Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
weather mild
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
dues
aidat
n.
Many members dropped out of the club when the
dues
were raised.
Aidatlar
yükseltilince birçok üye kulüpten ayrıldı.
Those who have not paid their
dues
are asked to see me at the end of class.
Aidatlarını
ödemeyenlerin ders sonunda beni görmeleri istenir.
Cross off the names of the people who have paid their
dues.
Aidatlarını
ödemiş olan kişilerin isimlerinin üzerini çizin.
Dues
are collected in October.
Aidatlar
Ekim'de toplanır.
Many members dropped out of the club when the
dues
were raised.
Birçok üye
aidatlar
yükseldiğinde kulüpten ayrıldı.
Dues
are collected in October.
Aidatlar
ekim ayında toplanır.
Show More (3)
2
dues
aidatlar
n.
This also concerns the Commission's attitude to terminal
dues,
as referred to in the Reims II agreement .
Bu aynı zamanda Komisyon'un Reims II anlaşmasında atıfta bulunulan terminal
aidatlarına
ilişkin tutumuyla da ilgilidir.
Show More (-2)