| 1 |
order from (someone or something) |
(birinden/bir şeyden) sipariş etmek |
v. |
|
- The camera drone I ordered from China got stuck in customs.
- Çin'den sipariş ettiğim kameralı drone gümrükte takıldı.
- The goods ordered from England last month have not arrived yet.
- Geçen ay İngiltere'den sipariş edilen mallar henüz gelmedi.
- The camera drone I ordered from China got stuck in customs.
- Çin'den sipariş ettiğim kameralı dron gümrüğe takıldı.
- The rubber sutra neti strings I ordered from India have finally arrived.
- Hindistan'dan sipariş ettiğim kauçuk sutra neti ipleri nihayet geldi.
Show More (1)
|
| 2 |
order from (someone or something) |
(birinden/bir şeyden) sipariş vermek |
v. |
|
- Can I order from the breakfast menu?
- Kahvaltı menüsünden sipariş verebilir miyim?
- Can I order from the breakfast menu?
- Ben kahvaltı menüsünden sipariş verebilir miyim?
- Ordering from catalogs saves you time and money without requiring you to leave the house.
- Kataloglardan sipariş vermek, evden çıkmanıza gerek kalmadan size zaman ve para kazandırır.
Show More (0)
|
