|
- All this has taken place against the background of references to 'Old Europe', or even cheese-eating monkeys.
- Tüm bunlar 'Eski Avrupa'ya, hatta peynir yiyen maymunlara yapılan atıfların arka planında gerçekleşti.
- We must apply clear, ethical preconditions to the experiments on monkeys that are carried out there.
- Burada maymunlar üzerinde yapılan deneylere açık ve etik önkoşullar uygulamalıyız.
- I don't know why a monkey like that can become a teacher.
- Onun gibi bir maymun nasıl öğretmen olur, anlamıyorum.
- Are you sure what we just saw wasn't a monkey?
- Az önce gördüğümüz şeyin bir maymun olmadığından emin misin?
- The monkey dances for money.
- Maymun para için dans ediyor.
- We saw the monkey at the zoo.
- Hayvanat bahçesinde maymunu gördük.
- It's not a pig; it's a monkey.
- Bu bir domuz değil; o bir maymun.
- You look like a monkey.
- Bir maymuna benziyorsun.
- On June 11, 1948, a V-2 Blossom launched into space from White Sands, New Mexico carrying Albert I, a rhesus monkey.
- 11 Haziran 1948'de bir V-2 Blossom, bir rhesus maymunu olan Albert I'i taşıyarak White Sands, New Mexico'dan uzaya fırlatıldı.
- Tom is as agile as a monkey.
- Tom bir maymun kadar çeviktir.
- Have you ever seen a monkey?
- Hiç bir maymun gördün mü?
- He's the cheekiest little monkey I know.
- O tanıdığım en arsız küçük maymun.
- Many monkeys are found on the hill.
- Tepede birçok maymun bulunur.
- I wanted to see the elephant first, but Tom wanted to see the monkeys.
- Ben önce fili görmek istedim ama Tom maymunları görmek istedi.
- Even monkeys fall from trees.
- Maymunlar bile ağaçtan düşer.
- In the forest, monkeys were climbing down from the canopies.
- Ormanda, maymunlar gölgeliklerden aşağı iniyorlardı.
- When there is no tigers in mountains, the monkey becomes the king.
- Dağlarda kaplanlar olmadığında maymun kral olur.
- It is easy for a monkey to climb a tree.
- Bir maymun için ağaca tırmanmak kolay bir şeydir.
- Monkeys can learn a lot of tricks.
- Maymunlar bir sürü numara öğrenebilir.
- Monkeys are intelligent.
- Maymunlar akıllı.
- The monkey wants a banana.
- Maymun bir muz istiyor.
- Sami ate monkeys.
- Sami maymun yiyordu.
- Hey, look, a three-headed monkey!
- Hey, bak, üç başlı bir maymun!
- Tom opened the cage and let the monkey out.
- Tom kafesi açtı ve maymunun çıkmasına izin verdi.
- It's monkey meat.
- Bu maymun eti.
- Tom wanted to see the monkeys at the zoo.
- Tom hayvanat bahçesindeki maymunları görmek istedi.
- The fat woman was holding a monkey.
- Şişman kadın elinde bir maymun tutuyordu.
- Many monkeys are found on the hill.
- Tepe üzerinde birçok maymun bulunur.
- She looks like a monkey.
- O bir maymuna benziyor.
- Long long ago in India, a monkey, a fox, and a rabbit lived happily together.
- Uzun zaman önce Hindistan'da bir maymun, bir tilki ve bir tavşan birlikte mutlu yaşarlarmış.
- I saw some monkeys climbing the tree.
- Bazı maymunların ağaca tırmandığını gördüm.
- Tom has a pet monkey named Coconut.
- Tom'un Coconut adında evcil bir maymunu var.
- He's the cheekiest little monkey I know.
- O tanıdığım en küçük maymun.
- Monkey bars are dangerous.
- Maymun barları tehlikelidir.
- Her boyfriend looks like a monkey.
- Erkek arkadaşı maymuna benziyor.
- The monkey locked himself in the bunker.
- Maymun kendini sığınağın içine kilitledi.
- We saw monkeys at the zoo.
- Hayvanat bahçesinde maymunları gördük.
- Monkey bars are disappearing.
- Maymun çubukları yok oluyor.
- A monkey is climbing up a tall tree.
- Bir maymun uzun bir ağaca tırmanıyor.
- A monkey is climbing up a tall tree.
- Bir maymun yüksek bir ağaca tırmanıyor.
- Did you just call me a monkey?
- Bana maymun mu dediniz?
- If monkeys could talk, what would they say?
- Maymunlar konuşabilseydi, ne derlerdi?
- The researchers trained monkeys to play a video game.
- Araştırmacılar maymunları bir video oyunu oynamaları için eğittiler.
- Tom has a pet monkey named Coconut.
- Tom'un Coconut adında bir evcil maymunu var.
- The monkey, trained properly, will be able to do a lot of tricks.
- İyi eğitilmiş olan maymun, pek çok numara yapabilir.
- You look like a monkey.
- Maymuna benziyorsun.
- It's easy for monkeys to climb trees.
- Maymunlar için ağaca tırmanmak kolaydır.
- The monkey came down.
- Maymun aşağı indi.
