|
- There is a new cancer vaccine under development.
- Geliştirilmekte olan yeni bir kanser aşısı mevcut.
- Mr Whitehead asked me about research on vaccines.
- Bay Whitehead bana aşılarla ilgili araştırmaları sordu.
- It is clear, however, that vaccines also have to be used to achieve lasting prevention of animal diseases.
- Bununla birlikte, hayvan hastalıklarının kalıcı olarak önlenmesi için aşıların da kullanılması gerektiği açıktır.
- It will take some time before vaccines are developed and available.
- Aşıların geliştirilmesi ve kullanıma sunulması biraz zaman alacaktır.
- Marker vaccines are very important here, as the rapporteur has clearly highlighted.
- Raportörün de açıkça vurguladığı gibi marker aşıları burada çok önemlidir.
- We have no knowledge of any vaccines.
- Herhangi bir aşı hakkında bilgimiz yok.
- There are 30 million doses of vaccine in the European Union.
- Avrupa Birliği'nde 30 milyon doz aşı bulunmaktadır.
- Why this dogmatic refusal of a vaccine that is nevertheless effective.
- Her şeye rağmen etkili olan bir aşının dogmalar yüzünden reddedilmesi neden?
- We wish to encourage and create fair access to medicines and vaccines.
- İlaç ve aşılara adil erişimi teşvik etmek ve yaratmak istiyoruz.
- The development of marker vaccines might be one of the solutions.
- İşaretleyici aşıların geliştirilmesi çözümlerden biri olabilir.
- There is a vaccine available that makes it possible to distinguish vaccination from infection.
- Aşılamayı enfeksiyondan ayırt etmeyi mümkün kılan bir aşı mevcuttur.
- Why this dogmatic refusal of a vaccine that is nevertheless effective?
- Yine de etkili olan bir aşının böyle dogmatik şekilde reddedilmesi neden?
- The report has nevertheless convinced me that there has been a remarkable development in marker vaccine.
- Rapor yine de beni marker aşısında kayda değer bir gelişme olduğuna ikna etti.
- There are no alternatives, and there is no prospect of a vaccine.
- Alternatif yok ve bir aşı ihtimali de yok.
- The development of marker vaccines might be one of the solutions.
- Marker aşıların geliştirilmesi çözümlerden biri olabilir.
- However, the study on market vaccines has not yet started.
- Ancak piyasa aşılarına ilişkin çalışma henüz başlamadı.
- The situation would be different if we could use marker vaccines, which are currently being investigated and improved.
- Şu anda araştırılmakta ve geliştirilmekte olan marker aşılarını kullanabilseydik durum farklı olurdu.
- The vaccine can have some effect for up to seven years.
- Aşı yedi yıla kadar bir miktar etki gösterebilir.
- Neither antibiotics nor drugs or vaccines effect these tiny deadly worms.
- Bu küçük ölümcül solucanlar üzerinde ne antibiyotiklerin etkisi oluyor, ne de ilaç veya aşıların.
- Neither antibiotics nor drugs or vaccines effect these tiny deadly worms.
- Bu küçük ölümcül solucanlar üzerinde ne antibiyotiklerin, ne ilaçların, ne de aşıların etkisi vardır.
- The vaccine can have some effect for up to seven years.
- Aşının yedi yıla kadar bir düzeyde etkisi olabilir.
- The vaccine can have some effect for up to seven years.
- Aşının yedi yıla kadar bazı etkileri olabilir.
- What's this vaccine for?
- Bu aşı ne için?
- The vaccine has no effect.
- Aşının etkisi yoktur.
- Which vaccine did you get?
- Hangi aşıyı oldunuz?
- Have you already received a COVID-19 vaccine?
- COVID-19 aşısını zaten olmuş muydunuz?
- Jonas Salk developed the polio vaccine in 1952.
- Jonas Salk 1952 yılında çocuk felci aşısını geliştirdi.
- Scientists haven't found a vaccine for cancer yet.
- Bilim adamları kanser için henüz bir aşı bulmadı.
- In 2010, there was a shortage of H1N1 vaccine.
- 2010 yılında H1N1 aşısı sıkıntısı yaşandı.
- I understand a new vaccine is being tested.
- Yeni bir aşının test edildiğini anlıyorum.
- They've been working on a new vaccine.
- Onlar yeni bir aşı üzerinde çalışıyorlar.
- If the COVID-19 vaccine was available, would you like to receive it?
- COVID-19 aşısı mevcut olsaydı, aşı olmak ister miydiniz?
- Jonas Salk developed the polio vaccine in 1952.
- Jonas Salk 1952'de çocuk felci aşısını geliştirdi.
- They've been working on a new vaccine.
- Yeni bir aşı üzerinde çalışıyorlar.
- We have a vaccine.
- Bir aşımız var.
- The HPV vaccine can help prevent cervical cancer.
- HPV aşısı rahim ağzı kanserini önlemeye yardımcı olabilir.
- The vaccine has no effect.
- Aşının hiçbir etkisi yok.
- Do you have the vaccine?
- Aşı oldunuz mu?
- If the COVID-19 vaccine was available, would you like to receive it?
- COVID-19 aşısı hazır olsaydı yaptırır mıydınız?
- I understand a new vaccine is being tested.
- Yeni bir aşı test ediliyormuş.
- In 2010, there was a shortage of H1N1 vaccine.
- 2010 yılında, H1N1 aşısı sıkıntısı vardı.
- Have you already received a COVID-19 vaccine?
- Daha önce COVID-19 aşısı oldunuz mu?
- Do you have the vaccine?
- Aşınız var mı?
- Scientists haven't found a vaccine for cancer yet.
- Bilim adamları henüz kanser için bir aşı bulamadılar.
Show More (41)
|
