Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | anlaşamayan | dissentive s. |
Archaic | ||
Eski Kullanım | anlaşamayan | dissentaneous s. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | çift olarak anlaşamayan | unsuited s. |
Idioms | ||
Deyim | çevresiyle iyi anlaşamayan kimse | a bad mixer i. |
Deyim | (anlaşamayan taraflar) ikiye bölünmek/ayrılmak | split something down the middle f. |
Deyim | tartılarla anlaşamayan | gravitationally challenged s. |
Deyim | tartılarla anlaşamayan | horizontally challenged s. |
Deyim | birbiriyle hiç anlaşamayan/kaynaşamayan | oil and water expr. |