wear down - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
wear down yıpranmak v.
  • As it wears down, the protective space between the bones decreases.
  • Yıprandıkça kemikler arasındaki koruyucu boşluk azalıyor.
  • Tires wear down because of friction between the rubber and the road surface.
  • Lastikler, lastik ve yol yüzeyi arasındaki sürtünme nedeniyle yıpranır.
Show More (-1)
wear down aşınmak v.
  • As it wears down, the protective space between the bones decreases.
  • Aşındıkça kemikler arasındaki koruyucu boşluk azalır.
  • Tires wear down because of friction between the rubber and the road surface.
  • Lastikler, lastik ile yol yüzeyi arasındaki sürtünme nedeniyle aşınır.
Show More (-1)
wear down aşındırmak v.
  • Time withers the roses, but wears down the thorns.
  • Zaman gülleri soldurur ama dikenleri aşındırır.
Show More (-2)