jolt - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
jolt sarsıntı n.
  • The lorry started with a jolt.
  • Kamyon sarsıntıyla çalıştı.
  • Suddenly I felt something like a jolt.
  • Aniden sarsıntı gibi bir şey hissettim.
  • The car gave a jolt.
  • Araba bir sarsıntı geçirdi.
Show More (1)
jolt sarsmak v.
  • The news of his death jolted us.
  • Onun ölüm haberi bizi sarstı.
  • We cannot jolt our governments' consciences.
  • Hükümetlerimizin vicdanlarını sarsamayız.
Show More (-1)
jolt sarsılmak v.
  • The bus jolted into motion.
  • Otobüs sarsılarak hareket etti.
  • The car gave a jolt.
  • Araba sarsıldı.
Show More (-1)
jolt sallanmak v.
  • She was running after the bus while her backpack was jolting from side to side.
  • O, otobüsün arkasından koşarken sırt çantası iki yana sallanıyordu.
Show More (-2)
jolt şok n.
  • The truth hit Alison like a jolt of electricity at that moment.
  • O anda gerçek ani bir şokla kafasına dank etti.
Show More (-2)