|
- I wonder if it is possible to get a set of headphones.
- Bir kulaklık seti almanın mümkün olup olmadığını merak ediyorum.
- I was beginning to wonder if I was the Euro-sceptic or was he?
- Avrupa şüphecisi ben miyim yoksa o mu diye merak etmeye başlamıştım.
- I wonder if we shall begin to be required to have some form of register of addresses in the future.
- Gelecekte bir tür adres kaydına sahip olmamız gerekecek mi merak ediyorum.
- I wonder if what is being proposed really is competition and if it really will improve competition.
- Önerilen şeyin gerçekten rekabet olup olmadığını ve rekabeti gerçekten geliştirip geliştirmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if this is really the role of the CAP.
- OTP'nin rolünün gerçekten bu olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if this is really the role of the CAP.
- CAP'in rolünün gerçekten bu olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if a kid like you could take the food here.
- Senin gibi bir çocuğun buradan yemek yiyip yiyemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is unmarried.
- Tom evli mi, değil mi, merak ediyorum.
- I can only wonder if this is the same for everyone else.
- Bu durumun herkes için aynı olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if we're alone in the universe.
- Acaba evrende yalnız mıyız diye merak ediyorum.
- I wonder if I can ask you a few questions about Tom.
- Sana Tom hakkında birkaç soru sorup soramayacağımı merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary knew John had been arrested.
- Tom Mary'nin John'un tutuklandığını bilip bilmediğini merak ediyordu.
- I wonder if she still likes Tom.
- Onun hâlâ Tom'u sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom likes beer.
- Tom'un birayı sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom still lives in Boston.
- Tom'un hâlâ Boston'da yaşayıp yaşamadığını merak ediyorum.
- I wonder if that's Tom.
- Onun Tom olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom looked back on his life and wondered if he'd actually accomplished anything.
- Tom hayatına dönüp baktığında gerçekten bir şey başarıp başaramadığını merak ediyordu.
- I wonder if this man is your friend?
- Bu adamın arkadaşın olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is suspicious.
- Tom'un şüpheli olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will talk to Mary.
- Tom'un Mary ile konuşup konuşmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom killed himself.
- Tom'un kendini öldürüp öldürmediğini merak ediyorum.
- I wonder if he enjoyed the last match.
- Onun son maçtan zevk alıp almadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if he needed to do that.
- Tom bunu yapması gerekip gerekmediğini merak etti.
- Mary wondered if Tom really loved her.
- Mary, Tom'un onu gerçekten sevip sevmediğini merak etti.
- I wonder if I should tell Tom the truth.
- Tom'a gerçeği söylemem gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if she will recognize me after all those years.
- Bunca yılın ardından beni hatırlayacak mı, merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still upset.
- Tom'un hâlâ üzgün olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I should tell her the truth.
- Ona gerçeği söylemem gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if she'll be there.
- Onun orada olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom really kissed Mary last night.
- Tom'un dün gece Mary'yi gerçekten öpüp öpmediğini merak ediyorum.
- I wonder if she'll be there.
- Orada olacak mı merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary knew about what John had done.
- Tom, Mary'nin John'un yaptıklarını bilip bilmediğini merak ediyordu.
- Tom wondered if Mary knew John and Alice were planning on getting divorced.
- Tom, Mary'nin John ve Alice'in boşanmayı planladıklarını bilip bilmediğini merak etti.
- I wonder if he's really sick.
- Onun gerçekten hasta olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom would teach me French.
- Tom'un bana Fransızca öğretip öğretmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if we'll ever see Tom again.
- Tom'u tekrar görüp görmeyeceğimizi merak ediyorum.
- I wonder if I'll get the job.
- İşi alacak mıyım merak ediyorum.
- I wonder if Tom is confused.
- Tom kafasının karışık olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if he'd ever see Mary again.
- Tom, Mary'yi bir daha görüp göremeyeceğini merak ediyordu.
- I sometimes wonder if I am a girl.
- Bazen bir kız olup olmadığımı merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still sleepy.
- Tom'un hâlâ uykulu olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom would like to play poker with us.
- Tom'un bizimle poker oynamak isteyip istemediğini merak ediyorum.
- I wonder if it would be OK to do that.
- Bunu yapmanın sorun olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if we'll ever find out what happened.
- Ne olduğunu bulup bulamayacağımızı merak ediyorum.
- I wonder if Tom cried.
- Tom'un ağlayıp ağlamadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will really win.
- Tom'un gerçekten kazanıp kazanmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom really was surprised.
- Tom'un gerçekten şaşırıp şaşırmadığını merak ediyorum.
- I wonder if a third world war will break out.
- Üçüncü dünya savaşının patlak verip vermeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom's ever going to succeed.
- Tom'un başarıp başarmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if you are as busy as we are.
- Bizim kadar meşgul olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom really intended to do that.
- Tom'un gerçekten bunu yapmaya niyetli olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would kiss him.
- Tom Mary'nin onu öpüp öpmeyeceğini merak ediyordu.
- Tom wondered if he would ever see Mary again.
- Tom, Mary'yi bir daha görüp göremeyeceğini merak ediyordu.
- I wonder if Tom kissed Mary yesterday.
- Dün Tom'un Mary'yi öpüp öpmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary had also heard the same rumors he'd heard.
- Tom, Mary'nin de kendisinin duyduğu söylentileri duyup duymadığını merak etti.
- I wonder if we really need to do that.
- Bunu gerçekten yapmamız gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would slap him if he tried to kiss her.
- Tom, Mary'yi öpmeye kalkarsa Mary'nin ona tokat atıp atmayacağını merak etti.
- I wonder if she likes me.
- Onun beni sevip sevmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if he could find a place to live in Boston.
- Tom, Boston'da yaşayacak bir yer bulup bulamayacağını merak etti.
- I wonder if Tom still remembers where we first met.
- Tom'un ilk karşılaştığımız yeri hâlâ hatırlayıp hatırlamadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows who left this package on my desk.
- Bu paketi masama kimin bıraktığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would win.
- Tom, Mary'nin kazanıp kazanmayacağını merak etti.
- I wonder if Tom is prejudiced.
