Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | öyle yapmak | do so f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | öyle yapmak istememek | not mean to do so f. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | öyle olmak/yapmak | be too f. |
Konuşma Dili | öyle olmak/yapmak | be so f. |
Konuşma Dili | nasıl bilirse öyle yapmak | get your (own) way f. |
Konuşma Dili | nasıl bilirse öyle yapmak | have your (own) way f. |
Konuşma Dili | nasıl bilirse öyle yapmak | have it (all) your (own) way f. |
Konuşma Dili | nasıl bilirse öyle yapmak | have things (all) your (own) way f. |
Konuşma Dili | nasıl bilirse öyle yapmak | have everything (all) your (own) way f. |
Konuşma Dili | öyle mi diyorsun (bir kadının söylediği bir lafı cinsel bir yöne çekerek şaka yapmak) | that's what she said expr. |
Idioms | ||
Deyim | nasıl bilirse öyle yapmak | get one's own way f. |
Speaking | ||
Konuşma | (sen bilirsin) öyle yapmak zorundaysan | if you must expr. |
Slang | ||
Argo | öyle mi diyorsun (bir kadının söylediği bir lafı cinsel bir yöne çekerek şaka yapmak) | twss (that's what she said) expr. |