Tureng - pollute - İngilizce Türkçe Cümleler

Geçmiş

	İngilizce	Türkçe
1	pollute	kirletmek	v.
	This could lead to the use of lorries that pollute more. Bu, çevreyi daha fazla kirleten kamyonların kullanılmasına yol açabilir. They represent an administratively allocated abstract right to pollute the atmosphere. Atmosferi kirletmek için idari olarak tahsis edilmiş soyut bir hakkı temsil ediyorlar. This could lead to the use of lorries that pollute more. Bu da çevreyi daha fazla kirleten kamyonların kullanılmasına yol açabilir. They represent an administratively allocated abstract right to pollute the atmosphere. Bu haklar, atmosferi kirletmek için idari olarak tahsis edilmiş soyut bir hakkı temsil etmektedir. Let us not allow the law of profit to pollute and murder again. Kâr yasasının yeniden kirletmesine ve öldürmesine izin vermeyelim. The bottom line is that we should not pollute at all. Sonuç olarak, çevreyi hiç kirletmemeliyiz. It is equally unthinkable that people should cite the right to pollute. İnsanların kirletme hakkından bahsetmesi de aynı şekilde düşünülemez. The bottom line is that we should not pollute at all. Sonuç olarak çevreyi hiç kirletmemeliyiz. Existing plants will continue to pollute the air enormously by emitting sulphur dioxide and nitrogen oxides. Mevcut santraller sülfür dioksit ve nitrojen oksit yayarak havayı büyük ölçüde kirletmeye devam edecektir. Airplanes pollute a lot. Uçaklar çevreyi çok kirletiyor. Airplanes pollute a lot. Uçaklar çok kirletir. Sewage often pollutes the ocean. Kanalizasyon çoğunlukla okyanusu kirletir. Sewage often pollutes the ocean. Kanalizasyon genellikle okyanusu kirletir. Cars pollute a lot. Arabalar çok kirletir. The oil spill polluted the bay. Petrol sızıntısı körfezi kirletti. Factory waste sometimes pollutes our rivers. Fabrika atıkları bazen nehirlerimizi kirletiyor. Cars pollute a lot. Arabalar çevreyi çok kirletir. Factory waste sometimes pollutes our rivers. Fabrika atıkları bazen nehirlerimizi kirletir. Show More (15)
2	pollute	çevreyi kirletmek	v.
	It is, of course, true that this new fuel will be somewhat more expensive than the old, polluting fuel. Elbette bu yeni yakıtın eski, çevreyi kirleten yakıttan biraz daha pahalı olacağı doğrudur. It is equally unthinkable that people should cite the right to pollute. İnsanların çevreyi kirletme hakkından bahsetmesi de aynı derecede düşünülemez. It is equally unthinkable that people should cite the right to pollute. İnsanların çevreyi kirletme hakkından bahsetmesi de aynı şekilde düşünülemez. We ought to do our best not to pollute our environment. Çevremizi kirletmemek için elimizden geleni yapmalıyız. Show More (1)