|
- We need a new defense against squirrels.
- Sincaplara karşı yeni bir savunmaya ihtiyacımız var.
- This bullet isn't powerful enough to take down anything bigger than a squirrel.
- Bu mermi bir sincaptan daha büyük bir şeyi alt edecek güçte değil.
- This bullet isn't powerful enough to take down anything bigger than a squirrel.
- Bu merminin, sincaptan büyük bir şeyi indirecek gücü yok.
- This bullet isn't powerful enough to take down anything bigger than a squirrel.
- Bu kurşun sincaptan daha büyük bir şeyi devirecek kadar güçlü değil.
- Tom's squirrel has a fluffy tail.
- Tom'un sincabının kabarık bir kuyruğu var.
- Squirrels drive me nuts.
- Sincaplar beni deli ediyor.
- My cat killed a squirrel.
- Kedim bir sincap öldürdü.
- Mary closed her eyes and began to count squirrels.
- Mary gözlerini kapadı ve sincapları saymaya başladı.
- Tom kept a squirrel as a pet.
- Tom evcil hayvan olarak bir sincap besledi.
- It's a squirrel.
- Bu bir sincap.
- Why are squirrels so cute?
- Neden sincaplar bu kadar şirin?
- Why do you like squirrels so much?
- Sincapları neden bu kadar çok seviyorsun?
- Everyone likes squirrels.
- Herkes sincapları sever.
- Squirrels like nuts.
- Sincaplar fındık sever.
- She loves squirrels.
- Sincapları seviyor.
- The devil may be a squirrel, but not all squirrels are the devil.
- Şeytan bir sincap olabilir ama bütün sincaplar şeytan değildir.
- Squirrels love acorns.
- Sincaplar meşe palamudu sever.
- This squirrel is not shy.
- Bu sincap ürkek değil.
- These pine nuts are delicious, said the squirrel.
- Sincap, bu çam fıstıkları lezzetli dedi.
- Even a blind squirrel finds an acorn sometimes.
- Kör bir sincap bile bazen meşe palamudu bulur.
- A squirrel transmitted rabies to my daughter.
- Bir sincap kızıma kuduz bulaştırdı.
- Have you ever seen a squirrel?
- Hiç sincap gördün mü?
- The squirrel died instantly.
- Sincap anında ölmüş.
- When he eats an acorn, Mario transforms into a flying squirrel.
- Meşe palamudu yediğinde, Mario uçan bir sincaba dönüşür.
- This squirrel is not shy.
- Bu sincap utangaç değil.
- This squirrel is hibernating.
- Bu sincap kış uykusuna yatıyor.
- Tom's squirrel likes to listen to rock music.
- Tom'un sincabı rock müzik dinlemeyi seviyor.
- Everyone likes squirrels.
- Sincapları herkes sever.
- Tom lost his plush squirrel.
- Tom peluş sincabını kaybetti.
- Squirrels can run really quickly.
- Sincaplar çok hızlı koşabilir.
- Tom's squirrel likes to listen to rock music.
- Tom'un sincabı rock müzik dinlemeyi sever.
- Two little squirrels, a white squirrel and a black squirrel, lived in a large forest.
- İki küçük sincap, bir beyaz sincap ve bir siyah sincap, büyük bir ormanda yaşıyorlarmış.
- It's a squirrel.
- O bir sincap.
- Many squirrels live in this forest.
- Bu ormanda birçok sincap yaşıyor.
- Mary's favorite superhero is Squirrel Girl.
- Mary'nin en sevdiği süper kahraman Sincap Kız.
- The squirrel is eating pizza.
- Sincap pizza yiyor.
- Can you see the squirrels?
- Sincapları görebiliyor musun?
- I don't understand what you find so interesting about squirrels.
- Sincapların nesini bu kadar ilginç bulduğunu anlamıyorum.
- The squirrel is the guardian spirit of our tribe.
- Sincap kabilemizin koruyucu ruhudur.
- The cat chases the squirrel.
- Kedi sincabı kovalar.
- Squirrels are quick learners.
- Sincaplar çabuk öğrenir.
- What do squirrels dream about?
- Sincaplar ne hakkında rüya görür?
- Tom's squirrel can smell hazelnuts from a mile away.
- Tom'un sincabı bir mil öteden fındık kokusunu alabiliyor.
- Is that a squirrel?
- O bir sincap mı?
