Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
aus dem rhythmus kommen
field trial
güneşli gün
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
painstaking
zahmetli
adj.
Admittedly, the negotiations with the Council and Commission were
painstaking,
but an outcome was reached.
Kabul etmek gerekir ki, Konsey ve Komisyon ile yapılan müzakereler
zahmetli
olmuş, ancak bir sonuca ulaşılmıştır.
I therefore, believe some humility was needed to accomplish this
painstaking
task.
Bu nedenle, bu
zahmetli
görevi yerine getirmek için biraz alçakgönüllülük gerektiğine inanıyorum.
Show More (-1)
2
painstaking
özenli
adj.
I therefore believe some humility was needed to accomplish this
painstaking
task.
Bu nedenle, bu
özenli
görevi yerine getirmek için biraz alçakgönüllülük gerektiğine inanıyorum.
Show More (-2)