|
- Driving nine hours without a break was exhausting.
- Hiç ara vermeden dokuz saat araba kullanmak çok yorucuydu.
- It was both energizing and exhausting.
- Hem enerji verici hem de yorucuydu.
- It can be exhausting.
- Bu yorucu olabilir.
- Smiling all the time can be exhausting.
- Sürekli gülümsemek yorucu olabilir.
- Smiling all the time can be exhausting.
- Her zaman gülümsemek yorucu olabilir.
- Jim has had an exhausting week.
- Jim yorucu bir hafta geçirdi.
- The hike was exhausting, but we had a lot of fun.
- Yürüyüş yorucuydu ama çok eğlendik.
- Translating is exhausting.
- Çeviri yapmak yorucudur.
- That sounds exhausting.
- O yorucu görünüyor.
- That sounds exhausting.
- Kulağa yorucu geliyor.
- That would be exhausting.
- Bu yorucu olurdu.
- This was a really exhausting trip.
- Bu gerçekten yorucu bir yolculuktu.
- This was a really exhausting trip.
- Bu gerçekten yorucu bir geziydi.
- The trip was exhausting.
- Yolculuk yorucuydu.
- A marathon is pretty exhausting.
- Bir maraton oldukça yorucudur.
- It can be exhausting.
- Yorucu olabilir.
- The trip was exhausting.
- Gezi yorucuydu.
- Every day was exhausting.
- Her gün yorucuydu.
- I find it exhausting to listen to him.
- Onu dinlemeyi yorucu buluyorum.
- The work was quite exhausting.
- İş oldukça yorucuydu.
Show More (17)
|
