Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
(bir şeyden) çıkarmak
"(bir şeyden) çıkarmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
(bir şeyden) çıkarmak
drum out of (something)
f.
2
Öbek Fiiller
(bir şeyden) çıkarmak
file off (of) (something)
f.
3
Öbek Fiiller
(bir şeyden) çıkarmak
push out of (something)
f.
"(bir şeyden) çıkarmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 255 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
sıkıştırılmış maddeyi (bir şeyden) çıkarmak
uncake
f.
2
Genel
(sarılı bir şeyden) çıkarmak
unmuffle
f.
3
Genel
(bağlanmış bir şeyden) çıkarmak
unswathe
f.
4
Genel
(bir şeyi başka bir şeyden) çıkarmak
untack
f.
5
Genel
(bir şeyden) aşırı genel bir sonuç çıkarmak
overgeneralize
f.
6
Genel
(bir şeyden) aşırı genel bir sonuç çıkarmak
overgeneralise
f.
7
Genel
(bir şeyden) aşırı genel bir sonuç çıkarmak
overgeneralise
f.
Phrasals
8
Öbek Fiiller
(bir şeyi başka bir şeyden) kaynatarak çıkarmak
boil (something) out of (something)
f.
9
Öbek Fiiller
birini bir yerden ya da bir şeyden dışarı çıkarmak
conduct someone out of something
f.
10
Öbek Fiiller
bir şeyden basarak/baskı uygulayarak bir şey çıkarmak
press something out of something
f.
11
Öbek Fiiller
bir şeyden basarak/baskı uygulayarak bir şey çıkarmak
press something out
f.
12
Öbek Fiiller
(bir şeyden) kalıbını yapmak/çıkarmak
mold something from something
f.
13
Öbek Fiiller
(bir şeyden/yerden) (güç vb kullanarak) çıkarmak
pull out of
f.
14
Öbek Fiiller
(bir şeyden) kalıbını yapmak/çıkarmak
mold something out of something
f.
15
Öbek Fiiller
birini bir şeyden çıkarmak
deal someone out of something
f.
16
Öbek Fiiller
birini bir şeyden çıkarmak
deal someone out
f.
17
Öbek Fiiller
(bir şeyden) gereksiz yerleri çıkarmak
edit (something) out of (something)
f.
18
Öbek Fiiller
yayınlanacak bir şeyden bazı kısımları çıkarmak
edit something out of something
f.
19
Öbek Fiiller
yayınlanacak bir şeyden bazı kelimeleri/cümleleri çıkarmak
edit something out of something
f.
20
Öbek Fiiller
yayınlanacak bir şeyden bazı kısımları çıkarmak
edit something out
f.
21
Öbek Fiiller
yayınlanacak bir şeyden bazı kelimeleri/cümleleri çıkarmak
edit something out
f.
22
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) çıkarmak
eliminate (someone or something) from (something)
f.
23
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyden çıkarmak
eliminate someone or something from something
f.
24
Öbek Fiiller
(bir şeyden küçük bir kısmını) çıkarmak/artırmak
trim (something) from (something else)
f.
25
Öbek Fiiller
bir şeyden bir sonuç, anlam çıkarmak
extrapolate something from something
f.
26
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) kendine pay çıkarmak
feed off (of) (someone or something)
f.
27
Öbek Fiiller
bir şeyi filtreleyerek bir şeyden gidermek/çıkarmak
filter out
f.
28
Öbek Fiiller
bir şeyden bir sonuç çıkarmak
generalize from something
f.
29
Öbek Fiiller
bir şeyden bir anlam çıkarmak
generalize from something
f.
30
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi) bir şeyden veya bir yerden çıkarmak
remove from (someone or something)
f.
31
Öbek Fiiller
birini, bir şeyi veya bir sayıyı bir gruptan veya daha büyük bir şeyden çıkarmak
subtract from (something)
f.
32
Öbek Fiiller
(kendini) bir şeyden çıkarmak
disengage (oneself) from someone or something
f.
