|
- The most important thing is that you understand me.
- En önemli şey beni anlaman.
- You're the only one who understands me.
- Beni anlayan tek kişi sensin.
- Nobody understands me because I don't speak French well.
- İyi Fransızca konuşmadığım için kimse beni anlamıyor.
- Stop acting like you understand me.
- Beni anlıyor gibi davranmayı bırak.
- Tom doesn't think you understand me.
- Tom beni anladığını düşünmüyor.
- They don't understand me when I speak French.
- Fransızca konuştuğumda beni anlamıyorlar.
- Tom is the only person who understands me.
- Beni anlayan tek kişi Tom'dur.
- Do you understand me?
- Beni anlıyor musun?
- Nobody can understand me.
- Hiç kimse beni anlayamaz.
- Tom just doesn't understand me.
- Tom sadece beni anlamıyor.
- Tom doesn't seem to understand me.
- Tom beni anlamıyor gibi görünüyor.
- I wish he'll understand me!
- Keşke beni anlasa!
- Matthew understands me, and it's so nice to be understood.
- Matthew beni anlıyor ve anlaşılmak çok güzel.
- Even she doesn't understand me.
- O bile beni anlamıyor.
- Tom didn't understand me.
- Tom beni anlamadı.
- Why does my wife not understand me?
- Karım niçin beni anlamıyor?
- Can you understand me?
- Beni anlayabilir misin?
- Sami is the only person who understands me.
- Sami beni anlayan tek kişidir.
- Tom doesn't understand me, either.
- Tom da beni anlamıyor.
- I think that Tom understands me.
- Bence Tom beni anlıyor.
- You're the only one who understands me.
- Beni anlayan tek kişisin.
- Why does my wife not understand me?
- Neden karım beni anlamıyor?
- Do you guys understand me?
- Beni anlıyor musunuz?
- I don't think you understand me.
- Senin beni anladığını düşünmüyorum.
- I hope you understand me.
- Umarım beni anlıyorsundur.
- You don't understand me, Tom.
- Beni anlamıyorsun, Tom.
- I think Tom understands me.
- Sanırım Tom beni anlıyor.
- Do you understand me?
- Sen beni anlıyor musun?
- Nobody can understand me.
- Kimse beni anlayamaz.
- I spoke slowly so that they might understand me.
- Beni anlayabilmeleri için yavaş konuştum.
- You simply don't understand me.
- Sen beni anlamıyorsun ki.
- She doesn't understand me.
- O beni anlamıyor.
- Tom just doesn't understand me.
- Tom beni anlamıyor.
- Nobody understands me because I don't speak French well.
- İyi Fransızca konuşamadığım için kimse beni anlamıyor.
- Did you not understand me?
- Beni anlamadın mı?
- Stop acting like you understand me.
- Beni anlıyormuşsun gibi davranmayı bırak.
- My parents don't understand me.
- Ailem beni anlamıyor.
- Tom understands me.
- Tom beni anlıyor.
- Tom doesn't think you understand me.
- Tom senin beni anladığını sanmıyor.
- They can understand me.
- Onlar beni anlayabilir.
- You can understand me.
- Sen beni anlayabilirsin.
- When I speak German, only Tom understands me.
- Almanca konuştuğumda, sadece Tom beni anlıyor.
- I need someone to understand me.
- Beni anlayacak birine ihtiyacım var.
- When I speak German, only Tom understands me.
- Almanca konuşurken yalnızca Tom beni anlıyor.
- He didn't understand me.
- O beni anlamadı.
- Do you understand me now?
- Şimdi beni anlıyor musun?
- No one understands me.
- Hiç kimse beni anlamıyor.
- I'm sure that you understand me.
- Beni anladığından eminim.
- No one understands me.
- Kimse beni anlamıyor.
- Try to understand me.
- Beni anlamayı dene.
- My father doesn't understand me.
- Babam beni anlamıyor.
- I don't think you understand me.
- Beni anladığınızı sanmıyorum.
- I hope Tom will understand me.
- Tom'un beni anlayacağını umuyorum.
- You understand me.
- Beni anlıyorsun.
- Maybe one day you'll understand me.
- Belki bir gün beni anlarsın.
- Nobody understands me.
- Hiç kimse beni anlamıyor.
- Say you understand me.
- Beni anladığını söyle.
- Tom is the only one who understands me.
- Beni anlayan tek kişi Tom.
- It's very important that you understand me.
- Beni anlaman çok önemli.
- Tom doesn't understand me.
- Tom beni anlamıyor.
- They don't understand me when I speak French.
- Fransızca konuşursam, beni anlamazlar.
- You seem to understand me.
- Beni anlıyor gibi görünüyorsun.
- You just don't understand me!
- Beni anlamıyorsun ki!
- Do you understand me, Tom?
- Beni anlıyor musun, Tom?
- The most important thing is that you understand me.
- En önemli şey beni anlamanız.
- Tom didn't seem to understand me.
- Tom beni anlamıyor gibiydi.
- She doesn't understand me.
- O beni anlamaz.
- Tom doesn't really understand me.
- Tom gerçekten beni anlamıyor.
- I hope he will understand me!
- Umarım beni anlar!
- I wish you could understand me.
- Keşke beni anlayabilsen.
- Tom is the only one who understands me.
- Tom beni anlayan tek kişidir.
- You don't understand me.
- Beni anlamıyorsun.
- They don't understand me when I speak German.
- Almanca konuştuğumda beni anlamıyorlar.
- Some people can understand me.
- Bazı insanlar beni anlayabilir.
- I spoke slowly so that they might understand me.
- Beni anlayabilsinler diye yavaş konuştum.
- I'm sure that you understand me.
- Beni anladığına eminim.
- They didn't understand me.
- Beni anlamadılar.
- You do understand me, don't you?
- Beni anlıyorsun, değil mi?
- Tom doesn't seem to understand me.
- Tom beni anlıyor gibi görünmüyor.
- I hope Tom will understand me.
- Umarım Tom beni anlar.
- You may not understand me, but I must be saying something important, right?
- Beni anlamıyor olabilirsin ama önemli bir şey söylüyor olmalıyım, değil mi?
- Tom didn't seem to understand me.
- Tom beni anlıyor gibi görünmüyordu.
- She doesn't understand me, either.
- O da beni anlamıyor.
- They didn't understand me.
- Onlar beni anlamadı.
- Sami is the only person who understands me.
- Beni anlayan tek kişi Sami.
- I think you understand me.
- Sanırım beni anlıyorsun.
- Tom is the only person who understands me.
- Beni anlayan tek kişi Tom.
- Nobody understands me because I don't speak French well.
- Kimse beni anlamıyor çünkü iyi Fransızca bilmiyorum.
- You can understand me.
- Beni anlayabilirsin.
- My parents don't understand me.
- Anne babam beni anlamıyor.
- Do you understand me?
- Beni anlıyor musunuz?
- You seem to understand me.
- Beni anlıyor gibisin.
- I wish you could understand me.
- Keşke beni anlayabilseydin.
- He didn't understand me.
- Beni anlamadı.
- You simply don't understand me.
- Beni anlamıyorsunuz işte.
- Nobody understands me.
- Kimse beni anlamıyor.
- He doesn't understand me.
- O beni anlamıyor.
- They can understand me.
- Beni anlayabilirler.
Show More (95)
|
