|
- He saw a dog near the door.
- O, kapının yanında bir köpek gördü.
- Tom stood near the door.
- Tom kapının yanında durdu.
- I waited anxiously near the door.
- Kapının yanında endişeyle bekledim.
- Tom closed his umbrella and put it in the umbrella rack near the door.
- Tom şemsiyesini kapattı ve kapının yanındaki şemsiye rafına koydu.
- Tom is standing near the door.
- Tom kapının yanında duruyor.
- Tom's backpack is near the door.
- Tom'un sırt çantası kapının yanında.
- There is a boy near the door.
- Kapının yanında bir çocuk var.
- The most logical place to keep your shoes is near the door.
- Ayakkabılarınızı koymak için en mantıklı yer kapının yanıdır.
- Tom closed his umbrella and put it in the umbrella rack near the door.
- Tom şemsiyesini kapattı ve onu kapının yanındaki şemsiye rafına koydu.
- Tom hung his coat on one of the hooks near the door.
- Tom ceketini kapının yanındaki kancalardan birine astı.
- Let's put this near the door.
- Bunu kapının yanına koyalım.
- He saw a dog near the door.
- Kapının yanında bir köpek gördü.
- There are three suitcases near the door.
- Kapının yanında üç valiz var.
- That man standing near the door and that woman on the opposite side of the room next to the window have photographic memories.
- Kapının yanında duran adamın ve odanın karşı tarafında pencerenin yanında duran kadının fotoğrafik hafızaları var.
- Tom's bag is near the door.
- Tom'un çantası kapının yanında.
- I wanted to sit near the door.
- Kapının yanında oturmak istedim.
- There are three suitcases near the door.
- Kapının yanında üç bavul var.
- Tom saw a dog near the door.
- Tom kapının yanında bir köpek gördü.
- There is a boy near the door.
- Kapının yanında bir erkek çocuk var.
- Tom found himself a seat near the door.
- Tom kendine kapının yanında bir koltuk buldu.
Show More (17)
|