- Tom'un önyargılı olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary knew John had been arrested.
- Tom, Mary'nin John'un tutuklandığını bilip bilmediğini merak etti.
- I wonder if Tom is unmarried.
- Tom'un bekâr olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I should get one of those.
- Bunlardan birini almam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary had been playing games all afternoon.
- Tom, Mary'nin bütün öğleden sonra oyun oynayıp oynamadığını merak etti.
- I wonder if Tom is really jealous.
- Tom gerçekten kıskanç mı, merak ediyorum.
- I wonder if Tom is really interested.
- Tom'un gerçekten ilgilenip ilgilenmediğini merak ediyorum.
- I wonder if you could help Tom do that.
- Tom'un bunu yapmasına yardım edip edemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom will be in Boston next week.
- Tom'un gelecek hafta Boston'da olup olmayacağını merak ediyorum.
- I'm starting to wonder if this was a good idea.
- Bunun iyi bir fikir olup olmadığını merak etmeye başladım.
- I wonder if Tom went to Boston.
- Tom'un Boston'a gidip gitmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom plays tennis.
- Tom'un tenis oynayıp oynamadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would do that.
- Tom Mary'nin bunu yapıp yapmayacağını merak etti.
- I wondered if Tom would do that.
- Tom'un bunu yapıp yapmayacağını merak ediyordum.
- I wonder if it will be sunny outside.
- Dışarıda havanın güneşli olup olmayacağını merak ediyorum.
- Some dog owners wonder if it's OK to feed their dogs fish.
- Bazı köpek sahipleri köpeklerini balıkla beslemenin doğru olup olmadığını merak ediyor.
- I wonder if you would mind lending me your car for a couple of days.
- Birkaç günlüğüne arabanı bana ödünç vermenin bir sakıncası olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary could understand French.
- Tom Mary'nin Fransızca anlayıp anlamadığını merak ediyordu.
- I wonder if Tom will do it for me.
- Tom'un benim için bunu yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom likes Mary.
- Tom'un Mary'yi sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if that was the point.
- Konunun o olup olmadığını merak ediyorum.
- I wondered if I could be dreaming.
- Rüya görüyor olabilir miyim diye merak ettim.
- Tom wondered if he'd be safe here.
- Tom burada güvende olup olmayacağını merak ediyordu.
- I wonder if Tom knows what we're supposed to do.
- Tom'un ne yapmamız gerektiğini bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom would really do something like that.
- Tom'un gerçekten böyle bir şey yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if you're as busy as I am.
- Benim kadar meşgul olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary enjoyed hiking.
- Tom, Mary'nin yürüyüşten hoşlanıp hoşlanmadığını merak etti.
- I wonder if Tom can help us.
- Tom bize yardım edebilir mi diye merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still funny.
- Tom'un hâlâ komik olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still safe.
- Tom'un hâlâ güvende olup olmadığını merak ediyorum.
- I sometimes wonder if I am a girl.
- Bazen bir kız mıyım diye merak ediyorum.
- I wonder if Tom is dependable.
- Tom'un güvenilir olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would tell him what he wanted to know.
- Tom, Mary'nin ona bilmek istediği şeyi söyleyip söylemeyeceğini merak ediyordu.
- I wonder if Tom is having fun.
- Tom'un eğlenip eğlenmediğini merak ediyorum.
- I wonder if they'll let us go home early today.
- Onların bugün eve erken gitmemize izin verip vermeyeceklerini merak ediyorum.
- I wonder if Tom would mind helping us tomorrow.
- Tom yarın bize yardım edebilir mi diye merak ediyorum.
- I wonder if I'll get the job.
- İşi alıp almayacağımı merak ediyorum.
- I wonder if I should warn her.
- Onu uyarmam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom will come tonight.
- Tom'un buraya gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom wants to buy a car.
- Tom bir araba almak isteyip istemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still angry.
- Tom'un hâlâ kızgın olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would kiss him.
- Tom, Mary'nin onu öpüp öpmeyeceğini merak etti.
- I wonder if it really was a coincidence.
- Gerçekten bir tesadüf olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary was as nervous as he was.
- Tom, Mary'nin de kendisi kadar gergin olup olmadığını merak ediyordu.
- Tom wondered if Mary could be persuaded to help.
- Tom, Mary'nin yardım etmeye ikna olup olmayacağını merak ediyordu.
- I wonder if they'll get divorced.
- Onların boşanıp boşanmayacaklarını merak ediyorum.
- I wonder if Tom misses me when I'm gone.
- Gittiğimde Tom beni özlüyor mu merak ediyorum.
- I wonder if Tom is waiting for me.
- Tom'un beni bekleyip beklemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom likes Chinese food.
- Tom'un Çin yemeğini sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if he likes me.
- Onun beni sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom Jackson is his real name.
- Tom Jackson'ın onun gerçek adı olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom still does that.
- Tom'un bunu hâlâ yapıp yapmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom can babysit for us tonight.
- Tom bu gece bize bakıcılık yapabilir mi diye merak ediyorum.
- I wonder if Mary knows how much I love her.
- Merak ediyorum, Mary onu ne kadar sevdiğimi biliyor mu?
- I wonder if Tom has ever slept on a park bench.
- Tom'un bir park bankında hiç uyuyup uyumadığını merak ediyorum.
- I wonder if he will win both races.
- İki yarışı da kazanacak mı merak ediyorum.
- I wonder if that woman over there is married.
- Oradaki o kadının evli olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if it will be fine tomorrow.
- Yarın hava güzel olacak mı merak ediyorum.
- I wonder if there is any point in translating proverbs into English.
- Atasözlerini İngilizceye çevirmenin bir anlamı var mı merak ediyorum.
- I wonder if this is really necessary.
- Bunun gerçekten gerekli olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would think that eight in the morning was too early for him to open a bottle of wine.
- Tom, Mary'nin sabah sekizin bir şişe şarap açmak için çok erken olduğunu düşünüp düşünmeyeceğini merak etti.
- I wonder if Tom is innocent.
- Tom'un masum olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still in jail.
- Tom'un hala hapiste olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if there really is a Santa Claus.
- Gerçekten bir Noel baba olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if there's a connection.
