|
- That was due to an electronic problem in our system, which was rectified by yesterday afternoon.
- Bu, sistemimizdeki elektronik bir sorundan kaynaklandı ve dün öğleden sonra düzeltildi.
- Yesterday afternoon there was a demonstration in front of Parliament.
- Dün öğleden sonra Parlamento önünde bir gösteri vardı.
- I was informed yesterday afternoon that they intend to proceed.
- Dün öğleden sonra ilerleme niyetinde oldukları bilgisini aldım.
- That was due to an electronic problem in our system, which was rectified by yesterday afternoon.
- Bu, sistemimizdeki elektronik bir sorundan kaynaklanıyordu ve dün öğleden sonra düzeltildi.
- Yesterday afternoon, a flash drive disappeared, according to our inventory.
- Dün öğleden sonra, envanterimize göre bir flash bellek kayboldu.
- Tom got a parking ticket yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra park cezası aldı.
- The sky suddenly darkened yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra gökyüzü birden karardı.
- He was busy yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra meşguldü.
- Tom swam for three hours yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra üç saat yüzdü.
- Tom was painting the fence yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra çitleri boyuyordu.
- The picture that you hung up yesterday afternoon fell down this morning.
- Dün öğleden sonra astığın resim bu sabah düştü.
- Tom came to see us yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra bizi görmeye geldi.
- Tom tried to do that yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra bunu yapmaya çalıştı.
- Were you tired yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra yorgun muydun?
- I played tennis with Tom yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom ile tenis oynadım.
- How did you learn about what happened here yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra burada olanları nasıl öğrendiniz?
- He came to meet me yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra beni karşılamaya geldi.
- Tom had a lot of work to do yesterday afternoon.
- Tom'un dün öğleden sonra yapacak bir sürü işi vardı.
- I played tennis yesterday afternoon with Tom.
- Dün öğleden sonra Tom'la tenis oynadım.
- Tom got a parking ticket yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra bir park cezası aldı.
- Tom tried to do that yesterday afternoon.
- Tom bunu dün öğleden sonra yapmaya çalıştı.
- Yesterday afternoon I did my homework, then I saw my friends.
- Dün öğleden sonra ödevimi yaptım, sonra arkadaşlarımı gördüm.
- I suppose you want to ask me where I was yesterday afternoon.
- Sanırım dün öğleden sonra nerede olduğumu bana sormak istiyorsun.
- Was Tom tired yesterday afternoon?
- Tom dün öğleden sonra yorgun muydu?
- Tom came to talk to me yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra benimle konuşmaya geldi.
- I found out that Tom was here yesterday afternoon.
- Tom'un dün öğleden sonra burada olduğunu öğrendim.
- Tom was still in his pajamas when I went to his house yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra evine gittiğimde Tom hâlâ pijamalarıyla duruyordu.
- I was at Tom's yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'un evindeydim.
- I like the girl I met yesterday afternoon very much.
- Dün öğleden sonra tanıştığım kızdan çok hoşlanıyorum.
- Yesterday afternoon I wrote a letter.
- Dün öğleden sonra bir mektup yazdım.
- He came to meet me yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra benimle buluşmaya geldi.
- Tom waxed his car yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra arabasını cilaladı.
- Tom took his children to the park yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra çocuklarını parka götürdü.
- I played tennis yesterday afternoon with Tom.
- Dün öğleden sonra Tom ile tenis oynadım.
- Were you at the library yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra kütüphanede miydin?
- I played chess with Tom yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'la satranç oynadık.
- Tom tried to go yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra gitmeye çalıştı.
- She passed away yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra vefat etti.
- Tom and Mary bumped into each other yesterday afternoon in the library.
- Tom ve Mary dün öğleden sonra kütüphanede karşılaştılar.
- You were supposed to be with Tom yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'la birlikte olman gerekiyordu.
- Did you sleep yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra uyudun mu?
- He came to see me yesterday afternoon.
- O dün öğleden sonra beni görmeye geldi.
- We arrived yesterday afternoon by train.
- Dün öğleden sonra trenle geldik.
- I played tennis with Tom yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'la tenis oynadım.
- I found out that Tom was here yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'un burada olduğunu öğrendim.
- The movie I saw yesterday afternoon was quite good.
- Dün öğleden sonra izlediğim film oldukça iyiydi.
