learn - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
learn öğrenmek v.
  • Being exposed to a language is the best way to learn it.
  • Bir dile maruz kalmak onu öğrenmenin en iyi yoludur.
  • Unfortunately, my mom learned about my scores.
  • Maalesef annem puanlarımı öğrendi.
  • He needs to learn that you can't just take my personal belongings.
  • Kişisel eşyalarımı öylece alamayacağını öğrenmesi gerekiyor.
Show More (1991)
learn bilgi edinmek v.
  • Sami was still learning about Islam.
  • Sami hâlâ İslam hakkında bilgi ediniyordu.
  • Dan learnt about the fire at his home when he was on his way to work.
  • Dan işe giderken evindeki yangın hakkında bilgi edindi.
  • Learn a little bit about Islam.
  • İslam hakkında biraz bilgi edin.
Show More (2)
learn ezberlemek v.
  • He practised the speech for a day to learn it.
  • Konuşmayı ezberlemek için bir gün boyunca pratik yaptı.
Show More (-2)