Örnek cümleler çeşitli kaynaklardan derlenerek hazırlanmıştır ve her ne kadar editör kontrolünden geçmiş olsa da bazı gözden kaçmalar olabilir. Cümleler kesinlikle, Tureng.com’un ideolojisini ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Sizi rahatsız eden siyasal, sosyal ve hassas içeriğe sahip cümleleri lütfen bize bildiriniz.
|
İngilizce |
Türkçe |
|
| 1 |
strange-looking |
garip görünümlü |
adj. |
|
- She's wearing a strange-looking hat.
- Garip görünümlü bir şapka takıyor.
- That's a very strange-looking thing.
- Bu çok garip görünümlü bir şey.
- Tom is wearing a strange-looking hat.
- Tom garip görünümlü bir şapka takıyor.
- She's wearing a strange-looking hat.
- O garip görünüşlü bir şapka giyiyor.
- That's a pretty strange-looking bracelet you're wearing.
- Taktığın bilezik oldukça garip görünüyor.
Show More (2)
|
| 2 |
strange-looking |
tuhaf görünümlü |
adj. |
|
- That's a very strange-looking thing.
- O çok tuhaf görünümlü bir şey.
- Tom is wearing a strange-looking hat today.
- Tom bugün tuhaf görünümlü bir şapka giyiyor.
- Tom is wearing a strange-looking hat today.
- Tom bugün tuhaf görünümlü bir şapka takıyor.
- Tom is wearing a strange-looking hat.
- Tom tuhaf görünümlü bir şapka takıyor.
- Where did you get those strange-looking shoes?
- O tuhaf görünümlü ayakkabıları nereden aldın?
Show More (2)
|