- The deputy mayor of Delhi was indirectly killed by rhesus monkeys.
- Delhi belediye başkan yardımcısı dolaylı olarak rhesus maymunları tarafından öldürüldü.
- Tom wants to see the monkeys at the zoo.
- Tom hayvanat bahçesindeki maymunları görmek istiyor.
- The child was feeding the monkey with the banana.
- Çocuk maymunu muzla besliyordu.
- No sooner had the monkey caught sight of him than it jumped up to his shoulders.
- Maymun onu görür görmez onun omuzlarına sıçradı.
- 2016 is the year of the Red Monkey according to Chinese astrology.
- 2016 Çin astrolojisine göre Kırmızı Maymun yılı.
- Tom wanted to see the monkeys at the zoo.
- Tom hayvanat bahçesindeki maymunları görmek istiyordu.
- The monkeys are grooming each other.
- Maymunlar birbirlerini temizliyorlar.
- There are many monkeys on the mountain.
- Dağda çok sayıda maymun var.
- Are you sure what we just saw was a monkey?
- Az önce gördüğümüz şeyin bir maymun olduğundan emin misin?
- Please don't feed the monkey.
- Lütfen maymunu beslemeyin.
- The monkey is in the cage.
- Maymun kafeste.
- He looks like a monkey.
- Maymuna benziyor.
- Monkeys like bananas.
- Maymunlar muzdan hoşlanır.
- No sooner had the monkey caught sight of him than it jumped up to his shoulders.
- Maymun onu görür görmez omuzlarına sıçradı.
- It's easy for monkeys to climb trees.
- Bir maymun için ağaca tırmanmak kolay bir şeydir.
- He looks like a monkey.
- O bir maymuna benziyor.
- I saw some monkeys climbing the tree.
- Ağaca tırmanan birkaç maymun gördüm.
- It is easy for a monkey to climb a tree.
- Bir maymun için ağaca tırmanmak kolaydır.
- The fat woman was holding a monkey.
- Şişman kadın bir maymun tutuyordu.
- What kind of monkeys are those?
- Bunlar ne tür maymunlar?
- Monkeys climb trees.
- Maymunlar ağaçlara tırmanırlar.
- The monkey climbed up the tree.
- Maymun ağaca tırmandı.
- It's not a pig; it's a monkey.
- Bu bir domuz değil; bir maymun.
- According to the Chinese zodiac, 2015 is the Year of the Sheep and next year will be the Year of the Monkey.
- Çin zodyakına göre 2015 Koyun Yılı ve gelecek sene Maymun Yılı olacak.
- She looks like a monkey.
- Maymuna benziyor.
- The monkeys stole all the food.
- Maymunlar bütün yiyecekleri çaldı.
- 2016 is the year of the monkey.
- 2016 maymun yılı.
- The monkeys stole all the food.
- Maymunlar tüm yiyeceği çaldı.
- The monkeys are grooming each other.
- Maymunlar birbirlerini tımar ediyorlar.
- 2016 is the year of the monkey.
- 2016 maymun yılıdır.
- We often see monkeys around here.
- Buralarda sık sık maymun görürüz.
- Don't teach monkeys how to climb.
- Maymunlara tırmanmayı öğretme.
- Have you ever seen a monkey?
- Hiç maymun gördün mü?
- Tom looks like a monkey.
- Tom bir maymuna benziyor.
- But when the monkey came back, the tin cup was always empty.
- Fakat maymun geri geldiğinde, teneke bardak her zaman boştu.
- If monkeys could talk, what would they say?
- Maymunlar konuşabilseydi ne derlerdi?
- Tom wanted to see monkeys.
- Tom maymunları görmek istiyordu.
- The monkey got away.
- Maymun kaçtı.
- Iran plans to launch a monkey into space.
- İran uzaya maymun göndermeyi planlıyor.
- I saw some monkeys climbing the tree.
- Birkaç maymunun ağaca tırmandığını gördüm.
- Tom has a pet monkey named Cookie.
- Tom'un Cookie adında evcil bir maymunu var.
- The monkey fell from the tree.
- Maymun ağaçtan düştü.
- I saw some monkeys climbing the tree.
- Ağaca tırmanan bazı maymunlar gördüm.
- Her boyfriend looks like a monkey.
- Onun erkek arkadaşı bir maymuna benziyor.
- Monkeys feed on insects, fruits and roots.
- Maymunlar böcekler, meyveler ve köklerle beslenir.
- It's monkey meat.
- O maymun eti.
- The monkey locked himself in the bunker.
- Maymun kendini sığınağa kilitledi.
- Are you sure what we just saw wasn't a monkey?
- Az önce gördüğümüz şeyin maymun olmadığına emin misin?
- The monkey climbed up a tree.
- Maymun, bir ağaca tırmandı.
- Hey, look, a three-headed monkey!
- Hey, bakın, üç başlı bir maymun!
- According to the Chinese zodiac, 2015 is the Year of the Sheep and next year will be the Year of the Monkey.
- Çin burçlarına göre, 2015 Koyun Yılı ve gelecek yıl Maymun Yılı olacak.
- We often see monkeys around here.
- Buralarda maymunları sık sık görüyoruz.
Show More (97)
|