- The squirrel made a nest in the wood pile.
- Sincap ağaç kazığında bir yuva yaptı.
- The squirrel ate all the nuts.
- Sincap bütün fındıkları yedi.
- Was that a squirrel?
- O bir sincap mıydı?
- Squirrels like to eat nuts.
- Sincaplar fındık yemeyi sever.
- I’ve always wanted to have a pet squirrel.
- Ben her zaman evcil bir sincaba sahip olmak istedim.
- Tom and Mary made some gingerbread squirrels.
- Tom ve Mary zencefilli kurabiye sincaplar yaptı.
- The squirrel was busy gathering nuts.
- Sincap, fındık toplamakla meşguldü.
- Foxes, squirrels, hedgehogs, and many other small animals live in this forest.
- Bu ormanda tilkiler, sincaplar, kirpiler ve diğer birçok küçük hayvan yaşar.
- These pine nuts are delicious, said the squirrel.
- Bu çam fıstıkları çok lezzetli, dedi sincap.
- The squirrel ate the hazelnut.
- Sincap fındığı yedi.
- Tom took a picture of a squirrel while it was eating a nut.
- Tom bir sincabın fındık yerken fotoğrafını çekmiş.
- The power outage was caused by a squirrel.
- Elektrik kesintisine bir sincap neden oldu.
- Two little squirrels, a white squirrel and a black squirrel, lived in a large forest.
- İki küçük sincap, bir beyaz sincap ve bir siyah sincap büyük bir ormanda yaşardı.
- The squirrel closed its eyes and began to count hazelnuts.
- Sincap gözlerini kapadı ve fındıkları saymaya başladı.
- The squirrels ran up the tree.
- Sincaplar koşarak ağaca tırmandı.
- The boys climbed up the tree faster than a pack of squirrels.
- Çocuklar ağaca bir sincap sürüsünden daha hızlı tırmandılar.
- This plastic squirrel was made in China.
- Bu plastik sincap Çin'de üretildi.
- Tom and his squirrel were buried together.
- Tom ve sincabı birlikte gömüldü.
- My dog likes chasing squirrels.
- Köpeğim sincapları kovalamayı seviyor.
- Everybody likes squirrels.
- Herkes sincapları sever.
- The cat maimed three squirrels.
- Kedi üç sincabı sakatladı.
- Arctic ground squirrels hibernate during the winter.
- Kutup yer sincapları kış boyunca kış uykusuna yatarlar.
- Mary found an orphaned baby squirrel.
- Mary yetim bir bebek sincap buldu.
- What do squirrels dream about?
- Sincaplar neyle ilgili düş görürler?
- There's a squirrel in the wood pile.
- Odun yığınının içinde bir sincap var.
- Tom's squirrel can smell hazelnuts from a mile away.
- Tom'un sincabı fındığın kokusunu bir mil öteden alabiliyor.
- Rabbits are related to beavers and squirrels.
- Tavşanlar kunduzlar ve sincaplarla akrabadır.
- Squirrels move quickly.
- Sincaplar hızlı hareket eder.
- The devil is a squirrel.
- İblis bir sincaptır.
- Tom is nuts about squirrels.
- Tom sincaplar için deli oluyor.
- Many squirrels live in this forest.
- Bu ormanda pek çok sincap yaşıyor.
- Look, a squirrel!
- Bak, bir sincap!
- The dog is running after the squirrel.
- Köpek sincabın peşinden koşuyor.
- Mary is the world’s leading expert on squirrels.
- Mary, sincaplar konusunda dünyanın önde gelen uzmanıdır.
- The cat is chasing after the squirrel.
- Kedi sincabı kovalıyor.
- Even a blind squirrel finds an acorn sometimes.
- Kör bir sincap bile bazen bir meşe palamudu bulur.
- I had never seen so many squirrels in my life.
- Hayatımda hiç bu kadar çok sincap görmemiştim.
- The squirrel advanced against the strong wind.
- Sincap kuvvetli rüzgara karşı ilerledi.
- A squirrel hid in the branches.
- Bir sincap dalların arasına saklanmış.
- Tom kept a squirrel as a pet.
- Tom evcil hayvan olarak bir sincap bakıyordu.
- My cat killed a squirrel.
- Kedim bir sincabı öldürdü.
- The squirrels ran up the tree.
- Sincaplar ağaca tırmandı.