33
Öbek Fiiller
bir şeyi/birini bir şeyden çıkarmak
dislodge someone or something from someone or something
f.
34
Öbek Fiiller
bir şeyi/birini bir şeyden söküp çıkarmak
dislodge someone or something from someone or something
f.
35
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir şeyi) kazıyarak çıkarmak/temizlemek
gouge (something) out of (something)
f.
36
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir şeyi) oyarak/kazarak çıkarmak
gouge (something) out of (something)
f.
37
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyden çıkarmak
take someone or something out of something
f.
38
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyden çıkarmak
and take someone or something out
f.
39
Öbek Fiiller
(birini) zorla (bir yerden/şeyden) çıkarmak
terrify (one) out of (something or some place)
f.
40
Öbek Fiiller
(birini) tehditle (bir şeyden/yerden) çıkarmak
terrify (one) out of (something or some place)
f.
41
Öbek Fiiller
(birini) zorla (bir şeyden) çıkarmak
terrorize (one) out of (something)
f.
42
Öbek Fiiller
(birini) tehditle (bir şeyden) çıkarmak
terrorize (one) out of (something)
f.
43
Öbek Fiiller
(birinin bir şeyin bir şeyden) modelini çıkarmak
model (someone or something) in (something)
f.
44
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir şeye) çıkarmak
increase (something) from (something)
f.
45
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden bir şeye) çıkarmak
increase something (from something) (to something)
f.
46
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden pat diye çıkarmak
snap something out of something
f.
47
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden pat diye çıkarmak
snap somethingout
f.
48
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden) zıpkınla çıkarmak
spear something out (of something)
f.
49
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden) şişe, mızrağa saplayarak çıkarmak
spear something out (of something)
f.
50
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden) sivri bir şeyin ucuna saplayarak çıkarmak
spear something out (of something)
f.
51
Öbek Fiiller
(birini ya da bir şeyi başka birinden ya da bir şeyden) üstüne çıkarmak
prize (someone or something) above (someone or something else)
f.
52
Öbek Fiiller
birini ya da bir şeyi başka birinden ya da bir şeyden üstüne çıkarmak
prize someone or something above someone or something
f.
53
Öbek Fiiller
birini ya da bir şeyi başka birinden ya da bir şeyden üstüne çıkarmak
put (someone or something) above (someone or something)
f.
54
Öbek Fiiller
birini ya da bir şeyi başka birinden ya da bir şeyden üstüne çıkarmak
put someone or something above someone or something
f.
55
Öbek Fiiller
(birini/kendini bir şeyden) temize çıkarmak
vindicate (someone or oneself) of (something)
f.
56
Öbek Fiiller
birini bir şeyden temize çıkarmak
vindicate someone of something
f.
57
Öbek Fiiller
(bir şeyden) ahenksiz/gelişigüzel sesler çıkarmak
jangle on (something)
f.
58
Öbek Fiiller
(bir şeyden) kulak tırmalayıcı sesler çıkarmak
jangle on (something)
f.
59
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden gıdım gıdım çıkarmak
edge something out of something
f.
60
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden yavaş yavaş çıkarmak
edge something out of something
f.
61
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden ağır ağır çıkarmak
edge something out of something
f.
62
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden aşama aşama çıkarmak
edge something out of something
f.
63
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden çok dikkatlice çıkarmak
edge something out of something
f.
64
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden özenli bir şekilde çıkarmak
edge something out of something
f.
65
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden itinayla çıkarmak
edge something out of something
f.
66
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden kıl payıyla çıkarmak
edge something out of something
f.
67
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden gıdım gıdım çıkarmak
edge somethingout
f.
68
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden yavaş yavaş çıkarmak
edge somethingout
f.
69
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden ağır ağır çıkarmak
edge somethingout
f.
70
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden aşama aşama çıkarmak
edge somethingout
f.
71
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden çok dikkatlice çıkarmak
edge somethingout
f.