- There was a horrible accident on Park Street yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Park Caddesi'nde korkunç bir kaza oldu.
- Tom and Mary spent yesterday afternoon together.
- Tom ve Mary dün öğleden sonrayı birlikte geçirdiler.
- I spent yesterday afternoon with my cousin Gian.
- Dün öğleden sonrayı kuzenim Gian'la geçirdim.
- It was hot yesterday afternoon, wasn't it?
- Dün öğleden sonra hava sıcaktı, değil mi?
- I stopped by to see you yesterday afternoon, but you weren't in.
- Dün öğleden sonra seni görmek için uğradım ama evde yoktun.
- I was at Tom's yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tomlardaydım.
- I suppose you want to ask me where I was yesterday afternoon.
- Sanırım bana dün öğleden sonra nerede olduğumu sormak istiyorsun.
- Who did you visit yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra kimi ziyaret ettin?
- We were supposed to help Tom yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'a yardım etmemiz gerekiyordu.
- He came to see me yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra beni görmeye geldi.
- The sky suddenly darkened yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra gökyüzü aniden karardı.
- I wanted to do that yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra bunu yapmak istedim.
- Tom came to see us yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom bizi görmeye geldi.
- Tom came to see me yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra beni görmeye geldi.
- I spent yesterday afternoon with my cousin Gian.
- Dün öğleden sonrayı kuzenim Gian ile geçirdim.
- We arrived yesterday afternoon by train.
- Biz trenle dün öğleden sonra geldik.
- Tom had a job interview yesterday afternoon.
- Tom'un dün öğleden sonra bir iş görüşmesi vardı.
- Tom was in the library with us yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra bizimle kütüphanedeydi.
- She died yesterday afternoon.
- O, dün öğleden sonra öldü.
- Tom helped Mary yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra Mary'ye yardım etti.
- Tom knows what happened here yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra burada ne olduğunu biliyor.
- It rained yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra yağdı.
- Who did you visit yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra kimi ziyaret ettiniz?
- Tom looked after the children yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra çocuklara baktı.
- Tom wanted to play tennis yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra tenis oynamak istedi.
- I like the girl I met yesterday afternoon very much.
- Dün öğleden sonra tanıştığım kızdan çok hoşlandım.
- I wasn't in yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra evde değildim.
- Tom was arrested in Boston yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra Boston'da tutuklandı.
- What were you doing between two and four o'clock yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra iki ile dört arasında ne yapıyordun?
- You were working yesterday afternoon, weren't you?
- Dün öğleden sonra çalışıyordun, değil mi?
- I played chess with Tom yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'la satranç oynadım.
- I watched a movie yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra film izledim.
- Were you with Tom yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra Tom'la birlikte miydin?
- I wasn't in yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra gelmedim.
- Tom was here with Mary yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra Mary'yle birlikte buradaydı.
- I contacted Tom yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'la irtibata geçtim.
- Why did you suddenly leave yesterday afternoon?
- Neden dün öğleden sonra aniden gittin?
- I want to know where you were yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra nerede olduğunu bilmek istiyorum.
- Where were you yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra neredeydin?
- What were you doing between two and four o'clock yesterday afternoon?
- Dün öğleden sonra saat iki ile dört arasında ne yapıyordun?
- It rained yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra yağmur yağdı.
- Tom died yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra öldü.
- He was busy yesterday afternoon.
- O, dün öğleden sonra meşguldü.
- Tom said he was at your house yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra senin evinde olduğunu söyledi.
- Tom had a lot of work to do yesterday afternoon.
- Tom'un dün öğleden sonra yapacak çok işi vardı.
- Tom came to my office early yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra ofisime geldi.
- Tom came to meet me yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra benimle buluşmaya geldi.
- I watched a movie yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra bir film izledim.
- She passed away yesterday afternoon.
- O dün öğleden sonra vefat etti.
- Tom was here with Mary yesterday afternoon.
- Tom dün öğleden sonra Mary ile buradaydı.
- She died yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra öldü.
- Yesterday afternoon I did my homework, then I saw my friends.
- Dün öğleden sonra ev ödevimi yaptım sonra arkadaşlarımı gördüm.
- I went over to Tom's house yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonra Tom'un evine gittim.
- I really appreciated your help yesterday afternoon.
- Dün öğleden sonraki yardımın için gerçekten minnettarım.
Show More (97)
|
