|
- How can we better educate club managers and organisers of games?
- Kulüp yöneticilerini ve oyun organizatörlerini nasıl daha iyi eğitebiliriz?
- In this proposal, it is assumed that sales promotions, such as discounts, gifts and games, are conducive to welfare.
- Bu teklifte, indirimler, hediyeler ve oyunlar gibi satış promosyonlarının refaha yardımcı olduğu varsayılmaktadır.
- Weapons were laid down and all hostilities ceased while the Games were on.
- Oyunlar devam ederken silahlar bırakılmış ve tüm düşmanlıklar sona ermiştir.
- The Chinese population will derive little pleasure from the Games.
- Çin halkı oyunlardan çok az keyif alacaktır.
- In order to organise the Games, they have to practice patience and ensure that China has something to celebrate.
- Oyunları düzenlemek için sabırlı olmaları ve Çin'in kutlayacak bir şeyleri olmasını sağlamaları gerekiyor.
- But Parliament is no stranger to these little power games either.
- Ancak Parlamento da bu küçük güç oyunlarına yabancı değil.
- The environment suffered as a result of the political games played by representatives of the Member States.
- Çevre, Üye Devletlerin temsilcileri tarafından oynanan siyasi oyunların bir sonucu olarak zarar görmüştür.
- In this proposal, it is assumed that sales promotions, such as discounts, gifts and games, are conducive to welfare.
- Bu öneride indirimler, hediyeler ve oyunlar gibi satış promosyonlarının refahı artırdığı varsayılmaktadır.
- It should not be allowed to take part in the Commonwealth Games.
- İngiliz Milletler Topluluğu Oyunlarında yer almasına izin verilmemelidir.
- In my report I have tried to keep my distance from power games of this kind and to focus on the substantive arguments.
- Raporumda bu tür güç oyunlarından uzak durmaya ve esaslı argümanlara odaklanmaya çalıştım.
- Be sure to check out our other games!
- Diğer oyunlarımıza da göz atmayı unutmayın!
- How to copy Steam games to a USB flash drive.
- Steam oyunları bir USB flash sürücüye nasıl kopyalanır.
- Playing two games at the same time seems a nice idea.
- Aynı anda iki oyun oynamak iyi bir fikir gibi görünüyor.
- We belonged to the same club and regularly had games with one another.
- Aynı kulübe üyeydik ve düzenli olarak birbirimizle oyunlar oynardık.
- In fact, several of these obscure games have French roots.
- Aslında, bu karanlık oyunların birçoğu Fransız kökenlidir.
- The number of total created custom games at once is limited.
- Bir kerede oluşturulan toplam özel oyun sayısı sınırlıdır.
- Playing two games at the same time seems a nice idea.
- Aynı anda iki oyun oynamak güzel bir fikir gibi görünüyor.
- You and I love games.
- Sen ve ben oyunları seviyoruz.
- What games do you like to play?
- Hangi oyunları oynamak istersin?
- Do you think that games and learning are compatible?
- Oyun ve öğrenmenin uyumlu olduğunu mu düşünüyorsun?
- I like to go and watch baseball games.
- Beyzbol oyunlarına gitmeyi ve izlemeyi seviyorum.
- The games were all boring.
- Oyunların hepsi sıkıcıydı.
- People use computers for both games and work.
- İnsanlar bilgisayarı hem oyunlar, hem de iş için kullanırlar.
- What kind of games were popular when you were a kid?
- Siz çocukken ne tür oyunlar popülerdi?
- We played a lot of games at the party.
- Partide pek çok oyun oynadık.
- None of the games were exciting.
- Oyunların hiçbiri heyecan verici değil.
- I think that games such as Candy Crush are a waste of time.
- Candy Crush gibi oyunların zaman kaybı olduğunu düşünüyorum.
- We like games.
- Oyunları severiz.
- What kind of games do you create?
- Ne tür oyunlar üretiyorsunuz?
- I think that games such as Candy Crush are a waste of time.
- Candy Crush gibi oyunların zaman kaybı olduklarını düşünüyorum.
- Are you playing games with me?