72
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden özenli bir şekilde çıkarmak
edge somethingout
f.
73
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden itinayla çıkarmak
edge somethingout
f.
74
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden kıl payıyla çıkarmak
edge somethingout
f.
75
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden çıkarmak
fetch something out of something
f.
76
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden çıkarmak
fetch something out
f.
77
Öbek Fiiller
yıkayarak (bir şeyi bir şeyden) çıkarmak
wash (something) out of (something)
f.
78
Öbek Fiiller
tekerlekli bir araçla (bir şeyden/yerden) çıkarmak
wheel out of (something or some place)
f.
79
Öbek Fiiller
tekerlekli bir şeyin üzerinde (bir şeyden/yerden) çıkarmak
wheel out of (something or some place)
f.
80
Öbek Fiiller
tekerlekli bir araçla (bir şeyden/yerden) dışarı çıkarmak
wheel out of (something or some place)
f.
81
Öbek Fiiller
tekerlekli sandalyeyle (bir şeyden/yerden) çıkarmak
wheel out of (something or some place)
f.
82
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi tekerlekli bir araçla bir şeyden çıkarmak
wheel someone or something out of something
f.
83
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi tekerlekli bir şeyin üzerinde bir şeyden çıkarmak
wheel someone or something out of something
f.
84
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi tekerlekli bir araçla bir şeyden dışarı çıkarmak
wheel someone or something out of something
f.
85
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi tekerlekli sandalyeyle bir şeyden çıkarmak
wheel someone or something out of something
f.
86
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi tekerlekli bir araçla bir şeyden çıkarmak
wheel someone or something out
f.
87
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi tekerlekli bir şeyin üzerinde bir şeyden çıkarmak
wheel someone or something out
f.
88
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi tekerlekli bir araçla bir şeyden dışarı çıkarmak
wheel someone or something out
f.
89
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi tekerlekli sandalyeyle bir şeyden çıkarmak
wheel someone or something out
f.
90
Öbek Fiiller
(bir şeyi) dürterek (bir şeyden) çıkarmak
worry (something) out of (something)
f.
91
Öbek Fiiller
(bir şeyi) dürtükleyerek (bir şeyden) çıkarmak
worry (something) out of (something)
f.
92
Öbek Fiiller
(bir şeyi) rahatsız ederek (bir şeyden) çıkarmak
worry (something) out of (something)
f.
93
Öbek Fiiller
(bir şeyi) tedirgin ederek (bir şeyden) çıkarmak
worry (something) out of (something)
f.
94
Öbek Fiiller
(bir şeyi) taciz ederek (bir şeyden) çıkarmak
worry (something) out of (something)
f.
95
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) çekip çıkarmak
wrench (someone or something) out of (something or some place)
f.
96
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) zorla çıkarmak
wrench (someone or something) out of (something or some place)
f.
97
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) zor kullanarak çıkarmak
wrench (someone or something) out of (something or some place)
f.
98
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) tehditle almak/çıkarmak
wrench (someone or something) out of (something or some place)
f.
99
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) zar zor (bir şey) almak/çıkarmak
wrench (something) out of (someone or something)
f.
100
Öbek Fiiller
bir şeyi bir şeyden söküp çıkarmak
wrench something out of something
f.
101
Öbek Fiiller
(bir şeyden/yerden) çıkarmak
lead out of (something or some place)
f.
102
Öbek Fiiller
(birini/bir hayvanı) bir şeyden/yerden çıkarmak
lead (someone or an animal) out of something
f.
103
Öbek Fiiller
birini/bir hayvanı korkutup bir şeyden/yerden çıkarmak
terrify someone or an animal out of something
f.
104
Öbek Fiiller
bir hayvanı dürterek bir şeyden/yerden çıkarmak
worry an animal out of something
f.
105
Öbek Fiiller
bir hayvanı dürtükleyerek bir şeyden/yerden çıkarmak
worry an animal out of something
f.
