Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
den kranken überzeugen
extensives stichprobenverfahren
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
have permission
izin almak
v.
They
had permission
from the Commission to vaccinate and keep the animals alive.
Hayvanları aşılamak ve canlı tutmak için Komisyon'dan
izin almışlardı.
They
had permission
from the Commission to vaccinate and keep the animals alive.
Hayvanları aşılamak ve canlı tutmak için Komisyon'dan
izin aldılar.
May I
have permission
to board this ship?
Bu gemiye binmek için
izin alabilir
miyim?
Show More (0)
2
have permission
izni olmak
v.
Tom tells me that I don't
have permission
to do that.
Tom bana onu yapmak için
iznimin olmadığını
söylüyor.
Tom told me that I didn't
have permission
to do that.
Tom bana bunu yapmaya
iznim olmadığını
söyledi.
Tom tells me that I don't
have permission
to do that.
Tom bana bunu yapma
iznim olmadığını
söyledi.
Show More (0)