Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Çeviri
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Çeviri
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
en doğru olanı söylemek
tabakalama
birisi için dua etmek
fort garland
merkezi bir konumdan dağılmak
-in çürük noktasını bulmak
nikotinin izomeri olan karmaşık, yağlı ve azotlu bir baz
penis büyüten/büyütücü ilaç
tipula
cila ve merhem yapımında kullanılan yağlı bir reçine
yağlı bir şeyi üzerine bulaştırmak
polisin yasadışı uyuşturucu maddeleri ele geçirmesi
buz gibi soğumak
pile length
dayama çivisi
(birine/bir şeye) elini sürmek
pinnacle moon
hayal mahsulü/ürünü olmak
international forums
birine/bir şeye el hareketi çekmek
außenhandelsüberschuss
the clock is ticking
fatty substance
cabinet d'experts-comptables
cobra real
(birine) bir şeyler yağdırmak
Geçmiş
Cümleler
"(birine) bir şeyler yağdırmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Öbek Fiiller
1
Öbek Fiiller
(birine) bir şeyler yağdırmak
rain down on (someone)
f.
2
Öbek Fiiller
(birine) bir şeyler yağdırmak
rain on (someone)
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (birine) bir şeyler yağdırmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy