Geçmiş

(birine/bir şeye) saldırmak

"(birine/bir şeye) saldırmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 12 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	fall upon (someone or something) f.
2	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	fall on (someone or something) f.
3	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	fall on (someone or something) f.
4	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	fall onto (someone or something) f.
5	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	lam into (someone or something) f.
6	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	lash out against (someone or something) f.
7	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	lunge at (someone or something) f.
8	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	lunge for (someone or something) f.
9	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) saldırmak	tear into (someone or something) f.
Idioms
10	Deyim	(birine/bir şeye) saldırmak	make a dead set upon (someone or something) [obsolete] f.
11	Deyim	(birine/bir şeye) saldırmak	have a go (at someone or something) f.
Slang
12	Argo	(birine/bir şeye) saldırmak	stomp a mudhole in (someone or something) f.

"(birine/bir şeye) saldırmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 23 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Phrasals
1	Öbek Fiiller	birine/bir şeye saldırmak	jump on someone or something f.
2	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye bir şeyle) saldırmak	smite (someone or something) with (something) f.
3	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) acımasızca saldırmak	wail on (someone or something) f.
4	Öbek Fiiller	çıkıp birine/bir şeye saldırmak	come out at someone or something f.
5	Öbek Fiiller	ortaya çıkıp birine/bir şeye saldırmak	come out at someone or something f.
6	Öbek Fiiller	birden birine/bir şeye saldırmak	come out at someone or something f.
7	Öbek Fiiller	çıkıp birine/bir şeye saldırmak	come out toward someone or something f.
8	Öbek Fiiller	ortaya çıkıp birine/bir şeye saldırmak	come out toward someone or something f.
9	Öbek Fiiller	birden birine/bir şeye saldırmak	come out toward someone or something f.
10	Öbek Fiiller	çıkıp birine/bir şeye saldırmak	come out towards someone or something f.
11	Öbek Fiiller	ortaya çıkıp birine/bir şeye saldırmak	come out towards someone or something f.
12	Öbek Fiiller	birden birine/bir şeye saldırmak	come out towards someone or something f.
13	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) bıçakla saldırmak	cut away at (someone or something) f.
14	Öbek Fiiller	birine/bir şeye saldırmak	go at someone or something f.
15	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) vurmak/saldırmak	hit at (someone or something) f.
16	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) karşılık olarak saldırmak/vurmak	hit back (at someone or something) f.
17	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) tekmeyle saldırmak	kick at (someone or something) f.
18	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) sözlü veya fiziksel olarak saldırmak	lash into (someone or something) f.
19	Öbek Fiiller	(birine/bir şeye) aniden saldırmak	lash out at (someone or something) f.
20	Öbek Fiiller	koşup (birine/bir şeye) saldırmak	run out at (someone or something) f.
21	Öbek Fiiller	koşup (birine/bir şeye) saldırmak	run up on (someone or something) f.
22	Öbek Fiiller	koşup (birine/bir şeye) saldırmak	rush at (someone or something) f.
Phrases
23	İfadeler	savunmasız birine/bir şeye saldırmak kolay	it is easy to find a stick to beat a dog expr.