- Bir bağlantı olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is a vegetarian.
- Tom'un bir etyemez olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you can help me find Tom.
- Tom'u bulmama yardım edip edemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom will cry.
- Tom'un ağlayıp ağlamayacağını merak ediyordum.
- I wonder if I'd be able to do that.
- Bunu yapıp yapamayacağımı merak ediyorum.
- I wonder if Tom is thirsty.
- Tom'un susayıp susamadığını merak ediyorum.
- I wonder if you are truly happy.
- Gerçekten mutlu olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if there's more to it than that.
- Bundan daha fazlası var mı merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still tired.
- Tom'un hâlâ yorgun olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom wanted to do that.
- Tom'un bunu yapmak isteyip istemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom has passed away.
- Tom'un ölüp ölmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is home.
- Tom'un evde olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still afraid.
- Tom'un hâlâ korkup korkmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if he'd ever see Mary again.
- Tom, Mary'yi bir daha hiç görüp göremeyeceğini merak ediyordu.
- I often wonder if I will ever get married.
- Sık sık evlenip evlenmeyeceğimi merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary could speak French.
- Tom Mary'nin Fransızca konuşup konuşamadığını merak etti.
- I wonder if there is any reason to translate this into French.
- Bunu Fransızcaya çevirmek için herhangi bir neden olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if that's even possible.
- Bunun mümkün olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is telling the truth.
- Tom'un gerçeği söyleyip söylemediğini merak ediyorum.
- Have you ever wondered if you are getting adequate nutrients from the food you eat?
- Yediğiniz yemeklerden yeterli besin alıp almadığınızı hiç merak ettiniz mi?
- I wonder if Tom is still interested.
- Tom hâlâ ilgileniyor mu, merak ediyorum.
- I wonder if Tom can swim.
- Tom yüzebiliyor mu diye merak ediyorum.
- I wonder if the food is the same every day.
- Her gün aynı yemek mi çıkıyor, merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would know what was wrong.
- Tom, Mary'nin sorunun ne olduğunu bilip bilmediğini merak etti.
- I wonder if my efforts will pay off.
- Çabalarımın işe yarayıp yaramayacağını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary was going to kiss him.
- Tom Mary'nin onu öpüp öpmeyeceğini merak etti.
- I wonder if Tom still remembers me.
- Tom'un beni hâlâ hatırlayıp hatırlamadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary could be persuaded teach his children French.
- Tom Mary'nin çocuklarına Fransızca öğretmek için ikna edilip edilemeyeceğini merak ediyordu.
- Tom wondered if Mary could speak French.
- Tom, Mary'nin Fransızca konuşup konuşamadığını merak etti.
- I wonder if Tom knows how much I love him.
- Tom'un onu ne kadar sevdiğimi bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if someone could help me do this.
- Bunu yapmama birinin yardım edip edemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if it will snow in our town this winter.
- Bu kış şehrimizde kar yağıp yağmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if I should call the police.
- Polisi aramam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary liked him as much as he liked her.
- Tom, Mary'nin de ondan kendisi kadar hoşlanıp hoşlanmadığını merak ediyordu.
- I wonder if he is married.
- Onun evli olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if there were still people who believed that.
- Tom hala buna inanan insanlar olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom is still downstairs.
- Tom'un hâlâ alt katta olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I might speak to Tom.
- Tom'la konuşabilir miyim diye merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still drunk.
- Tom'un hâlâ sarhoş olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if this restaurant has pulao.
- Bu restoranın pulaosu olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you understand.
- Anlayıp anlamadığınızı merak ediyorum.
- I wonder if they have a rope ladder.
- Onların bir ip merdiveni olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I should warn them.
- Onları uyarmam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows Mary did that.
- Tom'un Mary'nin bunu yaptığını bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I can't help but wonder if Tom will be at school tomorrow.
- Tom'un yarın okulda olup olmayacağını merak etmekten kendimi alamıyorum.
- I wonder if that's her.
- Bu, o mu diye merak ediyorum.
- I wonder if you really understand what I mean.
- Ne demek istediğimi gerçekten anlayıp anlamadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still eating lunch.
- Tom'un hâlâ öğle yemeği yeyip yemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is dangerous.
- Tom'un tehlikeli olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would understand that.
- Tom, Mary'nin bunu anlayıp anlamayacağını merak ediyordu.
- I wonder if you'd mind giving me an autograph.
- Bana bir imza vermenizin bir sakıncası olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows the combination to this safe.
- Tom'un bu kasanın güvenlik şifresini bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if you'd help me with my homework.
- Ev ödevimde bana yardımcı olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if he is married.
- Evli olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom was lying.
- Tom'un yalan söyleyip söylemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still undecided.
- Tom hâlâ kararsız olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if it's true.
- Onun doğru olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom can speak French.
- Tom Fransızca konuşabiliyor mu diye merak ediyorum.
- I wonder if you are as busy as we are.
- Bizim kadar meşgul olup olmadığınızı merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary enjoyed hiking.
- Tom, Mary'nin yürüyüş yapmaktan hoşlanıp hoşlanmadığını merak ederdi.
- I wonder if Tom is still stingy.
- Tom'un hâlâ cimri olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would remember to buy bread on the way home from work.
- Tom, Mary'nin işten eve dönerken ekmek almayı hatırlayıp hatırlamayacağını merak ediyordu.
- I wonder if Tom has died.
- Tom'un ölüp ölmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary were awake yet.
- Tom Mary'nin henüz uyanık olup olmadığını merak ediyordu.
- I wonder if Tom really intended to do that.
- Tom'un gerçekten onu yapmaya niyeti olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I hurt his feelings.
- Onun duygularını incitip incitmediğimi merak ediyorum.
- I wonder if I'm adopted.
- Evlatlık olup olmadığımı merak ediyorum.
- I wonder if Tom is bored.
- Tom'un sıkılıp sıkılmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you understand.
- Anlıyor musun merak ediyorum.
- I wonder if Tom ever gives Mary flowers.
- Tom'un Mary'ye çiçekler verip vermediğini merak ediyorum.
- I wonder if the plane will arrive on time.
- Uçağın zamanında gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom will do that tomorrow.