106
Öbek Fiiller
bir hayvanı rahatsız ederek bir şeyden/yerden çıkarmak
worry an animal out of something
f.
107
Öbek Fiiller
bir hayvanı tedirgin ederek bir şeyden/yerden çıkarmak
worry an animal out of something
f.
108
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çıkarmak
draw (someone or something) out of (something)
f.
109
Öbek Fiiller
(birini bir şeyden) temize çıkarmak
absolve (one) from (something)
f.
110
Öbek Fiiller
birini bir şeyden temize çıkarmak
absolve (one) of (something)
f.
111
Öbek Fiiller
birinden/bir şeyden çıkarım yapmak/çıkarmak
ascertain something from someone or something
f.
112
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden bir şeyin) acısını çıkarmak
avenge oneself (on someone or something) (for something)
f.
113
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden bir şeyin) acısını çıkarmak
avenge oneself (against someone or something) (for something)
f.
114
Öbek Fiiller
(bir şeyden) geri geri çıkarmak
back out (of something)
f.
115
Öbek Fiiller
(bir şeyden) geri çıkarmak
back out (of something)
f.
116
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi (bir şeyden) geri geri çıkarmak
back someone or something out (from something)
f.
117
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi (bir şeyden) geri çıkarmak
back someone or something out (from something)
f.
118
Öbek Fiiller
(bir şeyden) geri geri çıkarmak
back out from (something)
f.
119
Öbek Fiiller
(bir şeyden) geri çıkarmak
back out from (something)
f.
120
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) zorla çıkarmak/silmek
blast (something) off (something else)
f.
121
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden) fırçalayarak çıkarmak/temizlemek
brush something away (from something)
f.
122
Öbek Fiiller
birini bir şeyden çıkarmak
cancel someone out of something
f.
123
Öbek Fiiller
bir şeyi birinden/bir şeyden yırtarak çıkarmak
claw something off someone or something
f.
124
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) çıkarmak/atmak
clear (something) out of (some place)
f.
125
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) sıkıştırarak çıkarmak
crowd (someone or something) out of (something)
f.
126
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) çıkarmak
cull (someone or something) out of (something)
f.
127
Öbek Fiiller
(birini bir şeyden) çıkarmak
deal (one) out of (something)
f.
128
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir şey) çıkarmak
deduce (something) from (something)
f.
129
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir sonuç) çıkarmak
deduce (something) from (something)
f.
130
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir anlam) çıkarmak
deduce (something) from (something)
f.
131
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir şeyi, miktarı) çıkarmak
deduct (something) from (something)
f.
132
Öbek Fiiller
(bir şeyden, yazıdan bir şey, bölüm) çıkarmak
delete (something) from (something)
f.
133
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyden kazarak çıkarmak
dig someone or something out of something
f.
134
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyden kazarak çıkarmak
dig someone or something out
f.
135
Öbek Fiiller
(bir şeyden) sonuç/anlam çıkarmak
dope out (something)
f.
136
Öbek Fiiller
birini dikkatlice bir şeyden/yerden çıkarmak
ease someone out of something
f.
137
Öbek Fiiller
birini yavaş yavaş bir şeyden/yerden çıkarmak
ease someone out of something
f.
138
Öbek Fiiller
birini sakince bir şeyden/yerden çıkarmak
ease someone out of something
f.
139
Öbek Fiiller
birini dikkatlice bir şeyden/yerden çıkarmak
ease someone out
f.
140
Öbek Fiiller
birini yavaş yavaş bir şeyden/yerden çıkarmak
ease someone out
f.
141
Öbek Fiiller
birini sakince bir şeyden/yerden çıkarmak
ease someone out
f.
142
Öbek Fiiller
(bir yerden/şeyden) yavaş yavaş çıkarmak
ease out of (something)
f.
143
Öbek Fiiller
(bir yerden/şeyden) dikkatlice/yavaşça çıkarmak
ease out of (something)
f.
