at a glance - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

at a glance

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"at a glance" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç

İngilizce Türkçe
Phrases
at a glance expr. kısa bir bakışla
at a glance expr. özet olarak
at a glance expr. genel bir bakışla
Computer
at a glance expr. bir bakışta

"at a glance" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 38 sonuç

İngilizce Türkçe
General
contents at a glance i. bir bakışta içindekiler
life at a glance i. bir bakışta hayat
take a glance at f. göz atmak
throw a glance at f. bakış atmak
take a glance at f. göz gezdirmek
throw a glance at f. şöyle bir bakmak
take in the scene at a glance f. durumu hemen kavramak
see at a glance f. ilk bakışta görmek
at a single glance zf. bir bakışta
at a single glance zf. tek bakışta
Phrasals
steal a glance at someone f. birine gözünün ucuyla bakmak
Phrases
health at a glance expr. sağlığa kısa bir bakış
Idioms
dart a glance at f. bir an için hızla bakmak
know at a glance that f. bir bakışta bilmek/anlamak
dart a glance at f. göz atmak
know at a glance that f. görür görmez bilmek/tanımak
dart a glance at f. şöyle bir göz atmak
dart a glance at f. şöyle bir göz gezdirmek
steal a glance (at somebody/something) f. (birine/bir şeye) göz ucuyla bakmak
steal a glance (at somebody/something) f. (birine/bir şeye) bir an bakıp geri dönmek
steal a glance (at somebody/something) f. (birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak
steal a glance (at somebody/something) f. (birine/bir şeye) çaktırmadan bir bakış atmak
steal a glance (at somebody/something) f. (birine/bir şeye) çaktırmadan göz ucuyla bakıvermek
dart a glance at (someone or something) f. (birine/bir şeye) hızlı bir bakış atmak
dart a glance at (someone or something) f. (birine/bir şeye) şöyle bir bakmak
dart a glance at (someone or something) f. (birine/bir şeye) anlık bir bakış atmak
dart a glance at (someone or something) f. (birine/bir şeye) şöyle bir göz atmak
dart a glance at (someone or something) f. (birine/bir şeye) şöyle bir göz gezdirmek
dart a glance at (someone or something) f. (birine/bir şeye) bir an için hızla bakmak
know at a glance that (something is the case) f. (durumun ne olduğunu/aslını) bir bakışta bilmek/anlamak/görmek
know at a glance that (something is the case) f. (durumun ne olduğunu/aslını) görür görmez tanımak/anlamak/fark etmek
steal a glance at f. -e gözünün ucuyla bakmak
steal a glance at f. -e bir an bakıp geri dönmek
steal a glance at f. -e bir an bakıp geri dönmek
steal a glance at f. '-e çaktırmadan bir bakış atmak
steal a glance at f. '-e çaktırmadan göz ucuyla bakıvermek
throw a glance at (someone or something) f. (birine/bir şeye) bakış atmak
throw a glance at (someone or something) f. (birine/bir şeye) şöyle bir bakmak