- Benimle oyun mu oynuyorsun?
- Tom likes games.
- Tom oyunları sever.
- I'm good at games.
- Ben oyunlarda iyiyim.
- What games do you like to play?
- Hangi oyunları oynamayı seversin?
- They participated in the team games.
- Onlar takım oyunlarına katıldılar.
- Tom was too shy to take part in games with the other boys.
- Tom diğer çocuklarla oyunlara katılamayacak kadar utangaçtı.
- I love watching soccer games.
- Futbol oyunlarını izlemeyi severim.
- Tom is an expert at all kinds of games.
- Tom her türlü oyunda uzmandır.
- Nancy enjoys indoor games.
- Nancy, kapalı alanda oynanan oyunlardan hoşlanır.
- We like games.
- Oyunları seviyoruz.
- What games do you have?
- Ne oyunlarınız var?
- None of these games are interesting.
- Bu oyunlardan hiçbiri ilginç değil.
- What games do you have on your phone?
- Telefonunda hangi oyunlar var?
- He was too shy to take part in games with the other boys.
- Diğer çocuklarla oyunlara katılamayacak kadar utangaçtı.
- They have lost 10 games in a row since their winning streak ended.
- Galibiyet serileri bittiğinden beri art arda 10 oyunda kaybettiler.
- I want you to finish your homework before you start playing games.
- Oyun oynamaya başlamadan önce ev ödevini bitirmeni istiyorum.
- Let the games begin.
- Oyunlar başlasın.
- The European Games 2015 took place in Baku.
- 2015 Avrupa Oyunları Bakü'de yapıldı.
- Resident Evil 4 is one of the best games I have ever played.
- Resident Evil 4, hayatımda oynadığım en güzel oyunlardan biridir.
- After six games, Sampras had the edge on his opponent.
- Altı oyundan sonra, Sampras rakibine üstünlük sağladı.
- What kind of games were popular when you were a child?
- Sen çocukken ne tür oyunlar popülerdi?
- I have no time for games.
- Oyun oynayacak vaktim yok.
- I'm in no mood for games.
- Oyun oynayacak havada değilim.
- I love games.
- Oyunları severim.
- Olympic athletes live in the Olympic village for the duration of the games.
- Olimpik atletler, oyunlar sırasında Olimpiyat köyünde yaşarlar.
- We played many kinds of games.
- Birçok çeşit oyun oynadık.
- How many games can we win?
- Biz kaç oyun kazanabiliriz?
- To help you all get to know each other, we've created some games to break the ice!
- Birbirinizi tanımanıza yardımcı olmak için, aranızdaki buzları eritecek bazı oyunlar hazırladık!
- I like games.
- Oyunları severim.
- What kind of games do you play?
- Ne tür oyunlar oynuyorsunuz?
- I don't have time for games.
- Oyun için zamanım yok.
- The games must go on.
- Oyunlar devam etmeli.
- I've brought some popcorn and soda for us to eat and drink while playing video games.
- Oyun oynarken yiyip içmemiz için patlamış mısır ve soda getirdim.
- These games are listed under the adult category.
- Bu oyunlar yetişkin kategorisinde listelenmiş.
- People use computers for both games and work.
- İnsanlar bilgisayarları hem oyun hem de iş için kullanıyor.
- He was too shy to take part in games with the other boys.
- Diğer çocuklarla birlikte oyun oynamaktan çok utanıyordu.
- The cats were playing dominance games.
- Kediler baskın çıkma oyunu oynuyordu.
- Tom is downloading games.
- Tom oyun indiriyor.
- Resident Evil 4 is one of the best games I have ever played.
- Resident Evil 4 şu ana kadar oynadığım en iyi oyunlardan biridir.
- What kind of games do you like to play?
- Ne tarz oyunlar oynamayı seviyorsun?
- I have no time for games.
- Oyun için vaktim yok.
- There are no common properties shared by all games.
- Tüm oyunlar tarafından paylaşılan ortak özellikler yoktur.
- What kind of games were popular when you were a child?
- Sen bir çocukken ne tür oyunlar popülerdi?
