|
- We also expect this Convention not to have too large a bureau.
- Bu Sözleşmenin çok büyük bir büroya sahip olmamasını da bekliyoruz.
- We would agree with the Commission that fleets are too large and must be reduced.
- Filoların çok büyük olduğu ve küçültülmesi gerektiği konusunda Komisyon ile hemfikiriz.
- We also expect this Convention not to have too large a bureau.
- Ayrıca bu Sözleşmenin çok büyük bir büroya sahip olmamasını bekliyoruz.
- The Dutch fleet has a capacity that is nominally too large for the allotted fishing area.
- Hollanda filosu, tahsis edilen balıkçılık alanı için nominal olarak çok büyük bir kapasiteye sahiptir.
- We simply have too large a fleet fishing for too few fish in the EU.
- AB'de çok az balık için avlanan çok büyük bir filomuz var.
- If the angle is too large, the resulting object will have additional degrees of freedom and move like a slithering snake.
- Açı çok büyükse, ortaya çıkan nesne ek serbestlik derecesine sahip olacak ve sürünen bir yılan gibi hareket edecektir.
- If the angle is too large, the resulting object will have additional degrees of freedom and move like a slithering snake.
- Açı çok büyükse, ortaya çıkan nesne ek serbestlik derecelerine sahip olacak ve sürünen bir yılan gibi hareket edecektir.
- He wore a coat too large for him.
- Kendisi için çok büyük bir palto giymiş.
- These trousers are too large.
- Bu pantolon çok büyük.
- Tom is wearing a coat that's too large for him.
- Tom onun için çok büyük olan bir ceket giyiyor.
- It's too large.
- Çok büyük.
- I tried the coat on, but it was too large for me.
- Kabanı denedim ama benim için çok büyüktü.
- It's too large.
- Bu çok büyük.
- These shoes are too large for me.
- Bu ayakkabılar benim için çok büyük.
- That shirt is too large for me.
- Bu gömlek bana çok büyük.
- This dress is much too large for me.
- Bu elbise benim için çok büyük.
- These dresses are too large.
- Bu elbiseler çok büyük.
- This size is too large for me.
- Bu beden benim için çok büyük.
- He wore a coat too large for him.
- Kendisi için çok büyük bir ceket giydi.
- The group was too large.
- Grup çok büyüktü.
- That shirt is too large for me.
- O gömlek benim için çok büyük.
- Tom is wearing a coat that's way too large for him.
- Tom kendisine çok büyük gelen bir palto giyiyor.
- Tom is wearing a shirt that's way too large for him.
- Tom ona çok büyük gelen bir gömlek giyiyor.
- That shirt is too large for you.
- Bu gömlek sana çok büyük.
- Tom is wearing a coat that's way too large for him.
- Tom onun için çok büyük olan bir ceket giyiyor.
- That shirt is too large for you.
- O gömlek senin için çok büyük.
- This size is too large for me.
- Bu ölçü benim için çok büyük.
Show More (24)
|
