|
- Secondly, cities and municipalities are terrified that it will be incredibly expensive for them.
- İkinci olarak, şehirler ve belediyeler bunun kendileri için inanılmaz derecede pahalı olacağından korkuyorlar.
- Tom is sick, weak and terrified.
- Tom hasta, zayıf ve korkmuş durumda.
- Tom thought Mary was terrified.
- Tom, Mary'nin korkmuş olduğunu düşündü.
- Tom will be terrified.
- Tom korkmuş olacak.
- Tom said that he wasn't terrified.
- Tom korkmadığını söyledi.
- Tom is terrified of talking to strangers.
- Tom yabancılarla konuşmaktan korkuyor.
- He is terrified of the dark.
- O da karanlıktan korkuyor.
- They're terrified of you.
- Senden korkuyorlar.
- Tom and Mary said they were terrified.
- Tom ve Mary korkmuş olduklarını söylediler.
- Tom will likely be terrified.
- Tom muhtemelen korkacak.
- Tom is terrified of spiders, isn't he?
- Tom örümceklerden korkuyor, değil mi?
- I didn't think Tom would be so terrified.
- Tom'un bu kadar korkacağını düşünmedim.
- Tom is terrified of you.
- Tom senden korkuyor.
- I'm terrified of jellyfish.
- Denizanasından korkuyorum.
- You looked like you were terrified.
- Korkmuş gibi görünüyordun.
- Tom told me that he thought Mary was terrified.
- Tom bana Mary'nin korkmuş olduğunu düşündüğünü söyledi.
- Tom should've been terrified.
- Tom korkmuş olmalıydı.
- Tom is terrified.
- Tom korkmuş.
- You should be terrified.
- Korkmuş olmalısın.
- We were all terrified.
- Biz hepimiz korkmuştuk.
- They're all terrified.
- Hepsi korkmuş.
- Tom knew that I was terrified.
- Tom korktuğumu biliyordu.
- They're terrified of you.
- Onlar senden korkuyor.
- You looked like you were terrified.
- Sen korkmuş gibi görünüyordun.
- Layla was terrified of her father.
- Layla babasından korkuyordu.
- We were terrified.
- Biz korkmuştuk.
- Tom told Mary that he was terrified.
- Tom Mary'ye korktuğunu söyledi.
- Tom is terrified.
- Tom korktu.
- Tom is terrified of losing Mary.
- Tom, Mary'yi kaybetmekten korkuyor.
- I'm terrified of spiders.
- Örümceklerden korkarım.
- Layla was terrified of her father.
- Leyla babasından korkmuştu.
- I know that Tom is terrified.
- Tom'un korktuğunu biliyorum.
- Tom said Mary was likely to be terrified.
- Tom Mary'nin muhtemelen korkacağını söyledi.
- Tom is sick, weak and terrified.
- Tom hasta, zayıf ve korkmuş.
- Tom is likely to be terrified.
- Tom muhtemelen korkmuş olacak.
- Tom and Mary said they were terrified.
- Tom ve Mary korktuklarını söylediler.
- Tom told me that he thought Mary would be terrified.
- Tom bana Mary'nin korkacağını düşündüğünü söyledi.
- Tom thought Mary was terrified.
- Tom Mary'nin korkmuş olduğunu düşünüyordu.
- She is terrified of hospitals.
- O, hastanelerden korkuyor.
- We're terrified.
- Korktuk.
- I didn't think Tom would be so terrified.
- Tom'un bu kadar korkacağını düşünmemiştim.
- Tom said Mary was likely to be terrified.
- Tom, Mary'nin korkmuş olabileceğini söyledi.
- Tom is terrified of snakes.
- Tom yılanlardan korkar.
- I was terrified.
- Korkmuştum.
- I was always terrified.
- Her zaman korkmuştum.
- Sami was actually terrified.
- Sami gerçekten korkmuştu.
- You looked terrified.
- Sen korkmuş görünüyordun.
- Tom said Mary is probably still terrified.
- Tom, Mary'nin muhtemelen hâlâ korktuğunu söyledi.
- I was always terrified.
- Ben hep korkardım.
- Everyone looked confused and terrified.
- Herkes şaşkın ve korkmuş görünüyordu.
- Tom's terrified.
- Tom korkmuş.
- Tom said he thought Mary was terrified.
- Tom, Mary'nin korktuğunu düşündüğünü söyledi.
- You looked terrified.
- Korkmuş görünüyorsun.
- You looked terrified.
- Korkmuş görünüyordun.
- Tom was whistling in the dark to belie how terrified he was to be alone in the house which was rumoured to be haunted.
- Tom, perili olduğu söylenen evde yalnız kalmaktan ne kadar korktuğunu belli etmemek için karanlıkta ıslık çalıyordu.
Show More (52)
|
