Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
(birine) bırakmak
"(birine) bırakmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
(birine) bırakmak
keep with (someone)
f.
2
Öbek Fiiller
(birine) bırakmak
leave to (one)
f.
"(birine) bırakmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 83 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
bir mülkü birine bırakmak
escheat an estate to somebody
f.
2
Genel
vasiyet yoluyla bir şeyi birine bırakmak
will to
f.
3
Genel
birine haber bırakmak
leave word with someone
f.
Phrasals
4
Öbek Fiiller
(birine ya da bir şeye) bırakmak
concede to (someone or something)
f.
5
Öbek Fiiller
bir şeyi birine ya da bir gruba bırakmak
concede something to someone or something
f.
6
Öbek Fiiller
birine bırakmak
give up to
f.
7
Öbek Fiiller
bir şeyi birine bırakmak
leave something to someone
f.
8
Öbek Fiiller
birine bir şeyi miras bırakmak
pass something down (to someone)
f.
9
Öbek Fiiller
birine bir şeyi miras bırakmak
pass something on (to someone)
f.
10
Öbek Fiiller
çocuğunu/çocuklarını birine bırakmak
farm out
f.
11
Öbek Fiiller
bir şeyi birine miras olarak bırakmak
leave something to someone
f.
12
Öbek Fiiller
bir işi yapmayı birine bırakmak
leave something to someone
f.
13
Öbek Fiiller
(kendini/birini/bir şeyi birine veya bir şeye) maruz bırakmak
expose (someone, something, or oneself) to (someone or something)
f.
14
Öbek Fiiller
bir şeyi birine/bir şeye bırakmak
place something with someone or something
f.
15
Öbek Fiiller
bir şeyi birine/bir şeye bırakmak
rest something in someone or something
f.
16
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birine/bir şeye bırakmak
take someone or something over
f.
17
Öbek Fiiller
yukarıdaki (birine/bir şeye/bir yere) bırakmak
take up to (someone, something, or some place)
f.
18
Öbek Fiiller
bir şeyi yukarıdaki birine bırakmak
take something up to someone
f.
19
Öbek Fiiller
bir şeyi birine bırakmak
keep something with someone
f.
20
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birine/bir şeye bırakmak
abandon someone or something to someone or something
f.
21
Öbek Fiiller
birinden/bir şeyden vazgeçip birine/bir şeye bırakmak
abandon someone or something to someone or something
f.
22
Öbek Fiiller
çocuğunu, evcil hayvanını bir süreliğine birine/bir yere bırakmak
board out
f.
23
Öbek Fiiller
(birine) bir toprak vermek/bırakmak
cede (something) to (someone)
f.
24
Öbek Fiiller
(birine) bir arazi vermek/bırakmak
cede (something) to (someone)
f.
25
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) bırakmak
entrust (someone or something) to (someone or something)
f.
26
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) güvenip (birini/bir şeyi) bırakmak
entrust (someone or something) with (someone or something)
f.
27
Öbek Fiiller
çocuğunu/çocuklarını birine bırakmak
farm someone out
f.
28
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi (birine) bırakmak
give someone or something up (to someone)
f.
29
Öbek Fiiller
bir şeyi kendinden küçük/daha genç birine vermek/bırakmak/devretmek
hand something down
f.
30
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi (birine/bir şeye) bırakmak/bağışlamak
hand someone or something over (to someone or something)
f.
31
Öbek Fiiller
(birine) miras bırakmak
leave to (one)
f.
32
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) bırakmak
relinquish to (someone or something)
f.
33
Öbek Fiiller
(bir şeyi birine/bir şeye) bırakmak
render (something) to (someone or something)
f.
34
Öbek Fiiller
(birine) baskı yapmayı bırakmak
slack up (on someone)
f.
35
Öbek Fiiller
(birini birine/bir şeye) maruz bırakmak
subject (one) to (someone or something)
f.
36
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) göre geri planda bırakmak
subordinate to (someone or something)
f.
37
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) bırakmak
surrender (someone or something) to (someone or something)
f.
38
Öbek Fiiller
yukarıdaki (birine/bir şeye) götürmek/bırakmak
take up to
f.
39
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) bırakmak
transfer to (someone or something)
f.
40
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi birine/bir şeye) güvenip bırakmak
trust (someone or something) with (someone or something)
f.
