turquoise - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
turquoise turkuaz renkte adj.
  • The turquoise colour evokes the colour of clear water, it's a light and pale blue.
  • Turkuaz rengi, berrak su rengini çağrıştırıyor, açık ve soluk bir mavi.
  • The turquoise colour evokes the colour of clear water, it's a light and pale blue.
  • Turkuaz rengi berrak su rengini çağrıştırıyor, açık ve soluk bir mavi.
Show More (-1)
turquoise (taş) turkuaz n.
  • She wore a necklace adorned with turquoise stones.
  • Kadın, turkuaz taşlarla süslenmiş bir kolye takıyordu.
Show More (-2)
turquoise (renk) turkuaz n.
  • The room was painted in a calming shade of turquoise.
  • Oda turkuazın sakinleştirici bir tonuna boyanmıştı.
Show More (-2)