- Tom took pictures of the squirrels.
- Tom, sincapların fotoğrafını çekti.
- The squirrel made a nest in the wood pile.
- Sincap odun yığınına yuva yapmış.
- Mary collects anything that's connected with squirrels.
- Mary sincaplarla ilgili her şeyi toplar.
- The squirrel ate the hazelnut.
- Sincap, fındığı yedi.
- The squirrel died instantly.
- Sincap anında öldü.
- The squirrel ate out of his hand.
- Sincap onun elinden yedi.
- Mary is the world’s leading expert on squirrels.
- Mary sincaplar konusunda dünyanın önde gelen uzmanıdır.
- Is that a squirrel?
- Sincap mı o?
- Mary's little squirrel has now learned how to fetch nuts.
- Mary'nin küçük sincabı artık nasıl fındık toplayacağını öğrendi.
- Some squirrels are very smart.
- Bazı sincaplar çok zekidir.
- The squirrel quickly ran up the tree.
- Sincap hızla ağaca tırmandı.
- Tom is nuts about squirrels.
- Tom sincaplara deli oluyor.
- Please mom, I want a gingerbread squirrel!
- Lütfen anne, zencefilli sincap kurabiye istiyorum!
- The squirrel ate the hazelnuts.
- Sincap fındıkları yedi.
- Those are squirrels.
- Şunlar sincap.
- This squirrel is shy.
- Bu sincap utangaç.
- The squirrel closed its eyes and began to count hazelnuts.
- Sincap gözlerini kapattı ve fındıkları saymaya başladı.
- How do squirrels remember where they buried their food?
- Sincaplar yiyeceklerini nereye gömdüklerini nasıl hatırlıyorlar?
- Tom has a pet squirrel.
- Tom'un evcil bir sincabı var.
- Tom was attacked by a rabid squirrel on Halloween day.
- Tom, Cadılar Bayramı günü kuduz bir sincap tarafından saldırıya uğradı.
- That crazy squirrel belongs in a nuthouse!
- O deli sincap bir tımarhaneye aittir!
- Mary is obsessed with animals, and especially squirrels.
- Mary hayvanlara takıntılıdır, özellikle de sincaplara.
- Tom is nuts about squirrels.
- Tom sincaplara hayran.
- Look, a squirrel.
- Bak, bir sincap.
- Those are squirrels.
- Bunlar sincap.
- Mary closed her eyes and began to count squirrels.
- Mary gözlerini kapattı ve sincapları saymaya başladı.
- What do you find so interesting about squirrels?
- Sincaplar hakkında neyi çok ilginç buluyorsun?
- Why are squirrels so cute?
- Sincaplar neden bu kadar sevimli?
- Two little squirrels, a white one and a black one, lived in a large forest.
- İki küçük sincap, biri beyaz biri siyah, büyük bir ormanda yaşıyorlardı.
- Tom saw a male squirrel.
- Tom erkek bir sincap gördü.
- Tom will probably be reincarnated as a squirrel.
- Tom'a muhtemelen bir sincap olarak yeniden hayat verilecek.
- The squirrel that you kill in jest, dies in earnest.
- Şaka olsun diye öldürdüğün sincap, gerçekten ölür.
- Squirrels love climbing trees.
- Sincaplar ağaçlara tırmanmaya bayılır.
- The devil may be a squirrel, but not all squirrels are the devil.
- İblis bir sincap olabilir ama bütün sincaplar iblis değildir.
- Mary found an orphaned baby squirrel.
- Mary yetim bir yavru sincap buldu.
- Mary especially liked Tom's sentences about squirrels.
- Mary özellikle Tom'un sincaplarla ilgili sözlerini beğendi.
- This movie is about a squirrel who gains human-like intelligence.
- Bu film insan benzeri zeka kazanan bir sincap hakkındadır.
- The dog chased the squirrel.
- Köpek sincabı kovaladı.
- Tom is a super-intelligent squirrel.
- Tom süper zeki bir sincap.
- Squirrels like nuts.
- Sincaplar fındıkları sever.
- The squirrels ran and chased each other.
- Sincaplar koşup birbirlerini kovaladılar.
- Squirrels are nimble in climbing trees.
- Sincaplar ağaçlara tırmanmakta çeviktir.
- Tom did the same as the squirrel and ate nuts.
