler

Geçmiş

	İngilizce	Türkçe
1	diploma	diploma	n.
	The first course developed was a Diploma in Rural Development and Agri-Business. Geliştirilen ilk kurs Kırsal Kalkınma ve Tarımsal İşletme Diploması olmuştur. The first course developed was a Diploma in Rural Development and Agri-Business. Geliştirilen ilk kurs Kırsal Kalkınma ve Tarımsal İşletme Diplomasıdır. We need to create real freedom of movement for diplomas within the European Union. Avrupa Birliği içerisinde diplomalar için gerçek bir serbest dolaşım ortamı yaratmalıyız. Procedures for recognising diplomas acquired in third countries must also be simplified. Üçüncü dünya ülkelerinde alınan diplomaların tanınmasına ilişkin prosedürler de basitleştirilmelidir. Don't be so proud of your diploma Diplomanızla bu kadar gururlanmayın. Congratulations on your diploma. Diploman için tebrikler. Congratulations on your diploma. Diplomanız için sizi tebrik ederim. Each boy has received his diploma. Çocukların her biri diplomalarını aldılar. He gets his diploma tomorrow. Yarın diplomasını alıyor. Each student received his diploma in turn. Her öğrenci sırayla diplomasını aldı. Diplomas used to have value. Diplomaların eskiden bir değeri vardı. Don't be so proud of your diploma Diplomanla çok gurur duyma. I went to college for four years and all I got was this lousy diploma. Dört yıl boyunca üniversiteye gittim ve bütün aldığım bu, bitli diplomaydı. I went to college for four years and all I got was this lousy diploma. Dört yıl üniversiteye gittim ve elime geçen tek şey bu berbat diploma oldu. Each boy has received his diploma. Her çocuk diplomasını aldı. I went to school because I wanted a diploma. Okula gittim çünkü diploma almak istiyordum. I've got a diploma from the Paris Conservatory of Music. Paris Müzik Konservatuarı'ndan diplomam var. I'll get my diploma in two years. İki yıl içinde diplomamı alacağım. Tom hung his diploma on the wall. Tom diplomasını duvara astı. A student from Oslo who falsified his diploma to get into college has been sentenced to prison. Üniversiteye girebilmek için diplomasında sahtecilik yapan Oslo'lu bir öğrenci hapis cezasına çarptırıldı. I have a diploma. Bir diplomam var. I have a diploma. Diplomam var. He gets his diploma tomorrow. Yarın diplomasını alacak. The principal presented each of the graduates with diploma. Okul müdürü, mezunların her birine diplomasını sundu. Sami had no education beyond a diploma from an online high school. Sami'nin internet üzerinden eğitim veren bir liseden aldığı diplomanın ötesinde bir eğitimi yoktu. Diplomas used to have value. Diplomaların değeri vardır. I've got a diploma from the Paris Conservatory of Music. Benim Paris Müzik Konservatuarı'ndan bir diplomam var. A student from Oslo who falsified his diploma to get into college has been sentenced to prison. Üniversiteye girmek için diplomasında tahrifat yapan Oslo'lu bir öğrenci hapse mahkum edildi. Show More (25)

	İngilizce	Türkçe
1	degree	diploma	n.
	They often have degrees in fashion, marketing, and/or business. Genellikle moda, pazarlama ve/veya işletme alanlarında diplomaları vardır. They often have degrees in fashion, marketing, and/or business. Genellikle moda, pazarlama ve/veya işletme diplomasına sahiptirler. They often have degrees in fashion, marketing, and/or business. Genellikle moda, pazarlama ve/veya işletme diplomaları vardır. Dan had a college degree and was good at translation. Dan'in üniversite diploması vardı ve tercümede iyiydi. Tom has a master’s degree. Tom'un yüksek lisans diploması var. Tom has a degree in finance. Tom'un finans diploması var. Tom has a chemistry degree. Tom kimya diplomasına sahiptir. Even though he has a college degree, Tom works as a janitor. Üniversite diploması olmasına rağmen, Tom kapıcı olarak çalışıyor. Tom will get a better job with a college degree. Tom üniversite diplomasıyla daha iyi bir iş bulacak. Tom has a degree in forestry. Tom'un ormancılık diploması var. She has a degree in biology. Biyoloji diploması var. We haven't been able to find out where Tom got his degree. Tom'un diplomasını nereden aldığını öğrenemedik. Tom has a chemistry degree. Tom'un kimya diploması var. Even though he has a college degree, Tom works as a janitor. Bir üniversite diplomasına sahip olsa da, Tom hademe olarak çalışır. Dan had a college degree and was good at translation. Dan'in bir üniversite diploması vardı ve çeviride iyiydi. Tom has a degree in forestry. Tom'un ormancılık alanında bir diploması var. He earned a law degree. Hukuk diploması almış. Where did you get your degree? Diplomanı nereden aldın? Tom has a degree in psychology. Tom'un psikoloji diploması var. I have three college degrees. Üç üniversite diplomam var. Sami had a college degree. Sami'nin üniversite diploması vardı. Tom has a degree in music education. Tom'un müzik eğitimi diploması var. I have a degree in biology. Biyoloji diplomam var. Tom has a four-year degree. Tom'un dört yıllık bir diploması var. I had two years to finish my degree. Diplomamı bitirmek için iki yılım vardı. Layla had a degree in psychology. Layla'nın psikoloji diploması vardı. I have a music education degree. Müzik eğitimi diplomam var. He will get a better job with a college degree. Üniversite diplomasıyla daha iyi bir iş bulacak. Tom has a degree in biology. Tom'un biyoloji diploması var. Tom has a law degree. Tom'un hukuk diploması var. Mary will get her degree in June. Mary Haziran'da diplomasını alacak. Tom had a degree in psychology. Tom'un psikoloji diploması vardı. Tom's purpose in college is to get a degree. Tom'un üniversitedeki amacı diploma almaktır. Tom got his medical degree in Boston. Tom tıp diplomasını Boston'da aldı. I have a degree in forestry. Ormancılık diplomam var. He has a degree in forestry. Ormancılık diploması var. Sami studied for an engineering degree. Sami mühendislik diploması için çalıştı. He will get a better job with a college degree. Üniversite diploması ile daha iyi bir iş bulacak. I have a degree in psychology. Psikoloji diplomam var. I have a master's degree in mechanical engineering. Makine mühendisliğinde yüksek lisans diplomam var. Tom is getting a teaching degree. Tom öğretmenlik diploması alıyor. Not everyone needs a college degree. Herkesin üniversite diplomasına ihtiyacı yoktur. Tom has a degree in electrical engineering. Tom'un elektrik mühendisliği diploması var. Tom has a degree in mechanical engineering. Tom'un makine mühendisliği diploması var. Layla had a degree in psychology. Leyla'nın psikolojide diploması vardı. Tom has a degree in finance. Tom'un bir maliye diploması vardır. Show More (43)
2	diploma	diploma	n.
	The first course developed was a Diploma in Rural Development and Agri-Business. Geliştirilen ilk kurs Kırsal Kalkınma ve Tarımsal İşletme Diploması olmuştur. The first course developed was a Diploma in Rural Development and Agri-Business. Geliştirilen ilk kurs Kırsal Kalkınma ve Tarımsal İşletme Diplomasıdır. We need to create real freedom of movement for diplomas within the European Union. Avrupa Birliği içerisinde diplomalar için gerçek bir serbest dolaşım ortamı yaratmalıyız. Procedures for recognising diplomas acquired in third countries must also be simplified. Üçüncü dünya ülkelerinde alınan diplomaların tanınmasına ilişkin prosedürler de basitleştirilmelidir. Diplomas used to have value. Diplomaların eskiden bir değeri vardı. Don't be so proud of your diploma Diplomanla çok gurur duyma. I went to college for four years and all I got was this lousy diploma. Dört yıl boyunca üniversiteye gittim ve bütün aldığım bu, bitli diplomaydı. I went to college for four years and all I got was this lousy diploma. Dört yıl üniversiteye gittim ve elime geçen tek şey bu berbat diploma oldu. Each boy has received his diploma. Her çocuk diplomasını aldı. I went to school because I wanted a diploma. Okula gittim çünkü diploma almak istiyordum. I've got a diploma from the Paris Conservatory of Music. Paris Müzik Konservatuarı'ndan diplomam var. I'll get my diploma in two years. İki yıl içinde diplomamı alacağım. Tom hung his diploma on the wall. Tom diplomasını duvara astı. A student from Oslo who falsified his diploma to get into college has been sentenced to prison. Üniversiteye girebilmek için diplomasında sahtecilik yapan Oslo'lu bir öğrenci hapis cezasına çarptırıldı. I have a diploma. Bir diplomam var. I have a diploma. Diplomam var. He gets his diploma tomorrow. Yarın diplomasını alacak. The principal presented each of the graduates with diploma. Okul müdürü, mezunların her birine diplomasını sundu. Sami had no education beyond a diploma from an online high school. Sami'nin internet üzerinden eğitim veren bir liseden aldığı diplomanın ötesinde bir eğitimi yoktu. Diplomas used to have value. Diplomaların değeri vardır. I've got a diploma from the Paris Conservatory of Music. Benim Paris Müzik Konservatuarı'ndan bir diplomam var. A student from Oslo who falsified his diploma to get into college has been sentenced to prison. Üniversiteye girmek için diplomasında tahrifat yapan Oslo'lu bir öğrenci hapse mahkum edildi. Congratulations on your diploma. Diploman için tebrikler. He gets his diploma tomorrow. Yarın diplomasını alıyor. Each student received his diploma in turn. Her öğrenci sırayla diplomasını aldı. Congratulations on your diploma. Diplomanız için sizi tebrik ederim. Don't be so proud of your diploma Diplomanızla bu kadar gururlanmayın. Each boy has received his diploma. Çocukların her biri diplomalarını aldılar. Show More (25)