|
Kategori |
İngilizce |
Türkçe |
|
Colloquial |
|
1 |
Konuşma Dili |
if you don't have anything nice to say, don't say anything at all expr.
|
eğer söyleyecek güzel bir şeyin yoksa ağzını hiç açma daha iyi |
|
2 |
Konuşma Dili |
if you don't have anything nice to say, don't say anything at all expr.
|
eğer iyi bir şey söylemeyeceksen hiçbir şey söyleme daha iyi |
|
3 |
Konuşma Dili |
if you don't have anything nice to say, don't say anything at all expr.
|
eğer ağzından kötü sözler çıkacaksa ağzını hiç açma/sus daha iyi |
|
4 |
Konuşma Dili |
if you don't have anything nice to say, don't say anything at all expr.
|
kötü söz söyleyeceğine sus/hiç konuşma daha iyi |
|
5 |
Konuşma Dili |
if you don't have anything nice to say, don't say anything at all expr.
|
kötü sözler/şeyler söyleyeceksen sus |
|
6 |
Konuşma Dili |
if you don't have anything nice to say, don't say anything at all expr.
|
eğer kötü konuşacaksan sus daha iyi |
|
Speaking |
|
7 |
Konuşma |
you don't have to say anything expr.
|
bir şey demene gerek yok |
|
8 |
Konuşma |
you don't have to say anything expr.
|
bir şey söylemek zorunda değilsin |
|
9 |
Konuşma |
what you say one minute doesn't mean anything the next expr.
|
bir dakika önce söylediğin bir dakika sonrasını tutmuyor |
|
10 |
Konuşma |
you don't have to say anything at all expr.
|
hiçbir şey söylemen gerekmiyor |
|
11 |
Konuşma |
why didn't you say anything? expr.
|
neden hiçbir şey söylemedin? |
|
12 |
Konuşma |
why didn't you say anything? expr.
|
neden bir şey söylemedin? |
|
13 |
Konuşma |
you have the right to remain silent, anything you say can and will be used against you in a court of law expr.
|
sessiz kalma hakkına sahipsin, söyleyeceğin her şey mahkemede aleyhinde delil olarak kullanılabilir |
|
|
14 |
Konuşma |
you have the right to remain silent, anything you say can and will be used against you in a court of law expr.
|
sessiz kalma hakkına sahipsiniz, söyleyeceğiniz her şey mahkemede aleyhinizde delil olarak kullanılabilir |
|
15 |
Konuşma |
do you have anything to say? expr.
|
söyleyeceğin bir şey var mı? |
|
16 |
Konuşma |
anything you want to say just talk into the mike expr.
|
söylemek istediğin bir şey varsa mikrofona söyle |
|
17 |
Konuşma |
have you ever heard her say anything like that? expr.
|
onun daha önce böyle bir şey dediğini hiç duydun mu? |
|
Law |
|
18 |
Hukuk |
anything you say can and will be used against you in a court of law expr.
|
söylediğin her şey mahkemede aleyhine delil olarak kullanılabilir |
|