- We played a lot of games at the party.
- Partide bir sürü oyun oynadık.
- What games do you like?
- Hangi oyunları seversin?
- How many games can we win?
- Kaç tane oyun kazanabiliriz?
- I have many games for the Xbox.
- Xbox için pek çok oyunum var.
- We played many kinds of games.
- Pek çok oyun oynadık.
- None of these games are interesting.
- Bu oyunların hiçbiri ilginç değil.
- Tom likes to watch baseball games on TV.
- Tom TV'de beyzbol oyunları izlemeyi sever.
- Most boys like TV games.
- Çoğu erkek TV oyunlarını sever.
- What kind of games were popular when you were young?
- Sen gençken ne tür oyunlar popülerdi?
- I'm good at games.
- Oyunlarda iyiyimdir.
- What games do you have?
- Hangi oyunların var?
- Resident Evil 4 is one of the best games I have ever played.
- Resident Evil 4 şimdiye kadar oynadığım en iyi oyunlardan biri.
- We've lost three games in a row.
- Biz peş peşe üç oyun kaybettik.
- Do you think that games and learning are compatible?
- Oyun ve öğrenmenin uyumlu olduğunu düşünüyor musun?
- What kind of games do you like to play?
- Ne tür oyunlar oynamayı seversin?
- I like several games.
- Birkaç oyunu severim.
- I have many games for the Xbox.
- Xbox için birçok oyunum var.
- What kind of games do you create?
- Ne tür oyunlar yaratırsın?
- I like to watch baseball games.
- Beyzbol oyunları izlemeyi severim.
- What kind of games do you play?
- Ne tür oyunlar oynuyorsun?
- I don't want to play games.
- Oyun oynamak istemiyorum.
- We won all three games.
- Üç oyunu da kazandık.
- Our team lost all its games.
- Bizim takım bütün oyunları kaybetti.
- These games are listed under the adult category.
- Bu oyunlar yetişkin kategorisi altında listelenmiş.
- The cats were playing dominance games.
- Kediler baskınlık oyunu oynuyorlardı.
- I want you to finish your homework before you start playing games.
- Oyun oynamaya başlamadan önce ödevini bitirmeni istiyorum.
- How many games do you have in your collection?
- Koleksiyonunda kaç tane oyun var?
- They participated in the team games.
- Takım oyunlarına katıldılar.
- I like watching baseball games.
- Beyzbol oyunları izlemeyi severim.
- What games do you have on your phone?
- Telefonunuzda hangi oyunlar var?
- None of the games were exciting.
- Oyunların hiçbiri heyecanlı değildi.
- Tom lost three games in a row.
- Tom üst üste üç oyun kaybetti.
- Tom likes games.
- Tom oyunları seviyor.
- Where are the games being held?
- Oyunlar nerede yapılıyor?
- So, players were often seriously injured and sometimes even killed in these rough games.
- Bu yüzden, oyuncular bu sert oyunlarda sık sık ciddi şekilde yaralanıyor ve hatta bazen ölüyorlardı.
- Nancy enjoys indoor games.
- Nancy kapalı alan oyunlarından hoşlanır.
- I'm not in the mood for games.
- Oyun için havamda değilim.
- How many games do you have in your collection?
- Koleksiyonunuzda kaç tane oyun var?
- I'm not in the mood for games.
- Oyun oynayacak havada değilim.
- It is hard to win four successive games.
- Üst üste dört oyun kazanmak zordur.
- When I was young, I would often go to watch baseball games.
- Genç olduğum zamanlar sık sık beyzbol oyunlarını izlerdim.
- What kind of games do you play?
- Ne tür oyunlar oynarsınız?
- What kind of games were popular when you were a kid?
- Sen bir çocukken ne tür oyunlar popülerdi?
- The most important feature of all games is that they are governed by rules.
- Bütün oyunların en önemli özelliği kurallarla yönetilmesidir.
- I like games.
- Oyunları seviyorum.
- The European Games 2015 took place in Baku.
- 2015 Avrupa Oyunları Bakü'de gerçekleşti.
Show More (116)
|
