in stock

"in stock" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 41 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Trade/Economic
1	Ticaret/Ekonomi	in stock s.	stokta
We have no more in stock. Stokta daha fazlamız yok. More Sentences
General
2	Genel	keeping in stock i.	stokta bulundurma
3	Genel	have always in stock f.	eksik etmemek
4	Genel	have in stock f.	bulundurmak
5	Genel	invest in stock f.	ranta yatırmak
6	Genel	be in stock f.	stokta bulunmak
7	Genel	be in stock f.	depoda bulunmak
8	Genel	have all sizes and colors in stock f.	stokunda tüm ebatlarından/boylarından ve renklerinden bulunmak
9	Genel	limited in stock s.	stoklarla sınırlı
10	Genel	available in stock s.	stokta mevcut
Idioms
11	Deyim	have (something) in stock f.	stokta (bir şeyi) olmak
12	Deyim	have (something) in stock f.	(bir şey) stokta olmak
Trade/Economic
13	Ticaret/Ekonomi	allowance for market decline in stock value of subsidiaries i.	bağlı ortak ser pay değ düşük
14	Ticaret/Ekonomi	goods in stock i.	eldeki mal
15	Ticaret/Ekonomi	allowance for market decline in stock values of participations i.	işt sermaye pay değ düş karş
16	Ticaret/Ekonomi	decrease in stock value i.	stok değer düşüşü
17	Ticaret/Ekonomi	decrease in stock value i.	stok değerindeki düşüş
18	Ticaret/Ekonomi	issue while in stock i.	stok halinde iken dağıtım
19	Ticaret/Ekonomi	gamble in stock f.	borsada oynamak
20	Ticaret/Ekonomi	job in stock f.	borsada oynamak
21	Ticaret/Ekonomi	be in stock f.	depoda bulunmak
22	Ticaret/Ekonomi	have in stock f.	mağazada bulundurmak
23	Ticaret/Ekonomi	hold in stock f.	mağazada bulundurmak
24	Ticaret/Ekonomi	keep in stock f.	mağazada bulundurmak
25	Ticaret/Ekonomi	hold in stock f.	mağazada bulundurmak
26	Ticaret/Ekonomi	defraud the small investors by speculating in stock f.	keriz silkelemek
27	Ticaret/Ekonomi	keep something in stock f.	stokta tutmak
28	Ticaret/Ekonomi	be in stock f.	stokta olmak
29	Ticaret/Ekonomi	keep in stock f.	stokta bulundurmak
30	Ticaret/Ekonomi	hold in stock f.	stokta bulundurmak
31	Ticaret/Ekonomi	lay in stock f.	stok yapmak
32	Ticaret/Ekonomi	keep something in stock f.	stokta bekletmek
33	Ticaret/Ekonomi	be in stock f.	stokta bulunmak
34	Ticaret/Ekonomi	hold in stock f.	stokta bulundurmak
35	Ticaret/Ekonomi	have in stock f.	stokta bulundurmak
36	Ticaret/Ekonomi	in stock s.	elde mevcut
37	Ticaret/Ekonomi	in stock s.	mevcut
38	Ticaret/Ekonomi	in stock s.	stoklar arasında olan
Computer
39	Bilgisayar	units in stock i.	stoktaki birimler
40	Bilgisayar	units in stock i.	stoktaki birim miktarı
Gastronomy
41	Mutfak	meat filled dumplings boiled in stock i.	kulak çorbası