dynamism - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
dynamism dinamizm n.
  • Enlargement can instil into Europe a dynamism and strength; it can create the basis for a new European consciousness.
  • Genişleme Avrupa'ya bir dinamizm ve güç aşılayabilir; yeni bir Avrupa bilincinin temelini oluşturabilir.
  • We will not bring dynamism to ports merely by standardising forms; we need to introduce competition to ports as well.
  • Sadece formları standartlaştırarak limanlara dinamizm getiremeyiz; limanlara rekabet de getirmeliyiz.
  • I hope that we can have a little more parliamentary dynamism on behalf of the Member States.
  • Üye Devletler adına biraz daha fazla parlamenter dinamizme sahip olabileceğimizi umuyorum.
Show More (6)
dynamism enerji ve kararlılık n.
  • Her dynamism made her a successful entrepreneur.
  • Enerjisi ve kararlılığı onu başarılı bir girişimci yaptı.
Show More (-2)