- Tom'un yarın bunu yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom would do that.
- Tom'un onu yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
- Tom wondered if he had enough money to pay the bill.
- Tom o faturayı ödemek için yeterli parası olup olmadığını merak etti.
- Tom wondered if it was true.
- Tom doğru olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom is really alone.
- Tom'un gerçekten yalnız olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Mary has a boyfriend.
- Mary'nin bir erkek arkadaşı olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows Mary.
- Tom'un Mary'yi tanıyıp tanımadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom realizes how lonely I am.
- Tom'un ne kadar yalnız olduğumu fark edip etmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is here today.
- Tom bugün burada mı, merak ediyorum.
- I wonder if what I wrote was correct.
- Yazdıklarımın doğru olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if anybody knows how to do this.
- Herkesin bunu nasıl yapacağını bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if this water is drinkable.
- Bu suyun içilebilir olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if keeping your head down and living safely is a survival instinct.
- Başını yere eğmenin ve güvenle yaşamanın bir hayatta kalma içgüdüsü olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is intoxicated.
- Tom sarhoş olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if we're alone in the universe.
- Evrende yalnız olup olmadığımızı merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary knew John and Alice were planning on getting divorced.
- Tom Mary'nin John ve Alice'in boşanmayı planladıklarını bilip bilmediğini merak ediyordu.
- I wonder if Tom would really help Mary.
- Tom'un gerçekten Mary'ye yardım edip etmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if there's a chance Tom will be here tomorrow.
- Tom'un yarın burada olacağına dair bir şans olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will show up tonight.
- Bu gece Tom'un ortaya çıkıp çıkmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if what I wrote was correct.
- Yazdığımın doğru olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom can sing as well as Mary.
- Tom'un Mary kadar iyi şarkı söyleyip söylemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is sleeping.
- Tom'un uyuyup uyumadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will be here today.
- Tom bugün burada olacak mı diye merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary could be persuaded teach his children French.
- Tom, Mary'nin çocuklarına Fransızca öğretmeye ikna edilip edilemeyeceğini merak etti.
- I wonder if my brother will ever come back.
- Erkek kardeşimin geri gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- Mary wondered if Tom really loved her.
- Mary Tom'un gerçekten onu sevip sevmediğini merak ediyordu.
- I wonder if Tom has already thought of that.
- Tom'un önceden onu düşünüp düşünmediğini merak ediyorum.
- I wonder if it will be nice.
- Güzel olacak mı merak ediyorum.
- Tom wondered if he could find a place to live in Boston.
- Tom Boston'da yaşamak için bir yer bulup bulamayacağını merak ediyordu.
- Tom wondered if Mary would apologize.
- Tom, Mary'nin özür dileyip dilemeyeceğini merak ediyordu.
- I wonder if there's any cheese left in the refrigerator.
- Buzdolabında peynir kalıp kalmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will go to Boston.
- Tom'un Boston'a gidip gitmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows what Mary did.
- Tom'un Mary'nin ne yaptığını bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wondered if her story was true.
- Hikayesinin doğru olup olmadığını merak ettim.
- I wonder if Tom is exhausted.
- Tom bitkin olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if it's worth it.
- Buna değip değmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom will be at Mary's party tonight.
- Tom'un bu gece Mary'nin partisinde olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is having as much fun as Mary.
- Tom'un Mary kadar çok eğlenip eğlenmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows how to play the flute.
- Tom'un flüt çalmayı bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is busy now.
- Tom'un şimdi meşgul olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if there was anyone else in the house.
- Tom evde başka biri olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom will get here on time.
- Tom'un zamanında buraya varıp varmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if it's safe to be here.
- Burada olmak güvenli mi merak ediyorum.
- I wonder if Tom's daughter is pretty.
- Tom'un kızının güzel olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will win.
- Tom'un kazanıp kazanmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if I should do that today.
- Bunu bugün yapmam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if this is love.
- Bunun aşk olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if she'll recognize me after all these years.
- Bunca yıldan sonra beni tanıyıp tanımayacağını merak ediyorum.
- I wonder if he will come.
- Onun gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- Tom wondered if he'd ever see Mary again.
- Tom Mary'yi tekrar görüp görmeyeceğini merak ediyordu.
- I'm starting to wonder if this was a good idea.
- Bunun iyi bir fikir olup olmadığını merak etmeye başlıyorum.
- I sometimes wonder if I am a girl.
- Bazen kız olup olmadığımı merak ediyorum.
- I wonder if he'll come tomorrow.
- Onun yarın gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if I could speak with you.
- Seninle konuşup konuşamayacağımı merak ediyorum.
- I wonder if this milk is still good.
- Bu sütün hâlâ iyi olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom can help us.
- Tom'un bize yardım edip edemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom really meant what he said.
- Tom'un söylediğini gerçekten demek isteyip istemediğini merak ediyorum.
- I wonder if you can handle this.
- Bununla başa çıkabilir misin merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary ate pork.
- Tom, Mary'nin domuz eti yiyip yemediğini merak ederdi.
- I wonder if Tom got the hint.
- Tom'un ipucunu alıp almadığını merak ediyorum.
- I wonder if something has happened.
- Bir şey olup olmadığını merak ediyorum.
- Some dog owners wonder if they are feeding their dogs enough.
- Bazı köpek sahipleri köpeklerini yeterince besleyip beslemediklerini merak ediyor.
- I wonder if we'll be all right.
- İyi olup olmayacağımızı merak ediyorum.
- I wonder if you'd let me leave early today.
- Bugün erken gitmeme izin verip vermeyeceğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would wear the necklace he had given her to the party.
- Tom, Mary'nin ona verdiği kolyeyi partide takıp takmayacağını merak ediyordu.
- I wonder if you'd do me a favor.
- Bana bir iyilik yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if I should tell him the truth.
- Ona gerçeği söylemem gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom really thought he had to do that.
- Tom'un gerçekten bunu yapmak zorunda olduğunu düşünüp düşünmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom was fired.
- Tom'un kovulup kovulmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would remember to buy bread on the way home from work.
- Tom Mary'nin işten eve gelirken ekmek almayı hatırlayıp hatırlamayacağını merak ediyordu.
