Geçmiş

özel olmak

"özel olmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	özel olmak	be special to f.

"özel olmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	birinin kalbinde özel bir yere sahip olmak	have a special place in one's heart f.
2	Genel	hayatında özel bir yere sahip olmak	have a special place in one's life f.
3	Genel	özel ilgi alanı (belirli bir şey) olmak	specialize in f.
4	Genel	özel yeri olmak	have a special place f.
5	Genel	özel bir yeri olmak	have a special place f.
6	Genel	özel olarak yapılmış olmak	be tailor-made for f.
7	Genel	özel niteliklere sahip olmak	have special qualifications f.
8	Genel	özel öneme sahibi olmak	be of particular importance f.
Phrasals
9	Öbek Fiiller	özel bir ilgisi olmak	go for f.
Colloquial
10	Konuşma Dili	(gerçekten) özel olmak	be (really) something f.
11	Konuşma Dili	(biri) için özel olarak yapılmış/dikilmiş olmak	be made for (someone) f.
Idioms
12	Deyim	(birine) özel ilgisi olmak	be sweet on f.
13	Deyim	-de özel bir yeri olmak	be steeped in f.
14	Deyim	çok özel olmak/görünmek	be a picture f.
15	Deyim	çok özel olmak/görünmek	look a picture f.
16	Deyim	(bir konuda) özel bir yeteneği olmak	have the magic touch f.
17	Deyim	(bir konuda) özel bir yeteneği olmak	have a magic touch f.
18	Deyim	birinin özel ilgi alanı olmak	be someone's baby f.
19	Deyim	özel dikilmiş olmak	be tailor-made f.
20	Deyim	(bir şeye) özel bir ilgisi olmak	have a thing for (something) f.
21	Deyim	özel bir yatkınlığı olmak	take to it like a duck to water f.
22	Deyim	özel yeteneği olmak	have golden fingers f.
Transportation
23	Ulaştırma	kiralık taksi hizmeti (amerika'da sarı ticari taksilerden farklı olmak üzere caddelerde müşteri aramayan ve sadece telefon ile çağırabileceğiniz daha lüks otomobillerden oluşan size özel taksi hizmeti)	livery cab service i.
Art
24	Sanat	(kurgu) özellikle psikolojik deneyimler olmak üzere kişisel ve özel konuları temel alan	intimist s.