Örnek cümleler çeşitli kaynaklardan derlenerek hazırlanmıştır ve her ne kadar editör kontrolünden geçmiş olsa da bazı gözden kaçmalar olabilir. Cümleler kesinlikle, Tureng.com’un ideolojisini ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Sizi rahatsız eden siyasal, sosyal ve hassas içeriğe sahip cümleleri lütfen bize bildiriniz.
|
İngilizce |
Türkçe |
|
| 1 |
kink |
dolaşma |
n. |
|
- A kink in the hose can cause a loss of pressure.
- Hortumdaki dolaşma, su basıncının düşmesine neden olur.
Show More (-2)
|
| 2 |
kink |
aksaklık |
n. |
|
- We should be ready for any kinks in our plan.
- Planımızda çıkabilecek aksaklıklara hazırlıklı olmalıyız.
Show More (-2)
|
| 3 |
kink |
kusur |
n. |
|
- Anger was always his biggest kink.
- Öfke, onun en büyük kusuruydu.
Show More (-2)
|
| 4 |
kink |
dolaştırmak |
v. |
|
- Avoid kinking the irrigation line when installing it.
- Sulama hattını kurarken hattın dolaşmamasına özen göster.
Show More (-2)
|