marine - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
marine deniz adj.
  • Whales are marine mammals.
  • Balinalar deniz memelilerindendir.
  • He was a soldier in the marine corps.
  • Deniz kuvvetlerinde askerdi.
  • Furthermore, pollution of marine or terrestrial origin is increasingly contaminating soil and drinking water resources.
  • Ayrıca deniz veya karasal kaynaklı kirlilik, toprak ve içme suyu kaynaklarını giderek daha fazla kirletmektedir.
Show More (32)
marine denizci n.
  • The communist forces quickly defeated the Marines.
  • Komünist güçler denizcileri çabucak yendi.
  • He was a former United States Marine.
  • Eski bir Birleşik Devletler denizcisiydi.
  • Sami is a former Marine.
  • Sami eski bir denizci.
Show More (2)
marine deniz piyadesi n.
  • The marines landed on the beach.
  • Deniz piyadeleri sahile inmişler.
Show More (-2)
marine denizcilik n.
  • The marine minister set up a special review group in order to present a coherent response to all concerned.
  • Denizcilik Bakanı, ilgili herkese tutarlı bir yanıt sunmak amacıyla özel bir inceleme grubu oluşturmuştur.
Show More (-2)
marine bahriye n.
  • He was a former United States Marine.
  • Eski bir Birleşik Devletler bahriyesiydi.
Show More (-2)