- Tom sincabın yaptığını yaptı ve fındıkları yedi.
- Tom has a squirrel.
- Tom'un bir sincabı var.
- Squirrels eat acorns.
- Sincaplar meşe palamudu yer.
- January 21st is squirrel appreciation day.
- 21 Ocak, sincap takdir günüdür.
- Some squirrels are very smart.
- Bazı sincaplar çok akıllıdır.
- She loves squirrels.
- O, sincapları seviyor.
- Why do dogs chase squirrels?
- Köpekler neden sincapları kovalar?
- Tom has only one squirrel.
- Tom'un sadece bir sincabı var.
- My office used to be by the window and I could see the squirrels.
- Ofisim pencerenin yanındaydı ve sincapları görebiliyordum.
- Why do squirrels chase each other?
- Sincaplar neden birbirlerini kovalar?
- Tom has more energy than a pack of squirrels.
- Tom'un bir sincap sürüsünden daha fazla enerjisi var.
- Squirrels eat seeds and nuts, as well as insects and mushrooms.
- Sincaplar tohum ve kabuklu yemişlerin yanı sıra böcek ve mantar da yerler.
- The squirrel looked as if it was smiling.
- Sincap sanki gülümsüyor gibi görünüyordu.
- Tom was attacked by a rabid squirrel.
- Tom kuduz bir sincap tarafından saldırıya uğradı.
- Mary is obsessed with animals, and especially squirrels.
- Mary hayvanlara kafayı takmış ve özellikle sincaplara.
- Are rabbits cuter than squirrels?
- Tavşanlar sincaplardan daha mı şirin?
- My dog likes chasing squirrels.
- Köpeğim sincapları kovalamaktan hoşlanıyor.
- This squirrel is afraid of heights.
- Bu sincap yüksekten korkuyor.
- The power outage was caused by a squirrel.
- Elektrik kesintisine bir sincap neden olmuş.
- Squirrels love acorns.
- Sincaplar meşe palamutlarını sever.
- The dog is running after the squirrel.
- Köpek, sincabın peşinden koşuyor.
- Rabbits are related to beavers and squirrels.
- Tavşanlar kunduz ve sincaplarla akrabadır.
- Foxes, squirrels, hedgehogs, and many other small animals live in this forest.
- Tilkiler, sincaplar, kirpiler ve daha birçok küçük hayvan bu ormanda yaşamaktadır.
- Mary especially liked Tom's sentences about squirrels.
- Mary özellikle Tom'un sincaplar hakkındaki cümlelerini sevdi.
- January 21st is squirrel appreciation day.
- 21 Ocak sincapları takdir günüdür.
- The squirrel advanced against the strong wind.
- Sincap güçlü rüzgara karşı ilerledi.
- Are rabbits cuter than squirrels?
- Tavşanlar sincaplardan daha şirin mi?
- Look at that squirrel.
- Şu sincaba bak.
- Tom is a super-intelligent squirrel.
- Tom süper akıllı bir sincap.
- Mary's favorite superhero is Squirrel Girl.
- Mary'nin en sevdiği süper kahraman Sincap Kız'dır.
- The squirrel put his acorn helmet on.
- Sincap palamut kaskını taktı.
- The devil is a squirrel.
- Şeytan bir sincap.
- Have you ever seen a squirrel?
- Hiç bir sincap gördün mü?
- A squirrel hid among the branches.
- Bir sincap dalların arasında saklandı.
- The two squirrels chased each other around the trunk of a large tree.
- İki sincap büyük bir ağacın gövdesinin etrafında birbirini kovaladı.
- The squirrels jumped from branch to branch.
- Sincaplar daldan dala atlamışlar.
- Squirrels can run really quickly.
- Sincaplar gerçekten hızlı koşabilirler.
- The squirrel is hibernating.
- Sincap kış uykusuna yatıyor.
- Tom likes squirrels.
- Tom sincapları sever.
- I’ve always wanted to have a pet squirrel.
- Ben de hep evcil bir sincabım olsun istemişimdir.
- This squirrel is hibernating.
- Bu sincap kış uykusunda.
- A squirrel is taking a bath in the pond.
- Bir sincap gölette banyo yapıyor.
- Tom will probably be reincarnated as a squirrel.
- Tom muhtemelen bir sincap olarak reenkarne olacak.
- I saw a squirrel this morning.
- Bu sabah bir sincap gördüm.