- Tom wondered if Mary would go out with him.
- Tom Mary'nin onunla çıkıp çıkmayacağını merak etti.
- I wonder if Tom is as interested in this as Mary is.
- Tom'un bununla Mary kadar ilgilenip ilgilenmediğini merak ediyorum.
- I often wonder if I will ever get married.
- Evlenip evlenmeyeceğimi sık sık merak ederim.
- I wonder if it's snowing in France.
- Fransa'da kar yağıp yağmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary really loved him.
- Tom Mary'nin gerçekten onu sevip sevmediğini merak ediyordu.
- I wonder if Tom is really asleep.
- Tom'un gerçekten uykuda olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is really dangerous.
- Tom'un gerçekten tehlikeli olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if there is anything good on TV.
- Televizyonda iyi bir şey olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom realizes how many hours a day I work.
- Tom'un günde kaç saat çalıştığımı farkedip farketmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if there was anyone else in the house.
- Tom evde başka birinin olup olmadığını merak ediyordu.
- I wonder if Tom did that.
- Tom'un bunu yapıp yapmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would wear the necklace he had given her to the party.
- Tom parti için ona verdiği kolyeyi Mary'nin takıp takmayacağını merak ediyordu.
- I wonder if Tom has really done that.
- Tom'un bunu gerçekten yapıp yapmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still chubby.
- Tom'un hâlâ tombul olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I should trust my instincts.
- Hislerime güvenmem gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if I should just pretend to appreciate the dinner that Mary made for us.
- Mary'nin bizim için yaptığı akşam yemeğine minnettar olmuş gibi davranmamızın gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if it'll be hot tomorrow.
- Yarın sıcak olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if he still likes Mary.
- Onun hâlâ Mary'yi sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom was at school today.
- Tom'un bugün okulda olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if he had enough money to pay the bill.
- Tom hesabı ödeyecek kadar parası olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom will be punctual.
- Tom'un dakik olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if this is wrong.
- Bunun yanlış olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if he had been lied to.
- Tom kendisine yalan söylenip söylenmediğini merak etti.
- I wonder if Tom is rich.
- Tom'un zengin olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary knew John had spent three years in prison.
- Tom, Mary'nin John'un üç yılını hapiste geçirdiğini bilip bilmediğini merak etti.
- I wonder if there's a market for something like that.
- Öyle bir şey için bir piyasa olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom can come.
- Tom'un gelip gelemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is intoxicated.
- Tom'un sarhoş olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if anything happened to him.
- Ona bir şey olup olmadığını merak ediyorum.
- I sometimes wonder if I am a girl.
- Bazen ben bir kız çocuğu muyum diye merak ediyorum.
- I wonder if Tom is likely to be here this afternoon.
- Bu öğleden sonra Tom'un muhtemelen burada olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wondered if we ever would meet Tom.
- Tom'la tanışıp tanışmayacağımızı merak ettim.
- I wonder if I should trust my instincts.
- İçgüdülerime güvenmeli miyim diye merak ediyorum.
- I wonder if Tom is scared.
- Tom'un korkup korkmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will be at Mary's party.
- Tom'un Mary'nin partisinde olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom was planning on doing that.
- Tom bunu yapmayı planlayıp planlamadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom still likes Mary.
- Tom'un hâlâ Mary'yi sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is going to Boston next week.
- Tom'un gelecek hafta Boston'a gidip gitmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if that's them.
- Bu, onlar mı diye merak ediyorum.
- I wonder if that is Tom.
- Onun Tom olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if it was Mary who had sent him the box of apples.
- Tom, ona elma kutusunu gönderenin Mary olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom knows where Mary lives.
- Mary'nin nerede yaşadığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if I have any reason to live.
- Yaşamak için herhangi bir nedenim olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom misses me when I'm gone.
- Öldüğüm zaman Tom'un beni gerçekten özleyip özlemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom would help us do that.
- Tom'un onu yapmamıza yardımcı olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is doing that now.
- Tom'un şimdi bunu yapıp yapmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is happy.
- Tom'un mutlu olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you could find some time to see me.
- Beni görmek için biraz zaman bulup bulamayacağınızı merak ediyorum.
- I wonder if Tom will remember me.
- Tom'un beni hatırlayıp hatırlamayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is a vegetarian.
- Tom vejetaryen mi diye merak ediyorum.
- I wonder if Tom can tell us anything else.
- Acaba Tom bize başka bir şey söyleyebilir mi diye merak ediyorum.
- Tom wondered if he should pretend to appreciate the dinner Mary made for him.
- Tom, Mary'nin kendisi için hazırladığı akşam yemeğini takdir ediyormuş gibi mi davranması gerektiğini merak etti.
- I wonder if you'd talk to Tom about this for me.
- Benim için bu konuda Tom'la konuşup konuşmayacağını merak ediyorum.
- I wondered if her story was true.
- Onun hikayesinin gerçek olup olmadığını merak ettim.
- I wonder if Tom likes blue.
- Tom'un maviyi sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if he'll come tonight.
- Bu gece onun gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom knew we needed to do that.
- Tom'un bunu yapmamız gerektiğini bilip bilmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary were awake yet.
- Tom, Mary'nin uyanıp uyanmadığını merak etti.
- I wonder if I can do that.
- Onu yapıp yapamayacağımı merak ediyorum.
- I wonder if he loves me.
- Onun beni sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still groggy.
- Tom'un hâlâ içki sersemi olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if that country is actually really ready to accept a black president.
- Bu ülkenin gerçekten siyahi bir başbakanı kabul etmeye hazır olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if a human will ever be cloned.
- Bir insanın klonlanıp klonlanamayacağını merak ediyorum.
- Tom wondered if what Mary said was true.
- Tom, Mary'nin söylediklerinin doğru olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom can babysit for us tonight.
- Tom'un bu gece bizim için çocuk bakıp bakmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is in a bad mood.
- Tom'un kötü bir ruh halinde olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you'd talk to us for a moment.
- Bizimle biraz konuşup konuşmayacağını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary had a boyfriend.
- Tom, Mary'nin bir erkek arkadaşı olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom is a teacher.
