Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
térèbres
dinge solcher art
agir sans planification/préparation
computer-assisted production management
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
keep quiet
susmak
v.
Tom and I both
kept quiet.
Hem Tom hem de ben
susmuştuk.
I asked her to
keep quiet.
Ben ondan
susmasını
rica ettim.
Tom told me to
keep quiet.
Tom
susmamı
söyledi.
You'll
keep quiet
if you're smart.
Zekiysen
susacaksın.
Show More (1)
2
keep quiet
uslu durmak
v.
Tom told me to
keep quiet.
Tom
uslu durmamı
söyledi.
Tom and I
kept quiet.
Tom ve ben
uslu durduk.
Keep quiet
and behave well!
Sessiz olun ve
uslu durun!
Show More (0)