Geçmiş

çok daha fazla

"çok daha fazla" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	çok daha fazla	a lot more zf.
2	Genel	çok daha fazla	by far zf.
3	Genel	çok daha fazla	far more than ed.
Phrases
4	İfadeler	çok daha fazla	heaps more expr.
Colloquial
5	Konuşma Dili	çok daha fazla	a sight more expr.
6	Konuşma Dili	çok daha fazla	all the expr.
7	Konuşma Dili	çok daha fazla	all the expr.
Idioms
8	Deyim	çok daha fazla	a (damn) sight more (something) zf.
9	Deyim	çok daha fazla	whole lot more expr.
10	Deyim	çok daha fazla	whole heap more expr.
11	Deyim	çok daha fazla	a whole lot more expr.

"çok daha fazla" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 26 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	birbirine çok benzer iki veya daha fazla şeyden biri	kissing cousin i.
2	Genel	içerisinde genellikle 16 ve daha fazla sayıda sinema salonu bulunduran çok katlı yapı	megaplex i.
3	Genel	-den çok daha fazla	much more than s.
4	Genel	çok daha büyük/fazla	far greater s.
Colloquial
5	Konuşma Dili	bir şeyi karşısındakine göre çok daha fazla yapmış olmak	have [done/seen/had] more something than somebody has had hot dinners f.
6	Konuşma Dili	beklenenden çok daha fazla	all too often expr.
7	Konuşma Dili	her zamankinden çok daha fazla	all too often expr.
8	Konuşma Dili	(bir şeyden/sayıdan) çok daha fazla	upward of (something) expr.
9	Konuşma Dili	(bir şeyden/sayıdan) çok daha fazla	upwards of (something) expr.
Idioms
10	Deyim	hastane tedavisi bitse de çok yaşlı olduğu ve tek başına yaşayamadığı için daha fazla ihtiyacı olanlar yerine hastanede yatak işgal eden kimse	bed blocker i.
11	Deyim	bir şeyi karşısındakine göre çok daha fazla yapmış olmak	(have done) more (something) than (one) has had hot dinners f.
12	Deyim	bir şeyi karşısındakine göre çok daha fazla yapmış	more than someone has had hot dinners [uk] s.
13	Deyim	çok daha fazla/çok daha az	a (damn) sight less/fewer (something) zf.
14	Deyim	bir şeyi karşısındakine göre çok daha fazla yapmış	more something than someone has had hot dinners [uk] expr.
15	Deyim	bir şeyi karşısındakine göre çok daha fazla/sık yapmış	more .../more often than somebody has had hot dinners expr.
Trade/Economic
16	Ticaret/Ekonomi	hisseleri satın almak isteyen kişinin çoğunluğu elde etmek adına kalan hisselerin değerine kıyasla çok daha fazla para önerdiği bir satın alım teklifi	two-tier bid i.
Technical
17	Teknik	mikrofişe benzeyen, çok daha fazla sayıda mikrokopyaya sahip bir film yaprağı	ultrafiche i.
18	Teknik	mıknatıs çekirdeği halka şeklinde olup bir veya daha fazla sayıda çok kısa hava boşluğu bulunan manyetik kafa	ring head i.
Aeronautic
19	Havacılık	iki veya daha fazla uçağın birbirine güvenlik kurallarının izin verdiğinden daha çok yaklaşması	air miss i.
20	Havacılık	birbirine çok yakın ikişer veya daha fazla kanat kümesine sahip uçak	tandem i.
21	Havacılık	geleneksel tipteki uçaklardan daha fazla sayıda yolcu taşıyabilen ve iki ya da daha çok koridoru olan uçak	wide-bodied aircraft i.
22	Havacılık	iki veya daha fazla uçağın birbirine güvenlik kurallarının izin verdiğinden daha çok yaklaşması	airmiss i.
Psychology
23	Psikoloji	cahil olan kişinin cehaletinin farkında olmaması ve kendi bilgisini kendinden çok daha fazla bilgiye sahip kişiden üstün görmesi	dunning kruger effect i.
Military
24	Askeri	iki veya daha fazla ulusun ortaklaşa oluşturdukları çok uluslu kuvvete sağladığı lojistik destek	multinational integrated logistic support i.
25	Askeri	iki veya daha fazla ulusun desteklediği çok uluslu bir kuvvet için koordine edilen herhangi bir lojistik faaliyet	multinational logistics i.
26	Askeri	iki veya daha fazla ulusun ortaklaşa oluşturdukları çok uluslu kuvvete sağladığı lojistik desteği yöneten birim	milu (multinational integrated logistic support unit) kısalt.