- Tom'un bir öğretmen olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom told Mary she didn't have to do that.
- Tom'un Mary'ye bunu yapmak zorunda olmadığını söyleyip söylemediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would do that.
- Tom, Mary'nin bunu yapıp yapmayacağını merak ediyordu.
- I wonder if Tom has ever considered buying a smaller car.
- Tom'un daha küçük bir araba almayı düşünüp düşünmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom isn't happy here.
- Tom'un burada mutlu olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom would mind helping us tomorrow.
- Tom'un yarın bize yardım edip etmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still lonely.
- Tom'un hâlâ yalnız olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Mary realizes how poor Tom really is.
- Mary'nin Tom'un gerçekten ne kadar fakir olduğunu farkedip etmediğini merak ediyorum.
- I wonder if there is anything good on TV.
- Televizyonda iyi bir şey var mı merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still alone.
- Tom'un hâlâ yalnız olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is all right.
- Tom'un iyi olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if my life is worth living.
- Hayatımın yaşamaya değer olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom could do a good job.
- Tom'un iyi bir iş yapıp yapamayacağını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary knew who his father was.
- Tom, Mary'nin babasının kim olduğunu bilip bilmediğini merak ediyordu.
- I wonder if Tom is going to say anything about what happened.
- Tom'un ne olduğu hakkında bir şey söyleyip söylemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still skeptical.
- Tom'un hâlâ kuşkucu olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would do that for John.
- Tom, Mary'nin bunu John için yapıp yapmayacağını merak etti.
- Tom wondered if Mary could eat pork.
- Tom, Mary'nin domuz eti yiyip yiyemeyeceğini merak etti.
- Tom wondered if Mary knew John had spent three years in prison.
- Tom, John'un hapishanede üç yıl geçirdiğini Mary'nin bilip bilmediğini merak ediyordu.
- Tom wondered if Mary knew who his father was.
- Tom Mary'nin babasının kim olduğunu bilip bilmediğini merak ediyordu.
- I wonder if it could happen again.
- Bunun bir daha olup olmayacağını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary understood what she was reading.
- Tom, Mary'nin ne okuduğunu anlayıp anlamadığını merak etti.
- I wonder if there's enough food for everyone.
- Herkes için yeterli yiyecek olup olmadığını merak ediyordum.
- I wonder if Tom regrets what he did.
- Tom'un yaptığından pişmanlık duyup duymayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is really happy.
- Tom'un gerçekten mutlu olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still smarter than Mary.
- Tom'un hâlâ Mary'den daha akıllı olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Mary still likes Tom.
- Mary'nin hâlâ Tom'u sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if it will be sunny outside.
- Dışarısı güneşli olacak mı merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows what's going to happen.
- Tom'un ne olacağını bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom really thinks we have to do that.
- Tom'un bunu yapmak zorunda olduğumuzu gerçekten düşünüp düşünmediğini merak ediyorum.
- I wonder if she will recognize me after all those years.
- Bunca yıldan sonra beni tanıyacak mı merak ediyorum.
- I wonder if Tom has ever been to Boston.
- Tom'un hiç Boston'a gidip gitmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom has been hurt.
- Tom'un yaralanmış olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows any French.
- Tom'un hiç Fransızca bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is sick.
- Tom hasta olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if this is really true.
- Bunun gerçekten doğru olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is really going out with Mary.
- Tom'un gerçekten Mary ile çıkıp çıkmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is as busy as I am.
- Tom'un benim kadar meşgul olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Prince William lets anyone call him Bill.
- Prens William'ın herhangi birinin ona Bill demesine izin verip vermeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if that's all right with Tom.
- Tom ile sorun olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I could talk with you for a moment.
- Seninle bir an için konuşup konuşamayacağımı merak ediyorum.
- I wonder if Tom is OK.
- Tom'un iyi olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is annoyed.
- Tom'un sinirlenip sinirlenmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom really wanted to sing.
- Tom'un gerçekten şarkı söylemek isteyip istemediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if what Mary said was true.
- Tom Mary'nin söylediğinin doğru olup olmadığını merak ediyordu.
- I wonder if Tom ever regrets leaving Mary.
- Tom'un Mary'den ayrıldığına pişman olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I should tell Tom what I just did.
- Yaptığımı Tom'a söylemem gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if that'll happen in our lifetimes.
- Bunun bizim hayatlarımızda olup olmayacağını merak ediyorum.
- Tom wondered if it was true.
- Tom onun doğru olup olmadığını merak ediyordu.
- I wonder if we lost our luggage.
- Bagajımızı kaybedip kaybetmediğimizi merak ediyorum.
- I wonder if life exists on other planets.
- Diğer gezegenlerde yaşam olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you can assist me.
- Bana yardım edip edemeyeceğinizi merak ediyorum.
- I wonder if Tom's parents will allow him to go with us.
- Tom'un ebeveynlerinin onun bizimle gitmesine izin verip vermeyeceklerini merak ediyorum.
- I wonder if Tom would be willing to help me with my homework.
- Tom'un ev ödevimde bana yardım etmeye istekli olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if I hurt Tom's feelings.
- Merak ediyorum, acaba Tom'un duygularını incittim mi?
- Tom wondered if Mary was drunk.
- Tom, Mary'nin sarhoş olup olmadığını merak etti.
- I wonder if that was really the right thing to do.
- Bunun gerçekten yapacak doğru şey olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you can really try.
- Gerçekten deneyebilir misin merak ediyorum.
- I wonder if we'll have enough money to buy Tom the painting he wanted.
- İstediği tabloyu Tom'a almak için yeterli paramız olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is really alone.
- Tom gerçekten tek başına mı, merak ediyorum.
- I wonder if Tom could've been involved in an accident.
- Tom bir kazaya karışmış olabilir mi merak ediyorum?
- Tom wondered if he had enough firewood to make it through the winter.
- Tom kışı geçirecek kadar yakacak odunu olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom is still going to go with us on Monday.
- Tom'un pazartesi günü bizimle gidip gitmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom drinks.
- Tom'un içip içmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom likes me.
- Tom'un beni sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if that really could happen again.
- Bunun tekrar olup olamayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still greedy.