144
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) çıkarmak
exclude (someone or something) from (something)
f.
145
Öbek Fiiller
bir şeyden bir şey çıkarmak
expel something from something
f.
146
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden bir şey) çıkarmak
extract (something) from (someone or something)
f.
147
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden) çıkarmak
ferret something out (from something)
f.
148
Öbek Fiiller
bir şeyi (birinden/bir şeyden) ortaya çıkarmak
ferret something out (of someone or something)
f.
149
Öbek Fiiller
bir şeyi (birinden/bir şeyden) ortaya çıkarmak
ferret something out
f.
150
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden) çıkarmak
file something away (from something)
f.
151
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden) çıkarmak
file something off ((of) something)
f.
152
Öbek Fiiller
bir şeyi (bir şeyden) çıkarmak
file something off
f.
153
Öbek Fiiller
(bir şeyi) filtreden geçirip (bir şeyden) gidermek/çıkarmak
filter (something) out of (something)
f.
154
Öbek Fiiller
filtreden geçirip (bir şeyden) gidermek/çıkarmak
filter out of
f.
155
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) bulup çıkarmak
fish (someone or something) out of (something)
f.
156
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) çekip çıkarmak
fish (someone or something) out of (something)
f.
157
Öbek Fiiller
(bir şeyden) çekip çıkarmak
fish up out of (something)
f.
158
Öbek Fiiller
(bir şeyden) bulup çıkarmak
fish up out of (something)
f.
159
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi saklandığı şeyden/yerden) çıkarmak
flush (someone or something) out of (some thing or place)
f.
160
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi gizlendiği şeyden/yerden) çıkarmak
flush (someone or something) out of (some thing or place)
f.
161
Öbek Fiiller
(birini/bir hayvanı bir şeyden) zorla çıkarmak
force (someone or an animal) out of (something)
f.
162
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyden/yerden zorla çıkarmak
force someone or something out of something
f.
163
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi bir şeyden/yerden zorla çıkarmak
force someone or something out
f.
164
Öbek Fiiller
korkutup (bir şeyden) çıkarmak
frighten out of (something)
f.
165
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birinden/bir şeyden çıkarmak
get someone or something out of someone or something
f.
166
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birinden/bir şeyden çıkarmak
get someone or something out
f.
167
Öbek Fiiller
(birini bir şeyden) çekip çıkarmak
get (someone) out of (something)
f.
168
Öbek Fiiller
bir şeyi (birinden/bir şeyden) çıkarmak/almak
get something out (of someone or something)
f.
169
Öbek Fiiller
bir şeyi (birinden/bir şeyden) dışarı çıkarmak/almak
get something out (of someone or something)
f.
170
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birinden/bir şeyden çıkarmak/almak
get someone or something out of someone or something
f.
171
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birinden/bir şeyden dışarı çıkarmak/almak
get someone or something out of someone or something
f.
172
Öbek Fiiller
bir şeyden bir sonuç çıkarmak
infer something from something
f.
173
Öbek Fiiller
bir şeyden bir anlam çıkarmak
infer something from something
f.
174
Öbek Fiiller
(bir şeyden) sonuç çıkarmak
infer from (something)
f.
175
Öbek Fiiller
(bir şeyden) anlam çıkarmak
infer from (something)
f.
176
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir şey) anlamı çıkarmak
interpret (something) as (something)
f.
177
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çekip çıkarmak/almak
jerk (someone or something) out of (something or some place)
f.
178
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) zorla çekip çıkarmak
jerk (someone or something) out of (something or some place)
f.
179
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) cart diye çekip çıkarmak/almak
jerk (someone or something) out of (something or some place)
f.
180
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden/durumdan) hemen/hızlıca çıkarmak
jerk (someone or something) out of (something or some place)
f.
181
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çekip çıkarmak/almak
jerk (someone or something) out of (something)
f.
182
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) zorla çekip çıkarmak
jerk (someone or something) out of (something)
f.