41
Öbek Fiiller
sorumluluğunu/gözetimini (birine/bir şeye) vermek/bırakmak
turn over to (someone or something)
f.
42
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) vermek/bırakmak
turn over to (someone or something)
f.
Colloquial
43
Konuşma Dili
(bir işi birine) bırakmak
leave (something) to (one) (to do something)
f.
44
Konuşma Dili
(bir işi birine) bırakmak
leave it to someone
f.
Idioms
45
Deyim
ilgilenmesi için birine bırakmak
leave (someone or something) in (someone's) care
f.
46
Deyim
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
leave (someone or something) in (someone's) care
f.
47
Deyim
ilgilenmesi için birine bırakmak
leave (someone or something) in the care of (someone)
f.
48
Deyim
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
leave (someone or something) in the care of (someone)
f.
49
Deyim
ilgilenmesi için birine bırakmak
leave (someone or something) under (someone's) care
f.
50
Deyim
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
leave (someone or something) under (someone's) care
f.
51
Deyim
ilgilenmesi için birine bırakmak
place (someone or something) in (someone's) care
f.
52
Deyim
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
place (someone or something) in (someone's) care
f.
53
Deyim
ilgilenmesi için birine bırakmak
place (someone or something) in the care of (someone)
f.
54
Deyim
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
place (someone or something) in the care of (someone)
f.
55
Deyim
ilgilenmesi için birine bırakmak
place (someone or something) under (someone's) care
f.
56
Deyim
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
place (someone or something) under (someone's) care
f.
57
Deyim
birine emanet bırakmak
leave (someone or something) in the charge of (someone)
f.
58
Deyim
ilgilenmesi için birine bırakmak
leave (someone or something) in the charge of (someone)
f.
59
Deyim
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
leave (someone or something) in the charge of (someone)
f.
60
Deyim
birine emanet bırakmak
place (someone or something) in the charge of (someone)
f.
61
Deyim
ilgilenmesi için birine bırakmak
place (someone or something) in the charge of (someone)
f.
62
Deyim
(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
place (someone or something) in the charge of (someone)
f.
63
Deyim
bir işi birine bırakmak
leave someone to it
f.
64
Deyim
birine zor bir iş vererek onu zor durumda bırakmak
throw somebody in at the deep end
f.
65
Deyim
birine yeterince (yüklü bir miktarda) para bırakmak
set somebody up for life
f.
66
Deyim
birine not bırakmak
leave word with someone
f.
67
Deyim
birine büyük bir miras bırakmak
leave someone sitting pretty
f.
68
Deyim
sözü birine bırakmak
give someone floor
f.
69
Deyim
(birine/biri için) bir mesaj/not bırakmak
leave word for someone
f.
70
Deyim
(bir şey üzerindeki) kontrolünü (başka birine/bir şeye) bırakmak
relinquish (one's) grasp on (something) (to someone or something)
f.
71
Deyim
(birine/bir şeye) karşı iyilik ve merhamet hissetmeyi bırakmak
harden (one's) heart against (someone or something)
f.
72
Deyim
(bir şeyin) kontrolünü (birine/bir şeye) bırakmak
relinquish (one's) hold on (something) (to someone or something)
f.
73
Deyim
(bir şeyin) kontrolünü (birine/bir şeye) bırakmak
relinquish (one's) hold over (something) (to someone or something)
f.
74
Deyim
meydanı (birine) bırakmak
leave the field open for (one)
f.
75
Deyim
yerini birine/bir şeye bırakmak
give place to somebody/something
f.
76
Deyim
yerini (birine/bir şeye) bırakmak
give way to (someone or something)
f.
77
Deyim
(birine/biri) için mesaj bırakmak
leave word for (one)
f.
78
Deyim
(birine/biri) için haber bırakmak
leave word for (one)
f.
79
Deyim
(birine/biri) için not bırakmak
leave word for (one)
f.
80
Deyim
yerini (birine/bir şeye) bırakmak/kaptırmak
lose ground to (someone or something)
f.
81
Deyim
(bir şey üzerindeki) kontrolünü (başka birine/bir şeye) bırakmak
relinquish (one's) grasp over (something) (to someone or something)
f.
82
Deyim
(bir şey üzerindeki) kontrolünü (başka birine/bir şeye) bırakmak
relinquish control over (something) (to someone or something)
f.
Law
83
Hukuk
(birine) miras bırakmak
infeft
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (birine) bırakmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy