Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
grow into
olmak
v.
The little girl
grew into
a beautiful woman.
Küçük kız büyüdü ve güzel bir kadın
oldu.
Tom
grew into
a handsome teenager.
Tom büyüyüp yakışıklı bir genç
oldu.
She has
grown into
a beautiful young lady.
Çok güzel bir genç hanımefendi
oldu.
The girl has
grown into
a slender woman.
Kız büyüdü ve ince bir kadın
oldu.
Ken will
grow into
his brother's clothes by the end of the year.
Ken, yıl sonuna kadar kardeşinin kıyafetlerini giyebiliyor
olacak.
Tom
grew into
a handsome teenager.
Tom yakışıklı bir genç
oldu.
Show More (3)
2
grow into
haline gelmek
v.
The town
grew into
a city.
Kasaba bir şehir
haline geldi.
The town
grew into
a city.
Kasaba büyüyerek bir şehir
haline geldi.
If you plant an apple seed, it might
grow into
a tree.
Bir elma tohumu ekerseniz, ağaç
haline gelebilir.
Show More (0)