- Tom'un hâlâ açgözlü olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would like the gift he bought her.
- Tom, Mary'nin ona aldığı hediyeyi beğenip beğenmeyeceğini merak etti.
- Tom couldn't help but wonder if everybody was safe.
- Tom herkesin güvende olup olmadığını merak etmekten kendini alamadı.
- I wonder if Tom knows where my umbrella is.
- Tom'un şemsiyemin nerede olduğunu bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is biased.
- Tom'un taraflı olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows where Mary's umbrella is.
- Tom'un Mary'nin şemsiyesinin nerede olduğunu bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is serious.
- Tom'un ciddi olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if it's safe to be here.
- Burada olmanın güvenli olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still alive.
- Tom'un hâlâ hayatta olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary was going to kiss him.
- Tom, Mary'nin onu öpüp öpmeyeceğini merak etti.
- I wonder if Tom has a girlfriend.
- Tom'un bir kız arkadaşı olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will like Boston.
- Tom'un Boston'u sevip sevmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if that's him.
- Bu, o mu diye merak ediyorum.
- I wonder if it will be fine tomorrow.
- Yarın havanın güzel olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still fat.
- Tom'un hâlâ şişman olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if that's true.
- Onun doğru olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will be busy tomorrow.
- Yarın Tom'un meşgul olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still obnoxious.
- Tom hâlâ iğrenç olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I should really become a teacher.
- Gerçekten bir öğretmen olmam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is up.
- Tom'un ayakta olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is in Boston.
- Tom'un Boston'da olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still skinny.
- Tom'un hâlâ sıska olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still sad.
- Tom hâlâ üzgün olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if that's not right?
- Onun doğru olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom likes Boston.
- Tom'un Boston'u sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if you'd like to go out with me this Sunday.
- Bu pazar benimle çıkmayı isteyip istemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom will take Mary to the prom.
- Tom'un Mary'yi baloya götürüp götürmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if anybody can help us.
- Birinin bize yardım edip edemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom has ever told Mary about what we did on that day.
- Tom'un Mary'ye o gün yaptığımızdan bahsedip bahsetmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is really broke.
- Tom'un gerçekten beş parasız olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you ever think of me.
- Beni düşünüp düşünmediğini merak ediyorum.
- I wondered if Tom would do that.
- Tom'un bunu yapıp yapmayacağını merak ettim.
- I wonder if Tom knows why Mary was absent from school yesterday.
- Mary'nin dün neden okulda olmadığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary understood what she was reading.
- Tom Mary'nin okuduğu şeyi anlayıp anlamadığını merak ediyordu.
- Tom wondered if it had really been an accident.
- Tom bunun gerçekten bir kaza olup olmadığını merak etti.
- I wonder if he will come.
- Gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom has told Mary she doesn't have to do that.
- Tom'un Mary'ye bunu yapmak zorunda olmadığını söyleyip söylemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom has another one.
- Tom'da başka bir tane daha var mı diye merak ediyorum.
- I wonder if we could run into any problems with the company.
- Şirketle herhangi bir sorun yaşar mıyız diye merak ediyorum.
- I wonder if Tom's friends would help Mary.
- Tom'un arkadaşlarının Mary'ye yardım edip etmeyeceğini merak ediyorum.
- Tom said he wondered if Mary and I really could take care of ourselves.
- Tom, Mary ve benim gerçekten kendi başımızın çaresine bakıp bakamayacağımızı merak ettiğini söyledi.
- I wonder if Tom could do a good job.
- Tom'un iyi bir iş çıkarıp çıkaramayacağını merak ediyorum.
- Sometimes I wonder if I did right.
- Bazen doğru yapıp yapmadığımı merak ediyorum.
- I wonder if Tom is worried.
- Tom'un endişeli olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Prince William lets anyone call him Bill.
- Prens William kendisine Bill denmesine izin veriyor mu merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still cold.
- Tom'un hâlâ üşüyüp üşümediğini merak ediyorum.
- Some dog owners wonder if it's OK to feed their dogs fish.
- Bazı köpek sahipleri köpeklerini balıkla beslemenin uygun olup olmadığını merak ediyorlar.
- I wonder if Tom lied to us about that.
- Tom'un bu konuda bize yalan söyleyip söylemediğini merak ediyorum.
- I wondered if Tom could speak French.
- Tom'un Fransızca konuşup konuşamadığını merak ettim.
- I wonder if Tom really wants to dance.
- Tom'un gerçekten dans etmek isteyip istemediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary could win.
- Tom, Mary'nin kazanıp kazanamayacağını merak etti.
- I wonder if Tom will recognize me after so many years.
- Tom'un uzun yıllar sonra beni tanıyıp tanımayacağını merak ediyorum.
- I wonder if you'd help us.
- Bize yardım edip etmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still asleep.
- Tom'un hâla uyuyup uyumadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is busy.
- Tom'un meşgul olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will come tomorrow.
- Tom'un yarın gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- Tom wondered if there were still people who believed that.
- Tom hâlâ buna inanan insanlar olup olmadığını merak ediyordu.
- I wonder if Tom is really all right.
- Tom'un gerçekten iyi olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is downstairs.
- Tom'un alt katta olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if the rainy season isn't coming soon.
- Yağmur mevsiminin yakında gelip gelmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if my brother will ever come back.
- Kardeşimin geri dönüp dönmeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still scared.
- Tom'un hâlâ korkup korkmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I'll ever see you again.
- Seni tekrar görüp görmeyeceğimi merak ediyorum.
- I wonder if Tom really said that.
- Tom'un bunu gerçekten söyleyip söylemediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is reliable.
- Tom'un güvenilir olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom can swim.
- Tom'un yüzüp yüzemeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom will be able to do that without any help.
- Tom'un bunu yardım almadan yapıp yapamayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is really guilty.
- Tom gerçekten suçlu mu, merak ediyorum.
- I wonder if you have ever considered going to a specialist.
- Senin şimdiye kadar bir uzmana gitmeyi düşünüp düşünmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would understand that.
- Tom Mary'nin onu anlayıp anlamayacağını merak ediyordu.
- Tom wondered if he needed to do that.
