Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
ex-con
eski mahkum
n.
The
ex-con
struggled to reintegrate into society.
Eski mahkum, topluma yeniden entegre olurken epey çaba sarf ediyor.
Sami was a soulless
ex-con.
Sami ruhsuz bir
eski mahkumdu.
Fadil was a soulless
ex-con.
Fadıl ruhsuz bir
eski mahkumdu.
Show More (0)
2
ex-con
sabıkalı
n.
Tom is an
ex-con.
Tom
sabıkalı.
You haven't told Tom you're an
ex-con,
have you?
Tom'a bir
sabıkalı
olduğunu söylemedin, değil mi?
Show More (-1)