- Tom bought a squirrel magnet and put it on the fridge.
- Tom bir sincap mıknatısı aldı ve onu buzdolabının üstüne koydu.
- That crazy squirrel belongs in a nuthouse!
- O deli sincap tımarhaneye ait!
- What do you find so interesting about squirrels?
- Sincaplar hakkında neyi bu kadar ilginç buluyorsunuz?
- Tom didn't pass the squirrel test.
- Tom sincap testini geçemedi.
- Tom bought a squirrel magnet and put it on the fridge.
- Tom bir sincap mıknatısı aldı ve buzdolabına koydu.
- The two squirrels chased each other around the trunk of a large tree.
- İki sincap büyük bir ağacın gövdesinin etrafında birbirlerini kovaladılar.
- The squirrel looked as if it was smiling.
- Sincap gülümsüyormuş gibi görünüyordu.
- The squirrel chewed through the power cable.
- Sincap elektrik kablosunu kemirmiş.
- The dog chases the cat, and the cat chases the squirrel.
- Köpek kediyi kovalar ve kedi sincabı kovalar.
- A squirrel transmitted rabies to my daughter.
- Bir sincap kızıma kuduz hastalığı bulaştırdı.
- Why do you like squirrels so much?
- Neden sincapları bu kadar çok seviyorsun?
- Squirrels are very good climbers.
- Sincaplar çok iyi tırmanıcıdır.
- Tom and his squirrel were buried together.
- Tom ve sincabı birlikte gömüldüler.
- Gray squirrels bury nuts, but red squirrels don't.
- Gri sincaplar fındıkları gömer, ama kızıl sincaplar gömmez.
- This movie is about a squirrel who gains human-like intelligence.
- Bu film, insan benzeri zeka edinen bir sincap hakkında.
- Squirrels only find a quarter of the nuts that they bury.
- Sincaplar gömdükleri fındıkların sadece dörtte birini bulurlar.
- Was it a squirrel?
- Bu bir sincap mıydı?
- The squirrel climbed the tree.
- Sincap ağaca tırmandı.
- My office used to be by the window and I could see the squirrels.
- Ofisim eskiden pencerenin yanındaydı ve sincapları görebiliyordum.
- Two little squirrels, a white one and a black one, lived in a large forest.
- Biri beyaz ve biri siyah renkli iki küçük sincap, büyük bir ormanda yaşadı.
- Everybody likes squirrels.
- Sincapları herkes sever.
- How do squirrels remember where they buried their food?
- Sincaplar yiyeceklerini nereye gömdüklerini nasıl hatırlarlar?
- A squirrel is hopping over the mossy logs.
- Bir sincap yosunlu kütüklerin üzerinde zıplıyordu.
- The squirrels jumped from branch to branch.
- Sincaplar daldan dala atladılar.
- This plastic squirrel was made in China.
- Bu plastik sincap Çin'de yapıldı.
- The squirrel put his acorn helmet on.
- Sincap meşe palamudu kaskını giydi.
- The cat chases the squirrel.
- Kedi sincabı kovalıyor.
- This squirrel is driving me nuts.
- Bu sincap beni delirtiyor.
- Tom took pictures of the squirrels.
- Tom sincapların fotoğrafını çekti.
- Tom named his squirrel Hazelnut, because it likes hazelnuts.
- Tom sincabına Fındık adını verdi, çünkü fındığı seviyor.
- The cat is chasing after the squirrel.
- Kedi sincabın peşinden koşuyor.
- Was it a squirrel?
- Sincap mıydı?
- Squirrelman's superpower is that he can turn into a squirrel.
- Squirrelman'ın süper gücü bir sincaba dönüşebilmesi.
- I love sentences about squirrels!
- Sincaplarla ilgili cümlelere bayılırım!
- The squirrel ate the hazelnuts.
- Sincap, fındıkları yedi.
- I love sentences about squirrels!
- Sincaplar hakkındaki cümleleri severim!
- Mary wrote a book about squirrels.
- Mary sincaplar hakkında bir kitap yazdı.
- The dog chases the cat, and the cat chases the squirrel.
- Köpek kediyi kovalar, kedi de sincabı.
- Squirrels like nuts.
- Sincaplar fındıklardan hoşlanır.
- I saw an albino squirrel today.
- Bugün albino bir sincap gördüm.
Show More (209)
|
