Geçmiş

(birine/bir şeye) geçirmek

"(birine/bir şeye) geçirmek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) geçirmek	switch over (to someone or something) f.
Idioms
2	Deyim	(birine/bir şeye) geçirmek	take a pop at (someone or something) [uk] f.
3	Deyim	(birine/bir şeye) geçirmek	take a poke at (someone or something) f.

"(birine/bir şeye) geçirmek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 17 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(bir şeyi birine/bir şeye) çengelle geçirmek/bağlamak	hook (something) onto (someone or something) f.
2	Öbek Fiiller	birine/bir şeye geçirmek	thump on someone or something f.
Idioms
3	Deyim	(birine/bir şeye) karşı avantajı ele geçirmek	get an edge on (someone or something) f.
4	Deyim	(birine/bir şeye) karşı avantajı ele geçirmek	get the edge on (someone or something) f.
5	Deyim	(birine/bir şeye) karşı avantajı ele geçirmek	get an edge over (someone or something) f.
6	Deyim	(birine/bir şeye) karşı avantajı ele geçirmek	get the edge over (someone or something) f.
7	Deyim	kancayı birine/bir şeye geçirmek	get one's hooks in someone or something f.
8	Deyim	kancayı birine/bir şeye geçirmek	get one's hooks into someone or something f.
9	Deyim	(birini birine/bir şeye) karşı bir adım öne geçirmek	give (one) a jump on (someone or something) f.
10	Deyim	(birini birine/bir şeye) karşı bir adım öne geçirmek	give (one) the jump on (someone or something) f.
11	Deyim	(birini birine/bir şeye) karşı bir adım öne geçirmek	give (one) an advantage over (someone or something) f.
12	Deyim	(birini birine/bir şeye) karşı bir adım öne geçirmek	give (one) the advantage over (someone or something) f.
13	Deyim	(birini birine/bir şeye) karşı bir adım öne geçirmek	give (one) an edge on (someone or something) f.
14	Deyim	(birini birine/bir şeye) karşı bir adım öne geçirmek	give (one) the edge on (someone or something) f.
15	Deyim	(birini birine/bir şeye) karşı bir adım öne geçirmek	give (one) an edge over (someone or something) f.
16	Deyim	(birini birine/bir şeye) karşı bir adım öne geçirmek	give (one) the edge over (someone or something) f.
17	Deyim	(birine/bir şeye) bir tane patlatmak/geçirmek	take a punch at (someone or something) f.