183
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) cart diye çekip çıkarmak/almak
jerk (someone or something) out of (something)
f.
184
Öbek Fiiller
tekme atarak (bir şeyden/yerden) çıkarmak
kick out of (something)
f.
185
Öbek Fiiller
(bir şeyden) kepçeyle çıkarmak/almak
ladle out (of something)
f.
186
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) ders almak/çıkarmak
learn from (someone or something)
f.
187
Öbek Fiiller
(bir şeyden) tartışma çıkarmak
make (something) (out) of (something)
f.
188
Öbek Fiiller
(bir şeyden) kavga çıkarmak
make (something) (out) of (something)
f.
189
Öbek Fiiller
(birini bir şeyden/yerden) zorla çıkarmak
muscle (one) out (of something or some place)
f.
190
Öbek Fiiller
(birini bir şeyden/yerden) zor kullanarak çıkarmak
muscle (one) out (of something or some place)
f.
191
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) tamamen çıkarmak
obliterate (someone or something) from (something or some place)
f.
192
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) çıkarmak
pick (someone or something) out of (something)
f.
193
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
poke out of (something)
f.
194
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) bastırarak/baskı uygulayarak/sıkarak çıkarmak
press (something) out of (something else)
f.
195
Öbek Fiiller
(bir şeyden) ders almak/çıkarmak
profit by (something)
f.
196
Öbek Fiiller
(bir şeyden) ders almak/çıkarmak
profit from (something)
f.
197
Öbek Fiiller
(bir şeyden bir şeyi) çıkarmak
prune (something) of (something else)
f.
198
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) emerek/vakumlayarak çıkarmak
pump (something) out of (something)
f.
199
Öbek Fiiller
sinirini/öfkesini (birinden/bir şeyden) çıkarmak
rage at (someone or something)
f.
200
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) söküp/çekip çıkarmak
rip (someone or something) out of (something)
f.
201
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) tamamıyla çıkarmak/atmak
root (someone or something) out of (something or some place)
f.
202
Öbek Fiiller
(birini bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
roust (one) out of (something)
f.
203
Öbek Fiiller
(birini bir şeyden/bir yerden) zorla/ite kaka çıkarmak
roust (one) out of (something)
f.
204
Öbek Fiiller
bir aracı (bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
run out of (something or some place)
f.
205
Öbek Fiiller
koşarak (bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
run out of (something or some place)
f.
206
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) hızla çıkarmak
rush out of (something or some place)
f.
207
Öbek Fiiller
korkutup (bir şeyden/bir yerden) dışarı kaçırmak/çıkarmak
scare out of (something)
f.
208
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) ovarak çıkarmak
scour (something) off of (something else)
f.
209
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) kazıyarak çıkarmak
scrape (someone or something) up off (something)
f.
210
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden) kazıyarak çıkarmak
scrape (something) off of (something)
f.
211
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
screen out of (something or some place)
f.
212
Öbek Fiiller
(birinden/bir şeyden) hoşlanmadığını/tiksindiğini belirten bir ses çıkarmak
snort at (someone or something)
f.
213
Öbek Fiiller
(bir şeyden) ortaya çıkarmak
start from (something)
f.
214
Öbek Fiiller
buharla/buhar tutarak (bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
steam out of (something or some place)
f.
215
Öbek Fiiller
hırsını (birinden/bir şeyden) çıkarmak
storm at (someone or something)
f.
216
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) süzerek ayırmak/çıkarmak
strain (something) off of (something else)
f.
217
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) seçip çıkarmak
strain (something) off of (something else)
f.
218
Öbek Fiiller
(bir şeyi birinden/bir şeyden) çıkarmak
take (something) out of (someone or something)
f.
219
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) çekip çıkarmak
tear out of (something or some place)
f.
220
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) yaka paça çıkarmak
tear out of (something or some place)
f.
221
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) zorla çıkarmak
tear out of (something or some place)
f.
