|
- He likes coffee without sugar.
- O, şekersiz kahveyi sever.
- I always eat breakfast cereal without sugar.
- Kahvaltılık gevreği hep şekersiz yerim.
- How do you like coffee — with or without sugar?
- Kahveyi nasıl seversin, şekerli mi şekersiz mi?
- I usually drink coffee without sugar.
- Genelde kahveyi şekersiz içerim.
- Tom usually drinks coffee without sugar.
- Tom kahveyi genellikle şekersiz içer.
- I can't drink coffee without sugar.
- Şekersiz kahve içemiyorum.
- I prefer coffee without sugar.
- Ben şekersiz kahve tercih ederim.
- I drink tea without sugar.
- Ben çayı şekersiz içerim.
- I cannot drink coffee without sugar.
- Şekersiz kahve içemiyorum.
- I like my coffee without sugar.
- Ben kahvemi şekersiz severim.
- Mary likes her coffee without sugar.
- Mary kahvesini şekersiz sever.
- She brought me a cup of tea without sugar.
- Bana bir fincan şekersiz çay getirdi.
- Tea with ice isn't good without sugar.
- Şekersiz buzlu çay iyi değildir.
- Tom always drinks his coffee black and without sugar.
- Tom kahvesini her zaman koyu ve şekersiz içer.
- Tea with ice isn't good without sugar.
- Buzlu çay şekersiz iyi değildir.
- He likes drinking coffee without sugar.
- Kahveyi şekersiz içmeyi seviyor.
- Tom likes coffee without sugar.
- Tom kahveyi şekersiz sever.
- She brought me a cup of tea without sugar.
- O bana bir bardak şekersiz çay getirdi.
- I want some tea without sugar.
- Ben biraz şekersiz çay istiyorum.
- Tom likes coffee without sugar.
- Tom kahveyi şekersiz seviyor.
- I cannot drink coffee without sugar.
- Ben şekersiz kahve içemem.
- During the war, we had to do without sugar.
- Savaş sırasında şekersiz idare etmek zorundaydık.
- He likes coffee without sugar.
- Kahveyi şekersiz seviyor.
- I prefer soft drinks without sugar.
- Ben şekersiz içecekleri tercih ederim.
- Mary likes her coffee without sugar.
- Mary kahvesini şekersiz seviyor.
- Tom prefers drinking coffee without sugar.
- Tom kahveyi şekersiz içmeyi tercih ediyor.
- Tom always eats breakfast cereal without sugar.
- Tom her zaman şekersiz kahvaltılık gevrek yer.
- I drink my tea without sugar.
- Çayımı şekersiz içerim.
- Tom usually eats oatmeal without sugar.
- Tom genellikle şekersiz yulaf ezmesi yer.
- I want some tea without sugar.
- Şekersiz çay istiyorum.
- I prefer coffee without sugar.
- Şekersiz kahve tercih ederim.
- He likes coffee without sugar.
- O, şekersiz kahve sever.
- I prefer soft drinks without sugar.
- Ben şekersiz meşrubatları tercih ederim.
- Tom drinks black coffee without sugar.
- Tom şekersiz sade kahve içer.
- I usually drink coffee without sugar.
- Genellikle şekersiz kahve içerim.
- I always eat breakfast cereal without sugar.
- Her zaman kahvaltılık şekersiz mısır gevreği yerim.
- You're the only one here who drinks coffee without sugar.
- Burada kahveyi şekersiz içen bir tek sen varsın.
- I can't drink coffee without sugar.
- Kahveyi şekersiz içemem.
- I drink tea without sugar.
- Çayı şekersiz içerim.
- You're the only one here who drinks coffee without sugar.
- Burada şekersiz kahve içen tek kişisin.
- Tom likes his coffee without sugar.
- Tom kahvesini şekersiz sever.
- He gave me tea without sugar.
- Bana şekersiz çay verdi.
- I prefer to drink my coffee without sugar and without milk.
- Kahvemi şekersiz ve sütsüz içmeyi tercih ederim.
- Tom usually drinks coffee without sugar.
- Tom genellikle kahveyi şekersiz içer.
- I like my coffee without sugar.
- Kahvemi şekersiz severim.
- He likes drinking coffee without sugar.
- Kahveyi şekersiz içmeyi sever.
- How do you like coffee — with or without sugar?
- Kahveni nasıl istersin; şekerli şekersiz?
- Tom prefers drinking coffee without sugar.
- Tom şekersiz kahve içmeyi tercih eder.
- Tom always drinks his coffee black and without sugar.
- Tom kahvesini her zaman şekersiz ve sade içer.
- We have to do without sugar.
- Şekersiz idare etmek zorundayız.
Show More (47)
|
