Örnek cümleler çeşitli kaynaklardan derlenerek hazırlanmıştır ve her ne kadar editör kontrolünden geçmiş olsa da bazı gözden kaçmalar olabilir. Cümleler kesinlikle, Tureng.com’un ideolojisini ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Sizi rahatsız eden siyasal, sosyal ve hassas içeriğe sahip cümleleri lütfen bize bildiriniz.
|
İngilizce |
Türkçe |
|
| 1 |
moving fast |
hızlı hareket etme |
n. |
|
- After a time, you can move faster and apply more pressure.
- Bir süre sonra daha hızlı hareket edebilir ve daha fazla baskı uygulayabilirsiniz.
- These bubbles are tumbling towards the bottom of the screen and they’re moving fast!
- Bu baloncuklar ekranın alt kısmına doğru yuvarlanıyor ve hızlı hareket ediyorlar!
- According to scientific theory, the Y chromosomes move faster than X chromosomes.
- Bilimsel teoriye göre, Y kromozomları X kromozomlarından daha hızlı hareket eder.
- He knew he needed to move fast.
- Hızlı hareket etmesi gerektiğini biliyordu.
Show More (1)
|