- Tom, bunu yapması gerekip gerekmediğini merak etti.
- I wonder if Tom knows Mary is coming with us.
- Mary'nin bizimle geldiğini Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom wants to sing.
- Tom'un şarkı söylemek isteyip istemediğini merak ediyorum.
- I wonder if we can do it.
- Bunu yapıp yapamayacağımızı merak ediyorum.
- I wonder if I should warn Tom.
- Tom'u uyarmam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary was drunk.
- Tom Mary'nin sarhoş olup olmadığını merak ediyordu.
- I wonder if she'll recognize me after all these years.
- Bunca yıldan sonra beni tanıyacak mı merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary really loved him.
- Tom, Mary'nin onu gerçekten sevip sevmediğini merak ediyordu.
- I wonder if Tom would let me drive.
- Tom'un araba sürmeme izin verip vermeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is trying to kill me.
- Tom'un beni öldürmeye çalışıp çalışmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will ever do that.
- Tom'un bunu yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still awake.
- Tom'un hâlâ uyanık olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if you could do me a favor.
- Bana bir iyilik yapıp yapamayacağını merak ediyorum.
- I wonder if he'll come tomorrow.
- Yarın gelecek mi merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary would think that eight in the morning was too early for him to open a bottle of wine.
- Tom Mary'nin sabah sekizde onun bir şişe şarap açmasının çok erken olduğunu düşünüp düşünmediğini merak etti.
- Tom wondered if Mary would win.
- Tom Mary'nin kazanıp kazanmayacağını merak ediyordu.
- I wonder if Tom really did that.
- Tom bunu gerçekten yapıp yapmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary could understand French.
- Tom, Mary'nin Fransızca anlayıp anlamadığını merak etti.
- Tom wondered if Mary would go out with him.
- Tom, Mary'nin onunla çıkıp çıkmayacağını merak ediyordu.
- I wonder if Tom would mind babysitting our kids tomorrow night.
- Tom yarın akşam çocuklarımıza bakabilir mi diye merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary could do that.
- Tom, Mary'nin bunu yapıp yapamayacağını merak etti.
- I wonder if Tom has left Boston.
- Tom'un Boston'u terk edip etmediğini merak ediyorum.
- I wonder if I hurt Tom's feelings.
- Tom'un duygularını incitip incitmediğimi merak ediyorum.
- I wonder if Tom is satisfied.
- Tom'un tatmin olup olmadığını merak ediyorum.
- I wondered if I could be dreaming.
- Hayal kurup kuramayacağımı merak ettim.
- I wonder if Tom likes to do that.
- Tom'un bunu yapmayı sevip sevmediğini merak ediyorum.
- I wonder if it could happen again.
- Tekrar olabilir mi diye merak ediyorum.
- I wonder if Tom would permit me to do that.
- Tom'un bunu yapmama izin verip vermeyeceğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom is still pudgy.
- Tom'un hâlâ Tombul olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will be here today.
- Tom'un bugün burada olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Mary knows how much I love her.
- Mary'nin onu ne kadar sevdiğimi bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if Tom's ever going to succeed.
- Tom'un başarılı olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is mad.
- Tom'un kızgın olup olmadığını merak ediyorum.
- Tom wondered if it had really been an accident.
- Tom gerçekten bir kaza olup olmadığını merak ediyordu.
- I wonder if he's at home.
- Onun evde olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is crazy.
- Tom'un çılgın olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom ever works on Sunday.
- Tom'un pazar günü hiç çalışıp çalışmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom is really tired.
- Tom'un gerçekten yorgun olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if there's a chance Tom will help us.
- Tom'un bize yardım edeceğine dair bir ihtimal olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if keeping your head down and living safely is a survival instinct.
- Başını eğip güvenli bir şekilde yaşamanın hayatta kalma içgüdüsü olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows why Mary isn't here today.
- Bugün Mary'nin neden burada olmadığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
- Tom wondered if Mary knew about what John had done.
- Tom John'un ne yaptığını Mary'nin bilip bilmediğini merak ediyordu.
- Tom wondered if it was Mary who had sent him the box of apples.
- Tom bir kutu elmayı ona gönderenin Mary olup olmadığını merak etti.
- I wonder if Tom is ticklish.
- Tom'un gıdıklanıp gıdıklanmadığını merak ediyorum.
- I wonder if this really works.
- Bunun gerçekten işe yarayıp yaramadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom still remembers how to do that.
- Tom'un onu nasıl yapacağını hâlâ hatırlayıp hatırlamadığını merak ediyorum.
- I wonder if you could do that.
- Bunu yapıp yapamayacağını merak ediyorum.
- I wonder if there's any connection.
- Herhangi bir bağlantı olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom knows Mary is doing that.
- Mary'nin bunu yaptığını Tom'un bilip bilmediğini merak ediyorum.
- I wonder if this rumor is true.
- Bu söylentinin doğru olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom will be there.
- Tom'un orada olup olmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom would do that for me.
- Tom'un bunu benim için yapıp yapmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if Tom forgot to tell Mary not to do that.
- Tom'un Mary'ye bunu yapmamasını söylemeyi unutup unutmadığını merak ediyorum.
- Some dog owners wonder if they are feeding their dogs enough.
- Bazı köpek sahipleri köpeklerini yeterince besleyip besleyemediklerini merak ediyorlar.
- I wonder if she is staying at that hotel.
- Onun otelde kalıp kalmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom has left.
- Tom'un ayrılıp ayrılmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom found anything.
- Tom'un bir şey bulup bulmadığını merak ediyorum.
- I wonder if I'm ready to do that.
- Bunu yapmaya hazır olup olmadığımı merak ediyorum.
- I wonder if I should warn him.
- Onu uyarmam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
- I wonder if she is married.
- Onun evli olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if Tom would mind babysitting our kids tomorrow night.
- Tom'un yarın gece çocuklarımıza bakıp bakmayacağını merak ediyorum.
- I wonder if he is your brother.
- Onun senin erkek kardeşin olup olmadığını merak ediyorum.
- I wonder if this is some sort of scam.
- Ben bunun bir çeşit aldatmaca olup olmadığını merak ediyorum.
Show More (531)
|
