|
- I thought Tom had red hair.
- Tom'un kızıl saçlı olduğunu sanıyordum.
- He has red hair and freckles.
- Onun kızıl saçı ve çilleri var.
- I don't have red hair.
- Benim kızıl saçım yok.
- I have red hair.
- Kızıl saçlarım var.
- I thought Tom had red hair.
- Tom'un kızıl saçları olduğunu düşündüm.
- I have red hair.
- Kızıl saçlıyım.
- Tom asked me who the girl with red hair was.
- Tom bana kızıl saçlı kızın kim olduğunu sordu.
- Neither Tom nor Mary has red hair.
- Ne Tom'un ne de Mary'nin kızıl saçı var.
- John kissed any woman with red hair.
- John kızıl saçlı bir kadını öptü.
- I have red hair.
- Benim kızıl saçım var.
- Tom has red hair.
- Tom'un kızıl saçları var.
- Anne had red hair and a fiery temper.
- Anne'in kızıl saçları ve ateşli bir öfkesi vardı.
- Adil the Kazakh believes that Neanderthals had red hair.
- Kazak Adil, Neandertallerin kızıl saçlı olduğuna inanıyor.
- Tom had red hair before he went bald.
- Tom kel kalmadan önce kızıl saçları vardı.
- Tom has red hair and freckles.
- Tom'un kızıl saçları ve çilleri var.
- Our daughter has red hair while both of us have blonde hair.
- İkimiz de sarı saçlıyken kızımız kızıl saçlı.
- He has red hair and freckles.
- Kızıl saçları ve çilleri var.
- Adil the Kazakh believes that Neanderthals had red hair.
- Kazakistanlı Adil, Neandertallerin kızıl saçlı olduklarına inanıyor.
- Our daughter has red hair while both of us have blonde hair.
- İkimizin sarı saçı varken kızımızın kızıl saçı var.
- Tom is the one with red hair.
- Tom kızıl saçlı olan.
- Tom had red hair before he went bald.
- Tom'un kel olmadan önce kızıl saçları vardı.
- I recognized her by her fiery red hair.
- Onu kızıl saçlarından tanıdım.
Show More (19)
|