Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
(birine) karşılık vermek
"(birine) karşılık vermek"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrasals
1
Öbek Fiiller
(birine) karşılık vermek
answer (one) back
f.
"(birine) karşılık vermek"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 46 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
birine vurarak karşılık vermek
hit back at someone
f.
Phrasals
2
Öbek Fiiller
birine sözle karşılık vermek
mouth off at someone
f.
3
Öbek Fiiller
birine sözle veya şiddetle karşılık vermek
lash back at someone
f.
4
Öbek Fiiller
(birine) sözle veya şiddetle karşılık vermek
lash back (at someone)
f.
5
Öbek Fiiller
(birine) minnetten, saygıdan, takdirden yoksun bir karşılık vermek
repay (one) with (something)
f.
6
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) karşı aynı şekilde karşılık vermek
avenge (oneself) against (someone or something)
f.
7
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) karşı (bir şey) için aynı şekilde karşılık vermek
avenge (oneself) against (someone or something) for (something)
f.
8
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) ateşle karşılık vermek
fire (something) back (at someone or something)
f.
9
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) hemen karşılık vermek
fire back at (someone or something)
f.
10
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) hemen karşılık vermek
fire back to (someone or something)
f.
11
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye şiddetle, olumsuz şekilde) karşılık vermek
hit back (at someone or something)
f.
12
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) karşılık vermek
react to (someone or something)
f.
13
Öbek Fiiller
(birine) hak etmediği şekilde karşılık vermek
repay (one) for (something)
f.
14
Öbek Fiiller
(birine) minnetten, saygıdan, takdirden yoksun bir karşılık vermek
repay (one) for (something)
f.
15
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) karşılık vermek
reply to (someone or something)
f.
16
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) karşılık vermek
respond to (someone or something
f.
17
Öbek Fiiller
(birine) sert/kaba bir şekilde karşılık vermek
talk back (to one)
f.
18
Öbek Fiiller
(birine) saygısızca cevap/karşılık vermek
talk back (to one)
f.
19
Öbek Fiiller
(birine) terbiyesizce/küstahça cevap/karşılık vermek
talk back (to one)
f.
20
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) bir şekilde karşılık vermek
welcome (someone or something) with (something)
f.
Idioms
21
Deyim
birine karşılık vermek
give someone static
f.
22
Deyim
(birine) onun yöntemlerini kullanarak karşılık vermek
play the same game (as somebody)
f.
23
Deyim
birine sinirli/kızgın bir şekilde karşılık vermek
take (one's) head off
f.
24
Deyim
(birine) bağırıp çağırarak karşılık vermek
bite (one's) head off
f.
25
Deyim
(birine) ters bir cevap/karşılık vermek
bite (one's) head off
f.
26
Deyim
birine bağırıp çağırarak karşılık vermek
bite somebody's head off
f.
27
Deyim
birine ters bir cevap/karşılık vermek
bite somebody's head off
f.
28
Deyim
birine bağırıp çağırarak karşılık vermek
snap somebody's head off
f.
29
Deyim
birine ters bir cevap/karşılık vermek
snap somebody's head off
f.
30
Deyim
birine bağırıp çağırarak karşılık vermek
bite someone's head off
f.
31
Deyim
birine ters cevap/karşılık vermek
bite someone's head off
f.
32
Deyim
birine bağırıp çağırarak karşılık vermek
bite somebody's head off
f.
33
Deyim
birine ters cevap/karşılık vermek
bite somebody's head off
f.
34
Deyim
birine bağırıp çağırarak karşılık vermek
snap somebody's head off
f.
35
Deyim
birine ters cevap/karşılık vermek
snap somebody's head off
f.
36
Deyim
(birine) aynı şekilde karşılık vermek
give (one) a dose of (one's) own medicine
f.
37
Deyim
(birine) aynı şekilde karşılık vermek
give (one) a taste of (one's) own medicine
f.
38
Deyim
(birine) göze göz dişe diş karşılık vermek
give (one) tit for tat
f.
39
Deyim
birine aynı şekilde karşılık vermek
give somebody a taste of their own medicine
f.
40
Deyim
birine aynı şekilde karşılık vermek
give somebody a dose of their own medicine
f.
41
Deyim
birine karşılık vermek
give static
f.
42
Deyim
(birine) misliyle karşılık vermek
pay (one) back with interest
f.
43
Deyim
birine aynı şekilde karşılık vermek
pay someone back in their own coin [old-fashioned]
f.
44
Deyim
birine onun yöntemlerini kullanarak karşılık vermek
play somebody's game
f.
45
Deyim
birine onun yöntemlerini kullanarak karşılık vermek
play the same game (as somebody)
f.
Slang
46
Argo
(birine) küstahça cevap/karşılık vermek
give (one) static
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (birine) karşılık vermek
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy