discredited - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
discredited gözden düşmüş adj.
  • There is no need, however, desperately to cling to so completely ill-conceived and discredited a project as KEDO.
  • Bununla birlikte, KEDO gibi tamamen kötü tasarlanmış ve gözden düşmüş bir projeye umutsuzca sarılmaya gerek yoktur.
  • The fishermen are rapidly losing any respect they ever may have had for this discredited policy.
  • Balıkçılar bu gözden düşmüş politikaya duydukları saygıyı hızla yitirmektedir.
  • It was because of the discredited policies of his own Conservative Party.
  • Bunun nedeni kendi Muhafazakar Partisinin gözden düşmüş politikalarıydı.
Show More (1)
discredited güvenilmez adj.
  • The teacher gave him a failing grade for basing his report on discredited research.
  • Öğretmen, raporunu güvenilmez bir araştırmaya dayandırdığı için ona zayıf not verdi.
Show More (-2)
discredited itibarsız adj.
  • The teacher gave him a failing grade for basing his report on discredited research.
  • Öğretmen onun itibarsız araştırmasıyla ilgili raporuna dayandırarak ona başarısız notu verdi.
Show More (-2)