|
- I've had no chance to do that.
- Bunu yapmak için hiç şansım olmadı.
- Tom felt he had no chance to win the race.
- Tom yarışı kazanmak için hiç şansı olmadığını hissetti.
- I had no chance to relax there.
- Orada dinlenmek için hiç şansım olmadı.
Show More (0)
|