Örnek cümleler çeşitli kaynaklardan derlenerek hazırlanmıştır ve her ne kadar editör kontrolünden geçmiş olsa da bazı gözden kaçmalar olabilir. Cümleler kesinlikle, Tureng.com’un ideolojisini ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Sizi rahatsız eden siyasal, sosyal ve hassas içeriğe sahip cümleleri lütfen bize bildiriniz.
|
İngilizce |
Türkçe |
|
| 1 |
in the vicinity |
yakınlarda |
adv. |
|
- There's a post office in the vicinity.
- Yakınlarda bir postane var.
- Kate's father is in the vicinity of the house.
- Kate'in babası evin yakınlarında.
- We live in the vicinity of the school.
- Okula yakın oturuyoruz.
- Do you know if there's a bar in the vicinity?
- Yakında bir bar olup olmadığını biliyor musun?
Show More (1)
|
| 2 |
in the vicinity |
bu çevrede |
adv. |
|
- There's a post office in the vicinity.
- Bu çevrede bir postane var.
Show More (-2)
|
| 3 |
in the vicinity |
bu civarda |
adv. |
|
- Do you know if there's a bar in the vicinity?
- Bu civarda bir bar var mı biliyor musun?
Show More (-2)
|