222
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) zorla/zor kullanarak almak/çıkarmak/ayırmak
tear out of (something or some place)
f.
223
Öbek Fiiller
(birini/bir grubu bir şeyden/bir yerden) zorla çıkarmak
throw (someone or something) out of (something or some place)
f.
224
Öbek Fiiller
(birini/bir grubu bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
throw (someone or something) out of (something or some place)
f.
225
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
thrust out of (something or some place)
f.
226
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
toss out of (something or some place)
f.
227
Öbek Fiiller
(bir aracı) çekiciyle veya başka bir araçla (bir şeyden/bir yerden) çekip çıkarmak
tow (something) out of (something or some place)
f.
228
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) çıkarmak
turn (someone or something) out of (something or some place)
f.
229
Öbek Fiiller
(bir şeyden) çevirerek/kıvırarak çıkarmak
twist out of (something)
f.
230
Öbek Fiiller
(acısını birinden/bir şeyden) çıkarmak
vent on (someone or something)
f.
231
Öbek Fiiller
(bir şeyden/ halden) ayıltmak/çıkarmak
wake (up) from (something)
f.
232
Öbek Fiiller
(bir şeyden) istenmeyen (bir şeyi) çıkarmak
wash (something) of (something else)
f.
233
Öbek Fiiller
(bir şeyi bir şeyden) uğraşıp çıkarmak
work (something) out of (something else)
f.
234
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) çekip almak/çıkarmak
wrest (someone or something) out of (something)
f.
Idioms
235
Deyim
geçimini bir şeyden çıkarmak
make a living from something
f.
236
Deyim
geçimini bir şeyden çıkarmak
make a living by doing something
f.
237
Deyim
(birini/bir şeyi) çekerek (bir şeyden) uzaklaştırmak/çıkarmak
drag (someone or something) away from (something)
f.
238
Deyim
(bir şeyi bir şeyden) vura vura çıkarmak
knock (someone or something) out of (someone or something)
f.
239
Deyim
(birini bir şeyden) çıkarmak
knock (someone) out of (something)
f.
240
Deyim
(birini bir şeyden/yerden) çıkarmak
bowler hat (one) out (of something or some place) [dated] [uk/australia]
f.
241
Deyim
sinirini, stresini birinden/bir şeyden çıkarmak
do a dump on someone/something
f.
242
Deyim
sinirini, stresini birinden/bir şeyden çıkarmak
dump all over someone/something
f.
243
Deyim
sinirini, stresini birinden/bir şeyden çıkarmak
dump on someone/something
f.
244
Deyim
geçimini (bir şeyden) çıkarmak
make a living from
f.
245
Deyim
(bir şeyin) hırsını (birinden/bir şeyden) çıkarmak
take (something) out on (someone or something)
f.
246
Deyim
(bir şeyin) acısını (birinden/bir şeyden) çıkarmak
take (something) out on (someone or something)
f.
247
Deyim
(bir şeyin) sinirini (birinden/bir şeyden) çıkarmak
take (something) out on (someone or something)
f.
248
Deyim
hırsını (birinden/bir şeyden) çıkarmak
take it out on (someone or something)
f.
249
Deyim
acısını (birinden/bir şeyden) çıkarmak
take it out on (someone or something)
f.
250
Deyim
sinirini (birinden/bir şeyden) çıkarmak
take it out on (someone or something)
f.
251
Deyim
(kendini bir şeyden/durumdan) çaktırmadan çıkarmak/kurtarmak
wangle (one's) way out of (something)
f.
Speaking
252
Konuşma
bir şeyden ders çıkarmak
take a lesson from something
f.
Technical
253
Teknik
(bir şeyden) sıkışan bir şeyi çıkarmak
unjam
f.
Religious
254
Dini
(bir şeyden) dini ögeleri çıkarmak
dereligionize [us]
f.
255
Dini
(bir şeyden) dini ögeleri çıkarmak
dereligionise [uk]
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şeyden) çıkarmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy