tailored - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
tailored kişiye özel hazırlanmış/dikilmiş adj.
  • The actor always wears tailored suits.
  • Oyuncu her zaman kendisine özel hazırlanmış takım elbiseler giyer.
Show More (-2)
tailored kendine özel adj.
  • Every company should make a tailored budget plan.
  • Her şirket kendine özel bir bütçe planı yapmalıdır.
Show More (-2)
tailored uygun hale getirilmiş adj.
  • National and bilateral legislation, as well as certain existing rights, must be tailored to this.
  • Ulusal ve ikili mevzuatın yanı sıra mevcut bazı haklar da buna uygun hale getirilmelidir.
Show More (-2)